Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Tanışmanın ardından...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Tanışmanın ardından... Empty
MesajKonu: Tanışmanın ardından...   Tanışmanın ardından... Icon_minitimeCuma Ekim 22, 2010 1:17 am

Biraz hava almak için dışarı çıkmıştım. Hava soğuktu ama yinede burayı tanımak , öğrenmek istiyordum artık. Herkesle arkadaş olmak istiyordum. Çevremin genişlemesini , iyi dostlukları ,annemi istiyordum.
Yanımda getirdiğim tek hırkamı giymiştim. Yanıma fazla kıyafet getirmemiştim. daha doğrusu pek zaman olmamıştı. canavarların tekrar gelme tehlikesi yüzünden iki parça eşya koyup çıkmıştım evden. Hala kıyafet konusunda ne yapacağımı da bilmiyorum ya.
Kardeşlerim çok güzel giyiniyorlar , çok güzeller. Ancak ben onların yanında fazla sönük kalıyorum. Biran önce kamptan ayrılıp alışveriş yapmam gerekiyordu. Neyse ki kumbaramı yanıma almayı akıl edebilmiştim. Kumbaramı 7 yaşımdan beri saklıyorum. içinde ne kadar para olduğu hakkında hiç bir fikrim yok. Onu yalnız bir kez açmıştım para almak için. o zamanda Amy hastaydı. Babamda New York dışında olduğu için babam yokken gidip ilaç almıştım.

En yakın zamanda kaçıp alışveriş yapmam gerekiyordu. Kardeşlerim bu kadar güzelken onların yanında doğru dürüst bir kıyafet giyememem bile onlara haksızlıktı. Güzellik tanrıçasının kızları güzel olmalıydı , güzel giyinmeliydi. Benim gibi değil. Bu düşüncelerle yürürken antik bir tiyatroya vardığımı fark etmemiştim bile. Burası olağan üstü gözüküyordu. Hava biraz daha sıcak olsaydı , burada sabahlıyabilirdim. Ancak dediğim gibi hava oldukça soğuktu.

Fazla soğuk olmadığını düşündüğüm bir taşın üzerine oturdum. Beklediğim gibi değildi. Oldukça soğuktu. ancak burada biraz vakit geçirmek istiyordum. Bu işi ayakta yapma gibi bir düşüncem olmadığı için oturdum öylece. Daha sonra aklıma çantamdaki günlüğüm geldi. '' İyi ki çantamı yanıma almışım.'' diye düşündüm. Günlük yazmak için oldukça ideal bir yerdi burası. Bugün yaşadıklarımı , hayatımın ne şekilde değiştiğini anlatmam beni rahatlatacaktı. Her zaman öyle olmuştu. yaşadıklarımı yalnızca günlüğümle ve Drays'la paylaşırdım. Hoş Drays zaten benim anlatmama gerek kalmadan herşeyi biliyordu . Çantamdan günlüğümü çıkarırken bir kağıt yere düşmüştü. Bu ne olabilirdi ki?

Bu yalnızca bir kağıt parçasından ibaret değildi. Bu bir mektuptu. kimden olduğunu merak ettiğim için ilk olarak mektubun sonunda kimin isminin olduğuna baktım. Drays...

Amanda ,
Seninle mutlu veya mutsuz koskoca 12 yıl yaşadık. Kimi zaman sen üzgündün ben yardım ettim. Kimi zaman ben umutsuzdum sen bana yardım ettin.
Seninle ilk ava çıktığımız zamanı hatırlıyor musun? Ben 9 sen 7 yaşındaydık. İkimizde ne yaptığımızı bilemeyecek kadar küçüktük. Gizlice ormana gidip kaybolduğumuz günü hatırlıyor musun?
Yaptığım şeyler çok çocukça hareketlerdi. Seni ormana sürükleyip kaybolmamız tamamen benim suçumdu. Ancak o zamanlar senin koruyucun olduğumu bilmiyordum. 12 yaşımdayken baban bana '' Drays , sen Amanda'ya en yakın kişisin. Onu korumak sana düşüyor. Ne olursa olsun onu tehlikeye atmayacağına söz verir misin?'' demişti bana.
O zaman sorumluluk almak ne demek , birini kendinden daha güvenli tutmaya çalışmak ne demek öğrenmiştim. O günden sonra sen asla yalnız kalmadın. Senin bilmediğin zamanlarda bile bir gölge gibi hep arkandaydım. Eninde sonunda bir tehlikeyle karşılaşacağımı biliyordum. Dün rüyamda gördüm seni. Canavarların seni öldürdüğünü gördüm. O rüyadan sonra sana bu mektubu yazdım. Senin yokluğun bana çok zor gelicek. Tek dostum sendin. Ancak sende bende buna alışmak zorundayız. Önünde güzel bir hayat var. Bir tanrıçanın kızı olmak herkese yakışır bir şey değil. Ama şunu da belirtmeliyim ki sana gerçekten yakışıyor. Orada üzülmek yerine eğlenmeye bak. Kendine çok dikkat et.

Drays...



Ağladığımı yeni farkediyordum. Drays her zaman için güvendiğim tek kişi olmuştu. Ona babamdan bile çok güveniyordum. Günlüğüme yazacak çok şeyim vardı . Başladım yazmaya...



Sevgili günlük ,
Bir insanın hayatı bu kadar çabuk değişir mi? Ah pardon melez. Bugün canavarlar tarafından saldırıya uğradım. Bir tanesini öldürdüm. Drays gelmeseydi ben ölmüş olacaktım. Her zaman yaptığı gibi hayatımı kurtardı. Aslında canavar olduklarını bilmiyordum. İnsan gibiydiler. Biraz farklılık vardı ama yinede canavar olamayacak kadar güzeldiler. Her neyse... Drays canavarları vurduktan sonra koşar adımlarla eve gittik. Babam herşeyden haberdar gibiydi. Doğru düzgün bir şey anlatmadı. Yalnızca annemin bir tanrıça olduğunu ve melez kampına gitmem gerektiğini söyledi. Orası daha güvenliymiş. Bir kaç parça eşya aldıktan sonra Amy ve babamı öptüm. Amy'e veda bile edemedim. Hızlıca arabayla buraya geldim. Kapının girişinde iyi arkadaş olduğumuzu düşündüğüm Sat ile tanıştım. Annemin aşk ve güzellik tanrıçası olduğunu ve 4 tane kardeşim olduğunu söyledi. Bir çok sorum vardı. Ancak hemen kardeşlerimle ve annemle tanışmak istiyordum. Sat beni kırmayarak kardeşlerimin yanına götürdü. Hepsi o kadar güzel o kadar iyiler ki. Bir tanede erkek kardeşim var . Bir tane yakışıklı erkek kardeşim ve 3 tane de birbirinden güzel kız kardeşlerim var. Hepsiyle iyi anlaştım. Aslında sana iyice anlatmaya kalksam çok fazla tutar. Şimdilik bu kadar yeter senin için. Burada biraz daha kalırsam üşütüp hasta olucam. Genel olarak bakılırsa burası güzel bir yer (:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Tanışmanın ardından...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İlk Günün Ardından
» İlk Günün Ardından...
» Seçmelerin Ardından
» Manhattan'ın Ardından
» Yoğun bir Günün Ardından

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Amfitiyatro-
Buraya geçin: