Kulübeden içeri adımımı atma konusunda hala endişeliydim. Bir içeri bir dışarı bakıyordum. Sonunda bütün cesaretimi toplayıp içeri girdim. İçeride olanlar bana baktı. Aman Tanrılarm ben Hephaistos çocuğumuydum? Çünkü buradakiler benden çok daha büyük ve kaslı gözüküyorlardı. Belki de bir yanlışlık olmuştu. "Ehe merhaba. Ben Natalie Brianna Bates. Sanırım kardeşiz." dedim. Ben ve benim ilk görüş laflarım. "Merhaba ben Eduard. Kulübe Lideriyim. Bir sorunun olursa sorman yeterli." dedi. "Teşekkürlür. Peki ben nerede yatacağım? Bilen var mı aranızda?" dedim. Tabiki bileceklerdi buraya gelmeden önce bir haber falan yollanmış olmalıydı. Öyle olmasa bile boş bir odaları olmalıydı değil mi? Birisi yoldan çıkıp bana yatacağım yeri gösterdi. Eh idare ederdi hani. Hiçbir zaman odamı düzenli tutamamıştım ama burası sanki biraz dağınıktı ya. "Muhteşem! Burada kalacağım ve kardeşelerim de yanımda olacak. Beni en azından koruyabilirler değil mi?" dedim. Ben kime sesleniyordum şimdi? Yine deliliğim tutmuştu. Kafamı kurcalayan daha önemli bir şey vardı. Kapıdan dışarı baktım ve yapılı vücutlar,uzun boylar gördüm. Bir de kendime baktım. Gördüğüm şey hoşuma gitmemişti. Buz mavisi gözler,uzun sapsarı saçlar,incecik bir vücut. Kas ve ona benzer hiçbir şey yoktu bende. "Acaba vücut mu çalışsam ne?" dedim kaşlarımı çatarak. Kendimi yatağa attım. Sıkılmıştım. Ne bekliyordum ki. Konuşmak en büyük hobimdi. Odamdan çıktım ve kendimi kardeşlerimin arasında budum. Bana uzaylı görmüş gibi bakıyorlardı. "Merhaba ben Natalie. Sen kimsin?" dedim önüme gelen birine. Sanki benle uğraşmak bir yükmüş gibi "Ben Peter. Hephaistos kızı olduğunaemin misin sen? Çok cılızsın." dedi. Ben de aynen öyle düşünüyordum. "Evet. Eee buralarda ne yaparsınız? Hayat nasıl geçer?" dedim yüzümde bir sırıtış. "Kılıç antremanları,okçuluk,pegasuslar...Zaman geçi..." sözünün devamını getiremeden "Ne pegasus mu? Neredeler?" diye sordum. "Pegasus ahırları. Kime sorsan gösterebilir. İstersen bir tanesi senin bile olabilir." dedi. Burada niye bekliyordum ben şimdi? Hemen oraya gitmeliydim. "Sağol!" deyip koşarak pegasus ahırlarını bulmaya gittim.