''Emredersiniz Madam! Bu arada gerçekten işe yarar yanların varmış! 005 '' dedi ve cüzdanımı geri uzattı.Ona ters bir şekilde baktım,biraz da kızgın şekilde ama içimden kahkaha atıyordum,çocuk esprili yani benim suçum mu? ''Bana lütfen 005 yada bilgiç baykuş diye seslenme" dedim.O da sessizce 'Tamam' dedi.Yani sanırım.Anlaşıldığı kadarıyla birilerini sinir etmeyi seviyordu,ben de seviyorum ama birinin beni sinir etmesini pek sevdiğimi söyleyemem.Neyseki Luke şakacıl bir biçimde yapıyordu siniz bozucu şeyleri,örnekle anlatmak gerekirse sırf okul arkadaşım bana gıcıklık yaptığı için onu saçından tutum cam dolaba vurmuştum kafasını her yer kan içinde kalmıştı.Ama o an moralim de biraz bozuktu o ayrı.Kapıyı açtım.Luke'un ağzı tamamilen açıldı.otuz iki diş Luke diyesim geldi ama demedim.Şimdi artistlik taslayan ben olmuştum çünkü."Vay be" dedi. "Sen bir de benim odamı gör" dedim.Onu odama götürdüm ve nano-zırh'a kadar her şeyi gösterim.Şaşırmış,ve az da olsun kıskanmış, olduğu kesindi.Dayanamadım "Ağzını kapa yoksa sinek kaçar" dedim."Sinek boğazımdan aşağı inene kadar ben onu yerim" dedi.Iııyykk."İğrenç.O zaman ağzını kapa yoksa ben kapatırım" dedim.O da kapadı.Ama kıs kıs gülüyordu.Gözlerimi devirdim,yine.Sonra tekrar salone geçtik ve ayaklarımızı sehpaya uzattık[sehpaya ayak uzattığında kendisi otomatik olarak ayak uzatma pufuna(koltuğuna) dönüşüyor].