Tanışma ve Rekabet

Konu: Tanışma ve Rekabet Paz Nis. 03, 2011 2:13 am

40- Tırmanma duvarına gideceksin!
Mekan: Tırmanma duvarı
Katılacaklar: Sen ve istediğin herkes.

En az her zamanki kadar sıkıcı bir başka kamp gününde ne yapacağını bilemez halde kulübesinden çıkıp Melez Kampı'nda dolaşmaya başladı. Kamp bir gezmeyle bitmeyecek kadar büyük bir alanda olduğu için şanslıydı çünkü Tristan çabuk sıkılan biriydi. Henüz buralarda yeni olduğu için fazla arkadaşı yoktu ama bu durumu fazla taktığı da söylenemezdi. Sonuçta etrafındaki çoğu kişi fazlasıyla arkadaş canlısıydı ve kısa zamanda onların arasında yer almaya başlayacağını biliyordu. Kaslarını belli eden turuncu Melez Kampı tişörtü ile kız arkadaşı Selene'yi bulma ümidiyle ilerlerken, lavlar püskürtüyor gibi görünen bir tırmanma duvarı dikkatini çekti. Güneşi engellemek için ellerini gözlerine siper ederek tırmanma duvarına daha dikkatli baktı ve gerçekten de oraya tırmanan birkaç melezin olduğunu hayretle gördü. Pekala... Bu yaptıkları yalnızca delilikti ama aslında idmanların onlar gibi sabah akşam cavanarlarla savaşması gereken kişiler için önemi büyüktü. Tristan'ın oradaki melezlerden hiçbir eksiği yoktu, belki yalnızca onlar kadar kıdemli olmaması sorundu. Oturduğu yerden etrafı seyrederek bu kampta kıdemli sayılamayacağını da biliyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra tırmanma duvarına doğru ilerlemeye başladı. Yaptığı saçmalamaktan başka bir şey değildi belki ama, kendi kendini gaza getirmişti ve o duvara tırmanacaktı. Tırmanma duvarına yaklaştığında, orada geri dönüp gitmekle kalmak arasında bocalayan sarışın bir kız gördü. Kızı daha önce de kampta gördüğünü hatırlıyordu ama tanışıp tanışmadıklarına dair hiçbir fikri yoktu. Son günlerde epeyce fazla kişiyle tanışmıştı ve henüz aynı kulübede kaldığı kardeşlerinin isimlerini bile ezberleyebilmiş değildi. Kızın sinirlerini bozmaktan çekinerek yanına gidip "Selam. Sen de mi duvara tırmanmayı deneyeceksin?" diye sordu. Kızın merakla ona baktığını görünce de "Bu arada ismim Tristan. Hermes kulübesindeyim, kampta yeniyim." diye devam etti. Kız sorunlu veya asosyal tiplere benzemiyordu ama yine de karşısındakini bir bakışta tahlil edebilecek kadar başarılı değildi. Bu sıcak tanışmaya nasıl bir karşılık alacağını bilmemesine rağmen tokalaşmak için elini kıza doğru uzattı. Belki saçma ve ölümcül risk taşıyan bir antrenman yaparken yanında yeni tanışmış olsalar da bir arkadaşının bulunması iyi olabilirdi.

Konu: Geri: Tanışma ve Rekabet Paz Nis. 03, 2011 2:58 am

Eliesha bugün kendini yine kulübeden dışarı attı. Yine antreman için ayırdığı saatlerden birindeydi ama ne yapmak istediğine hala karar verememişti. Daha önce kılıç dersi almış, okçuluk alanına gitmişti. Bugün biraz daha farklılık arıyordu. Kampta yavaşça yürümeye ve etrafına bakınmaya başladı. Cirit sahası ve tırmanma duvarı dikkatini çekmişti. İkisinden birine gidecekti ama hangisine gideceğini tam olarak bilmiyordu. Tırmanma duvarı çok yüksek, sonu yok gibiydi. Ama ciritten daha çok ilgi çekici olduğu kesindi. Tırmanma duvarının önünde dururken arkadan bir çocuk gelerek konuşmaya başladı. "Selam. Sen de mi duvara tırmanmayı deneyeceksin? Bu arada ismim Tristan. Hermes kulübesindeyim, kampta yeniyim." dedi. Eliesha çok şaşırmıştı, bu çocuğu daha önce görmesine rağmen hiç konuşmamıştı. Ama iyi olmuştu, kampta çok yeni sayılmasa da yeni arkadaşlıklar kurması çok iyi oluyordu. Hem Eliesha da kampa yeni yeni alışmaya başlamıştı. Başkalarına da bu konuda yardımcı olması gerekirdi. Ardından düşüncelerinden sıyrılarak Tris'in uzattığı elini kısacık bir süre sıkarak konuşmaya başladı. "Merhaba, ben de Amphitrite'nin kızlarından Eliesha. Evet, tırmanma duvarına tırmanacağım. Benimle gelmek ister misin?" diye sordu. Yalnız olmaktansa yeni arkadaşlık kurmak çok daha iyiydi. Ayrıca artık kararını kesin olarak vermiş, bütün gücünü kullanarak o tırmanma duvarının sonuna kadar tırmanacaktı, tabi sonu varsa.

Konu: Geri: Tanışma ve Rekabet Paz Nis. 03, 2011 3:13 am

Sarışın kız Tristan'ın elini sıktıktan sonra kendini tanıtarak "Merhaba, ben de Amphitrite'nin kızlarından Eliesha. Evet, tırmanma duvarına tırmanacağım. Benimle gelmek ister misin?" demişti. Tristan yeni bir arkadaş edinmiş olmanın verdiği mutlulukla, "Elbette." cevabını verdi. Tırmanma duvarı kesinlikle kolay başa çıkacakları bir alıştırma gibi durmuyordu ama zor da olsa bunu başarabileceklerini düşünüyordu. En azından, sonu başarısızlıkla sonuçlansa bile deneyecek olmaktan bir zarar gelmezdi. Birlikte tırmanış için hazırlanma yerine doğru ilerlediler. Tristan kask ve benzeri koruyucu giysileri gördüğünde duvara tırmanma fikrinden soğudu ama Eliesha'nın kararlı duruşundan destek alarak, koruyucu kıyafetlerin ardından kaskı da başına geçirdi. Tırmanma duvarında yapması gereken en önemli şey, üstüne gelen lav sellerinden kaçmayı başarabilmekti. O sıcak lavlara karşı üstündeki giysilerin onu koruyabileceğine dair ciddi şüpheleri vardı. Eliesha da tırmanış için hazır olduktan sonra birlikte duvara gittiler. Tristan derin bir nefes alıp içinden babasından onu korumasını rica ettikten sonra tırmanmaya başladı. Hemen yanındaki Eliesha da onunla birlikte duvara tırmanmaya başlamıştı. İkisi de bir süre yavaş yavaş yukarı doğru tırmandıktan sonra muzip bir şekilde gülümseyen Tristan "Eliesha, bir yarışa ne dersin?" diye sordu. Amphitrite kızıyla zirveye önce ulaşmak için mücadele etmek zevkli olabilirdi. Eliesha'nın vereceği cevabı beklerken dayanamayarak hızını biraz daha arttırdı. Zaman zaman ona doğru gelen lav akıntılarına temas etmemek için yönünü değiştiriyordu ama genel olarak hep aynı doğrultuda yukarı doğru tırmanıyordu. Birkaç kere kafasının üstünden geçen minik kayalara ve arada yüzüne denk gelen taşlara rastlamıştı ama onda kalıcı bir hasar bırakacak şekilde bir yara almamıştı.

Konu: Geri: Tanışma ve Rekabet Paz Nis. 03, 2011 6:20 am

Tris'in teklifine karşılık Eliesha da hızını arttırdı. Tırmanma duvarına daha önce çıkmamıştı ama bunu başaracağına emindi. En azından cesareti vardı ve bunu deneyip göreceklerdi. Eliesha yükseklere doğru ilerledikçe lavlar, taşlar daha çok gelmeye başlamıştı. Esha bu zamana kadar yara almadan kurtulsa da artık işi daha da zorlaşıyordu. Derin nefes aldı ve Tris'in daha önde olduğunu görerek hızını arttırdı. Tam ayı hizaya geldiklerinde birden duvar hızla sallanmaya başladı. Eliesha yara almadan kurtulmayı becerse de az kalsın yeri boyluyordu. Son anda tutunarak dengesini korudu ve sallantının durmasını bekledi. Tris'e baktığında onunda beklediğini gördü ama sarsıntı geçecek gibi değildi. Eliesha yavaş yavaş yukarıya doğru ilerlemeye devam etti. Yukarı çıktıkça sanki sarsıntı daha da yavaşlıyordu. Bu durumdan memnun olan Esha'nın mutluluğu pek uzun sürmedi. Yukarıdan hızla gelen lavları görünce hemen sola doğru kaçmaya başladı ve "Tris dikkat et!" diye bağırdı. Evet, kendi aralarında yarış yapıyor olabilirlerdi ama onunda yaralanmasını ya da düşmesini istemezdi. Eliesha son anda lavlardan kurtulduğu sırada Tris'i görmeye çalıştı. Lavlar yüzünden göremiyor ve onu merak ediyordu.

Konu: Geri: Tanışma ve Rekabet Ptsi Nis. 04, 2011 8:38 am

Aralarındaki rekabet devam ederken Tristan tüm gücüyle yukarı doğru tırmanıyordu ve artık kesinlikle çok yorulmuş olduğunun farkındaydı. Bunu daha ne kadar sürdürebileceği hakkında hiçbir fikri yoktu. İşin kötüsü, Eliesha onun kadar yorulmuşa benzemiyordu. Lavlarla bezeli bir tırmanma duvarına tırmanırken yorulmak, hayati bir risk taşıyordu. Önemli olan Amphitrite kızı ile arasındaki rebaket değil, bu macerayı sağ salim atlatabilmekti. Tristan aklındaki bu düşüncelerle birlikte sarsıntıyı karşıladığı sırada hızını biraz yavaşlatarak duvara daha sıkı tutunmaya başladı. Biraz yanındaki Eliesha da sarsıntıyla birlikte hızını yavaşlatmıştı ve duvara tutunmakta zorluk yaşıyor gibiydi. Tristan onun için endişelenmişti ama bununla başa çıkabileceğini de biliyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra Eliesha ile eş zamanlı olarak tekrar tırmanışa geçtiler, bu sefer hızı daha öncekilere göre çok daha yavaştı. Yukarı doğru tırmanmaya devam ettikçe sarsıntının azaldığını fark ederek sevindi ama şimdi lavlar gibi daha büyük bir sorunu vardı. Kol kasları yavaş yavaş ona ihanet etmeye başladığından, kendini pek de güvende hissettiği söylenemezdi. Aniden üzerlerine doğru gelen lavlardan Eliesha'nın uyarısı üzerine kıl payı kurtulmayı başarmıştı ama suratında ve sağ kolunda bir yanma hissediyordu. Çok yakınından geçmiş olan lav seli tenine direkt temas etmemiş olsa da ona zarar vermişti. Etrafındaki dünya tekrar şekil kazandıktan sonra dönüp telaşla tırmanma arkadaşına baktı. Eliesha'nın bir şeyi yok gibiydi ve bu Tristan'ısevindirmişti. Kafasını kaldırıp yukarı baktığı zaman, duvarın tepesinin hala uçsuz bucaksız bir noktadan ibaret olduğunu görerek strese kapıldı. Artık yapabileceği bir şey yoktu; Çok yorulmuştu ve kolundaki sızı onu gittikçe daha fazla rahatsız etmeye başlamıştı. Eliesha'ya dönerek "Ben bırakıyorum!" diye bağırdı ve beline bağlı olan iplere güvenerek kendini yavaşça boşluğa bıraktı. Düşüş, hayal ettiğinden çok daha zevk vericiydi ve bir daha buraya geldiğinde daha yüksekten yere atlayabilmek için duvarın daha yukarılarına tırmanabileceğini düşündü. Tabii yumuşak minderlere rağmen canını acıtacak bir şekilde yere yapıştığında, bu tasarısını sonraya erteleme kararı aldı.

» Tatlı Rekabet.
» Rekabet
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/2)
» Tatlı Bir Rekabet
» Tatlı Bir Rekabet ~ 2