Biraz Kafa Dağıtmak 2

Kulübeme koşar adım gittim. Henüz kalkan bir iki kişi vardı. Onlar da uyku sersemi oldukları için sadece günaydınlaşmıştık. Benim böyle erkenden uyanıp içeri girmem onları şaşırtmış olmalıydı. Gidip üstüme turuncu bir tişört ve kot geçirdikten sonra aynı tempoyla dışarı çıktım. Bunun üzerine kardeşlerim daha bir şaşırdı. Ange arkamdan "Teo nereye gidiyorsun?" diye bağırdı. Ben de yürümemi kesmeden arkamı dönüp "Gelince anlatırım Ange. Tiff'le gezmeye gidiyoruz." dedim. Sonra da Thalia'nın Ağacı'na gittim. Neyse ki Tiff hem Sissy'yi hem de Paris'i getirmişti bile.

Kardeşimle yollarımızı ayırdıktan sonra pegasus ahırlarına gittim. İçeri girince hemen Sissy'nin yanına gittim ve onu okşayıp küp şeker yedirmeye başladım. Sissy'nin karnını doyurunca Paris'in yanına gittim ve onu da okşayıp küp şeker yedirdim. Paris'in de karnı doyunca ikisini de hazırlamaya başladım. Sonra ahırdan çıkardım ve beraber Thalia ağacına gittik. Orada kardeşimi beklemeye başladım. Çok geçmeden kardeşim geldi ve vakit kaybetmeden pegasuslarımızı atladık ve New York'a doğru uçmaya başladık.


Devamı New York'ta!