Bugün ilk defa erken kalkmıştım… Sıkıntıdan patlıyordum, dışarı çıktım ve kano gölüne doğru ilerledim. Ben giderken Alexandra bana seslendi.
“Nereye gidiyorsun?” dedi.
“Kano gölüne. İşin yoksa sende gel!” dedim.
“Biraz bekle geleyim!”
Afrodit kızlarının birazı en az 15 dakika sürerdi. Uzun bir bekleyişten sonra nihayet geldi.
“Sonunda.” Dedim gülerek.
Sessizce ilerledik.
Kano gölüne varmıştı kimsenin bizi göremeyeceği bir tarafa gittik. “Kamptan sıkılmıyor musun?” dedim. “Eskisi kadar çok sıkılmıyorum. Sen? "dedi. “Çok sıkılıyorum kamp’a yeni geldim kimseyi tanımıyorum. Düelloda yapamıyorum…”
“Annenle konuştun mu?” dedim.
“Arada sırada konuşuyorum. Sen?”
“Bir kere onunla konuşmak için kamp’tan kaçmıştım.”
“Büyük cesaret.” Dedi gülerek.
Yanımıza bir çocuk gelip bizi yemeğe çağırdı.
“Hadi gidelim!” dedim.
Koşarak yemekhaneye gittik.