Hanna Olıvıa Temple
Hera'nın (manevi) Çocuğu
Mesaj Sayısı : 988
Kayıt tarihi : 11/02/11
 |  Konu: 'Öz' annemle tanışıyorum.  C.tesi Mayıs 14, 2011 1:38 am | |
| Öz anne-Manevi Anne.Çok büyük fark vardı arada.Birisini çok severken,diğerinden nefret ediyordu.Öz Annesinden nefret etmesi ona da çok garip geliyordu.Sevmesi için bir neden yoktu.Tanrıların-Tanrıçaların çocuklarını görmesi yasaktı,bunu biliyordu ve anlıyordu.Ama durum çok daha farklıydı.Sahiplenilmeme duygusu,Hanna'nn içini yiyordu.Hera onu evlat edindiğinde kendini rezil gibi hissetmiş,utanç duygusuyla uzun süre kulübesinden çıkamamıştı.Bir yandan da Hera'ya minnet duymuştu.Her şeyi unutmuş,kampa alışmaya başlamışken,ÖZ annesinin Demeter olduğunu öğrenmişti.Demeter Kulübesi,şaşkınlık içerisindeydi bu olaylar olurken.Demeter onu umursamamıştı bile.Kafasında bu düşünceler gezinirken,gözleri bir an olsun Empire State binasından ayrılmadı.Gözlerinden dökülen yaşları umursamıyordu.Tüm acılarını nebze nebze katarak ağladı.Kafedeki insanların bakışlarını üzerinde hissedebiliyordu.Masaya 2 Doları bıraktı ve sandalyeyi devirerek ayaklandı.Bir kaç kişinin arkasından 'yavaş olsana' dediğini duyabiliyordu.Hızla karşıya geçti ve binaya daldı.Görevliye,bakmadan direk asansörlere yöneldi.Asansörün hareket etmesiyle sarsıldı.Ama dengesini korumayı başardı.'Unutma,buraya Hera'yı görmeye geldin.'dedi.'Senin annen o,senin annen o.' diye tekrarladı asansörden inene kadar.Bir Tanrıçayla yüzleşmek zor olacak gibiydi.Kapı açılınca bir an bile duraksamadan yürümeye başladı.Olimpos'un görüntüsüne alışmıştı.Nemfler ağaçların aralarında gezinerek,ninniye benzer bir şeyler mırıldanıyorlardı.Taht Odasına ilk defa girecekti,bu ona heyecan veriyordu.Hızla karşısına çıkan,New York'taki sanat galerisine benzeyen,taht odasına girdi.İçerisi gördüğü en geniş mekandı ve ferahtı.Odada 12 tane taht vardı.Ve sadece biri doluydu.Sapsarı saçlı,siyah gözlü bir tanrıça...Tanrıça Hera,tüm asaletiyle gülümsüyordu ona. "Hoşgeldin,kızım."dedi önünü göstererek.Hanna,hızla tanrıçanın yanına gitti ve önünde eğildi. "Merhaba Anne."dedi gülümseyerek.Hera gülümseyerek,ayağa kalkmasını söyledi.Hanna heyecanlıydı.Bu annesi Hera'yı ikinci ziyaretiydi.Hera'nın gözleri,Hanna'dan ayrılıp Taht Odasının girişine kilitlendi.Yüzü kaskatı kesildi.Gözlerini Taht Odasının girişinden ayırmadan "Seninle görüşmek isteyen birisi var Hanna."dedi.Hanna'nın bakışları,Hera'nın baktığı yere kaydı.Taht odasında onlardan başka birisi daha vardı.Tanrıça olduğu gözlerinin içinde ki parıltıdan belliydi.Kıvırcık saçları,mavi gözleri vardı.Tıpkı 'Hanna' gibi.Hanna,onun kim olduğunu anlamıştı.Hera'nın yüz ifadesini merak etti.Ama Hera yoktu.Gitmişti.Hanna'nın içinde bir şeyler kopmuştu.Manevi annesinin ve Öz annesinin düşman olduğunu biliyordu.Demeter Hanna'nın yanına gelmişti bile. "Merhaba Hanna."dedi gülümseyerek.Hanna cevap vermek istemiyordu.Kaçmak,babasının yanına gitmek istiyordu.Demeter konuşmaya devam etti."Tüm bu olanlar için,üzgünüm."dedi.Hanna daha fazla dayanamadı. "Üzgünsün ha?Gerçekten mi? Tanrıçaların yalan konuştuklarını bilmiyordum."dedi bağırarak.Sesi taht odasında yankılandı.Demeter şaşırmış gibiydi.Hanna'nın bu kadar sert çıkacağını düşünmemişti. "Gerçekten üzgünüm Hanna.Varlığından haberim bile yoktu,anlamanı istiyorum,lütfen."dedi Hanna'ya bir adım daha yaklaşarak.Hanna,gözlerinden akan yaşları farketmemişti bile. "Varlığımdan haberin yoktu demek,Bundan sonra da olmasın o zaman.Ben yokmuşum gibi davranmaya devam et.Çünkü artık sana ihtiyacım yok.Artık bir annem var."dedi Hera'nın tahtını göstererek.Demeter'in yüzündeki gülümseme silindi. "Bu yaptığın saygısızlık !" dedi.Hanna onun bir Tanrıça olduğunu unutmuştu.Karşısında ki sıradan bir insan gibi konuşuyordu. "Umurumda bile değil."dedi.Demeter'e nefret dolu bir bakış atarak,hıphızlı yürümeye başladı.Demeter neye uğradını şaşırmıştı ve ne diyeceğini bilemiyordu."Beni hayatında istemiyorsan,hayatından çıkarım Hanna.Sonuçta bu senin hayatın."dedi hüzünle.Hanna şaşırmıştı.Bir tanrıçanın üzüleceği aklının ucundan bile geçmezdi."Tek istediğim bu,aslında."dedi hıçkırarak.Ve arkasına dahi bakmadan,kendini dışarıya attı.Yine karşısında,Olimpos'un nefes kesici manzarası vardı.'Benim tek annem Hera.Ve hep öyle olacak.'dedi içinden.Tanrıçasının 'Her zaman Hanna.' diyen sesi kulağında çınladı. | |
|
