Mirabella LaPiere Demeter'in Çocuğu/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 863 Kayıt tarihi : 01/11/10
| Konu: Beklenmeyen Gelişme Çarş. Mart 23, 2011 12:49 am | |
| Her zamankinden erken kalkmıştı. Güneş daha yeni yeni doğuyordu, kardeşleri henüz uyuyorlardı. Aslında uykunun tatlı davetine katılmak istiyordu fakat bu kez değil. Kampa geldiği zamandan beri ilk defa erken uyanmıştı, bu onun için değişik bir günün habercisi olmuştu. Seri bir şekilde hazırlanıp dışarı çıkmayı hedefliyordu, belki Pooky’le ilgilenebilir yahut kardeşleri için mini bir kahvaltı hazırlaya bilirdi. Saçlarını her zaman ki gibi iki yandna toplayıp minik tokalarla süsledi, hafif bir makyaj yapıp güne merhaba demeye hazırdı.
Dışarı çıktığında bahçede ki çiçeklerin kokusu her yanı sarmıştı, her günleri bahar gibi geçen kulübesini seviyordu. Yeşilliklerin arasından gelen koku bir an onu kendinden geçirmişti. Ellerini iki yana çırpıp “Böğürtlen!” diyerek fısıldadı. Sabahleyin herkesi uyandırmak gibi bir hedefi olmadığından sessizce kulübesinden ayrılıp tarlalara doğru küçük bir yolculuğa çıktı. Böğürtleni severdi, özellikle onunla yapılan pastalara asla hayır diyemezdi. Her ne kadar Bay D.’nin etrafı kolladığı düşüncesi aklının bir ucundan çıkmasa da sabahın erken saatinde korkuluk gibi ayakta olmayacağı düşüncesi içerisindeydi. Çilek ve böğürtlenlerle kaplı tarlaya gittiğinde tahmin ettiği gibi olmuştu, etrafta kimseler yoktu sadece rüzgarın çıkardığı melodik ses ona bir ıslık gibi eşlik ediyordu. “Belki pasta biraz ertelene bilinir” diyerek dalından kopardığı kıpkırmızı çilekleri zevkle yemeye başlamıştı. Kahvaltı olarak meyve yemeyi seviyordu, her ne kadar pek yaptığı bir şey olmasa da kimi zamanlar karışık meyvelerle dolu hazırladığı bir kaseyi kahvaltı niyetine yediği olmuştu. Tıpkı tarlalardan çilek ve böğürtlen aşırması gibi. Aslında buna aşırmakta denmezdi iç güdü denile bilinirdi, sonuçta bir melezde olsa, o da bir insan içinden geldiği gibi davranmayı seviyordu. Kimi zamanlar uçuk kaçık olsa bile…
Fakat çilek ve böğürtlenlerle olan ilişkisi tarlanın kapısının açılmasıyla fazla uzun sürmemişti. Yeşillikler arasında ilerleyen birin olduğunu duyabiliyordu, büyük ihtimalle bu kişinin tarla sahibi yani Bay D. olduğu kanısındaydı. İçinde ki bir ses Bay D.’ninde sabahleyin uyku tutmadığını bu sebeple çileklerle ilgilendiğini söylüyordu, aslında gördüğü için söylüyordu. İçinde ki bir diğer ses eğer Bay D.’ye yakalanırsa pek iyi bir şeyler olmayacağı kanısındaydı, her zaman içinden geleni yapmıştı tıpkı tarlaya gitmesi gibi ve bu sefer de yine aynı şeyi yapacaktı. Sessizce olduğu yerden kalkarak Bay D.’nin arkasından dolanmaya başladı. Gözü ekim ve tabiat aşkı olmuş adam sadece birkaç ay önce ektiği ekinlerin meyvelerine dalmış inceliyordu. Lakin fazla uzun sürmemişti… Kapının tekrar aralandığını duymasıyla genç melezi görmesi bir olmuştu. Birden heyecana kapanılan kız, hızlı bir şekilde koşarak tarladan uzaklaşmaya başladı. Diğer yandan bay D’nin onu görmemiş olmasını diliyordu, fakat adamın ağzından çıkan sözcükler dileğinin yerine geldiğine işaret etmişti. Yüzünü dönüp kim olmasını istemişti, fakat tek yaptığı oradan olabildiğince hızlı uzaklaşmak olmuştu.
| |
|