Hope beni ogyia adasından kurtarmıştı aslında ilk gelmek istemiyordum.Çünkü kalipsoyla birbirimizi sevmiştik.Ama sonradan anladım ki ikimizin de sevgisi sahteydi.Hephaistosun işiydi bu.Hope bana gerçeği gösterdi ve ordan çıktık.Kampa geldiğimizde annemin afrodit olduğunu biliyordum ama kapıdan girer girmez annem beni sahiplendi.Buna gerek yoktu.Çünkü Hope benim tam kardeşimdi.Babalarımızda annelerimizde aynıydı.Kulübede bana bir oda buldular.Claire kulübe lideri olduğu için bana kampı anlattı.Sadece kıyafetlerimi yerleştirdim çünkü sadece onlar vardı.Hepsi 12 yaşından evden gitmeden önce orada kalmıştı.Kıyafetleri yerleştirdikten sonra dışarı çıktım ve dolaşmaya başladım.Derslikler harika burada da okul gibi bir şeyler vardı.Plaj basketbol voleybol sahası tırmanma duvarı diye bir yer varmış saçma bir şey ama korkutucu olduğu söyleniyor.Kano gölü orman en önemli gelen ise pegasus ahırları elbette onları duymuştum ama gerçek değillerdir diye düşünüyordum ama gerçeklerdi ve önümde duruyorlardı.Harikaydılar.Sonra ise bir çağrı geldi.Empire state için ama neden diye sorduğumda oranın olimpos olduğunu duydum imkansız bir şeydi diye düşünücektim ki artık hiç bir şey imkansız değildi benim için.Bir satirle gittim oraya.Annemle konuştum ve tekrar geri döndüm kampa.Yemek yedik.Önce adak diye bir şey yaptılar ilk anlamadım ama sonra diğerlerinden anladım.Akşam amfitiyatro denilen bir yere gittim.Çok eğlenceliydi herkes şarkılar söylüyor.Kamp ateşinin başında oturuyorlardı.Eğleniyorlardı.Sonra herkes kulübelerine gitti ve yattılar.Dışarı çıkmak yasakmış çünkü harpya diye bir şey varmış.Onu gelecekte öğrenmek istemiyordum.