Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Tehlike?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Lucas Matthew Price
Artemis'in Manevi Oğlu
Artemis'in Manevi Oğlu
Lucas Matthew Price


Mesaj Sayısı : 178
Kayıt tarihi : 26/03/11

Tehlike? Empty
MesajKonu: Tehlike?   Tehlike? Icon_minitimeC.tesi Nis. 30, 2011 3:01 pm

Kulübemde sıkıntıdan patlamamak için kendimi dışarı attım ve kampın içinde bir gezintiye çıktım. Meydan'da birkaç kişiye selam verdikten sonra yürümeye devam ettim ve ayaklarımın beni nereye görüteceğini merak etmeye başladım. Bir süre yürüdükten sonra ormanın girişine varmışım. Etrafa biraz bakındım ve içeri girdim. Elime bir ağaç dalı alıp etrafa vura vura yürümeye başladım. Etraftaki hayvanların seslerinin oluşturduğu o güzel müziği dinlerken hem rahatlıyor hem de kendime geliyordum. Müziği dinleyip annemin yüzünü gözlerimin önüne getirmeye çalıştım. O derin mavi gözler... Annem ben yaşındayken canavarlar tarafından beni korumak için katledilmişti. Tanrıça artemis son anda yetişip kadim yasaları çiğneyerek beni kurtarmıştı. O gün bugündür manevi annem ile birlikte olimpos'ta yaşıyordum. Ta ki manevi annemin kampa gitmemi istiyene kadar. Karışık duygu seli içinde boğulurken bir anda tüm düşüncelerimi bir hırıltı kesti. Arkamı döndüğümde iki tane köpeğimsi canavar'ın bana tehditkar bir şekilde hırladığını gördüm. Elim hemen kemer tokama gitti ama bugün şort giymiştim ve kemer tokamı odamda unutmuştum. Canavarlardan biri silahsız olduğumu fark edip hemen saldırıya geçti ama ben ondan daha hızlı davranıp yana atladım. Benim atlamamla diğer canavarda saldırdı. Yine bir şekilde kurtuldum. Ama tam şans eser kurtuldum derken omuzumda bir yanma hissettim. Kafamı çevirip baktığımda beyaz t-shirtümün kan kırmızısına dönüştüğünü gördüm. Yarama bakrken dizlerimin üzerine acı içinde düştüm ve yavaş yavaş ölümü beklemeye hazırlandım. Sanırım artık ölüm zamanım gelmişti. Tam canavarlardan biri pençesini öne koup saldırmaya hazırlanırken. Vücudumda bir yanma daha hissettim. Ama bu yanma biraz önceki gibi değildi. Daha çok parlama gibi birşeydi. Parlama yavaş yavaşş kaybolurken gözlerimi açtım ve önümde birisi iyah birisi ise beyaz iki tane kaplanın canavarlara hırladığını gördüm. Siyah olan kaplan bir yandan canavarlara hırlarken bir yandanda göz ucuyla bana bakıp dudaklarını oynatmdan ''Cidden başını belaya sokmadığın bir gün varmı?'' diye sordu sinirli ve alaycı bir ses tonuyla. Beyaz kaplanda bi gözünü bana çevirdi ve zihnimin içinde konuşmaya başladı ''Sen ona bakma. Ne zaman başını belaya soksan biz yanındayız merak etme.'' dedi ve gülümsemeye benzer bir ifade oluştu yüzünde. Şaşkınlıktan dilip tutulmuşken siyah olan kaplan direk saldırıya geçip canavarlardan birinin boğazına saldırdı. Beyaz olan ise daha sakin savaşmayı tercih etti ama yinede karşısındaki canavar yok olmaktan kurtulamadı. Şaşkınlıkla onları izlerken arkamdan tanıdık bir ses '' Hediyeni beğendin mi?'' diye sordu. Sanırım bu sesi tanıyordum. Arkama döndüğümde sesin manevi anneme ait olduğunu anladım. Ona anlamayan bir ifadeyle bir bakış attım. Tanrıça Artemis gülümseyip ''İkiside senin ruhunun bir parçası. Siyah olanın adı Night,beyaz olanın adı ise moon. Onları ortaya çıkarmka için sadece düşünmen yeter. Yine senin sadece senin düşüncenle Night güçlü bir kılıca dönüşebilir. Moonda görünmez bir kalkan oluşturabilir.'' dedi ve saçımı karıştırarak yavaş yavaş yok oldu. Kafamı Night ve Moon'a çevirdiğimde canavaların çoktan buharlaşmış olduğunu farkettim. İki kaplan yanıma yavaş yavaş gedi ve benim sarılma olaark nitelendirdiğim bir şekilde burunlarını kafama dayadılar. Bu hareketleri sonucu daha önce farketmediğim bir şeyi farkettim. İkiside bu dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şekilde büyüktü. Benim boyum 1. 90 olmasına rağmen ikisinin yanında bebek kalıyordum. Biraz aynı şekilde durduktan sonra Moon ''Her zaman yanındayız Lucas'' dedi. Night ise ''Görüşürüz. Bizi görmek için düşünmen yeter'' dedi ve syah bir ışığa dönüşüp yandaki beyaz ışıkla dans edermiş gibi dönmeye başladı. Biraz yin yang'a benziyodu sanki bu. Işıklar birbirinin etrafında döndkten sonra sırtıma girip kayboldu. Hızlı bir şekilde kalkıp 'bugünlük bu kadar heyecan yeter' diye düşünüp kulübeme doğru koşmaya başladım. Kulübeme girdikten sonra kimseyle konuşmadan odama girdim ve t-shirtümü çıkardım. Sırtımı aynaya dönüp aynaya baktım. İlk başta gözüme sırtımdaki yin yang dövmesi çarptı ama daha dikkatli bir şekilde bakınca bunun siyah ve beyaz iki kaplanın oluşturduğu bir resim olduğunu gördüm. Resime biraz daha baktıktan sonra t-shirtümü giyip bugün neler olduğunu bir kez daha düşünmeye çalıştım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Tehlike?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Görevimiz Tehlike
» ormanda tehlike!
» Birazda Tehlike...
» Görevimiz Tehlike (S.K. 70 #1)
» Görevimiz Tehlike (S.K. 70 #2)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Orman-
Buraya geçin: