Kamptaki 3. ayım filandı. ben hala açık arazide dolaşmaktan kamptaki ahır,kütüphane gibi yerleri bilmiyordum. Aklıma esen bir fikirle dolaşmaya başladım. Kütüphaneye mi, ahıra mı daldığımı bilmeden bir yere girdim. Etraf oldukça karanlık olduğu için gözlerimi kısıp dolaşmaya başladım.
Karanlıkta bir şey seçemiyordum. arkadan kişneme gibi bir ses geldi. Arkamı dönüp baktım. Bir pegasus duruyordu. Bembeyaz olan bedeni kanatlarının uçlarında siyahlaşıyordu. ''Merhaba''dedim ve ona yaklaşmaya başladım. Pegasus yere oturmuştu ve galiba ağlıyordu. Ayağına baktığımda bir kıymık olduğunu fark ettim. ''Seni bundan kurtaracağım'' dedim ve kıymığı çektim. O rahatlamıştı. ''Ben Jeff ve çok güzel bir pegasussun ''dedim ve gülümsedim. Kanatlarındaki siyahlık leke gibi duruyordu. Aklıma çok güzel bir fikir geldi. Ona Stain diyecektim. ''Sana bundan sonra Angelo diyeceğim güzel pegasus.'' dedim ve yanına oturdum.
Tüyleri yumuşacıktı. Ellerimi bedeninde dolaştırırken hiç kıpırdanmadı. Akşam olduğunu anladığım an dışarı çıktım. Vakit ne kadar hızlı geçiyordu...