Justin Black Sentor
Mesaj Sayısı : 2 Kayıt tarihi : 16/06/11
| Konu: Justin Black Perş. Haz. 16, 2011 1:45 am | |
| Ben Justin Black.Önceden evsiz olduğum için yatılı okulda kalıyordum.Ebeveynlerimi tanımamış adlarını dahi duymamıştım.Hiç bir zaman kaldığım yeri evim olarak görmemiştim.Ara sıra dışarı kaçıyor,kafamı dinliyordum. Yine canımın sıkıldığı bir gün soluğu dışarıda aldım.En yakın parka gidip bir banka oturdum ve düşüncelere daldım.Benim evim burası olamazdı ve yaşamımda böyle olmamalıydı.Zaten burada hiç arkadaşım yoktu ve insanlar bana deli gözüyle bakıyorlardı.Çünkü onlara göre var olmayan gerçek dışı varlıkları görüyordum.Ama gördüklerimin gerçek olduğundan adım kadar emindim.Bunlar yetmez gibi bir de disleksi sorunum ve hiperaktifliğim vardı.Bu yüzden hem derslerde başarısızdım hem de sürekli sorun çıkarıyordum.Ben böyle düşünürken üstü başı dağınık dilenci kılıklı bir adam beni tuttuğu gibi tenha bir yere götürdü.Ben daha şaşkınlığımı üzerimden atamadan büyüdü ve mavileşti.Filmlerdeki devlere benziyordu ama o filmleri yapanlardan biri bu devi görse eminim korkudan kalp krizi geçirirdi.Dev bana saldırdı ama ben bir anlık refleksle yana çekildim.Dev arkamdaki duvara çarparak duvarı paramparça etti.Sonra hiç canı acımadığını gösterir gibi kükredi.Ben yapılacak en akıllıca işin tabanları yağlamak olduğunu düşünüp hemen kaçmaya başladım.Dev arkamdan geriyordu.Büyüklüğüne rağmen çok hızlıydı ve önüne ne geçerse hepsini parçalıyordu.Bir arka sokaktaki karete eğitim salonuna benzeyen acayip yere girdim.Vitrine muhtemelen süs olsun diye konulmuş uzak doğu silahları vardı.Ben bir sai(üç dişli hançer) kaptım.O korku ve sinirle ne yaptığımı bilmiyordum ama deve doğru koştum.Bacaklarının arasından geçtim ama ezilmekten zor kurtuldum.Sonra elimdeki sai'yi devin baldırına sapladım.Mavi renkli kanlar akmaya başladı.Dev diz çöktü ve ben de zıplayarak devin kafasına gövdesine neresine gelirse her yere hançerimi sapladım.Dev bir çığlık atarak buharlaştı.Bu arada keçi-insan karışımı bir yaratık bana doğru yaklaşıyordu.Onun düşman olmadığını hissettim.Yanıma geldi ve bana normal olmadığımı,bir tanrının veya tanrıçanın çocuğu olduğumu,benim gibi melezlerin bir kampta yaşadığını anlattı.Kendisinin ne olduğunu sorunca bir satir olduğunu,satirlerin melezleri kampa götürdüklerini anlattı.Ona inandım ve kampa gitmeyi kabul ettim.Ama devle savaşımdan sonra çok yorgun düşmüştüm.Göz kapaklarımın ağırlaştığını hissettim ve bayıldım.Ayıldığımda bir taksinin içindeydik ve taksiyi üç tane kadın-yaratık- kullanıyordu.Biraz daha gittikten sonra taksiden indik.Satir bana kamp sınırlarının büyülü olduğunu ve canavarların giremeyeceğini söyledi.İçim rahatlamıştı.Sonra Büyük Ev'e gidip Khiron ile tanıştım.Bana kimi oğlu olduğum belli olana kadar Hermes kulübesinde kalmam gerektiğini söyledi.Kulübeye gittim ve yeni arkadaşlarımla tanıştım.İçimden bir ses buranın benim gerçek evim olduğunu söylüyordu,kampı çok sevmiştim. | |
|
Athena Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: Justin Black Perş. Haz. 16, 2011 2:15 am | |
| | |
|