Yeni Bir Arkadaş

8- Bir arkadaş edinip kulübesine ziyarete gideceksin.
Mekan: Arkadaşının kulübesi
Katılacaklar: Sen ve arkadaşın.

Sabah uyandığımda çok heyecanlıydım. Hemen hazırlanmam lazımdı ki geç bile kalmıştım. Hazırlanıp Afrodit Kulübesine gitmem gerekiyordu. Yeni bir arkadaşım vardı onu bekletmeyi de istemezdim herhalde. En sevdiğim pantolonumu giydim üstüme de hoş bir bluz geçirdim, spor ayakkabılarımı da giyip kulübemden çıktım. Afrodit Kulübesi'nin tam yerini bilmiyordum ama umarım çok oyalanmadan bulurdum. Kulübelerin arasında biraz dolaştım. Sonunda Afrodit Kulübesi olduğunu tahmin ettiğim kulübeye geldim. Sakince kapıyı tıklattım. İçimden de umarım burası Afrodit Kulübesidir diyordum. Karşıma güzel ve sevimli bir kız çıktı. Bende: ''Şey, acaba burası Afrodit Kulübesi mi?'' Kız da: ''Evet, doğru yer. Sanırım, sen Claire'nin yeni arkadaşısın. Adın neydi?'' Adım, Sofie diye karşılık verdim ve içeri girdim.

Bugün arkadaşım Sofie gelecekti. Onun için hazırlanmaya başlamıştım. Tam hazırlandığımda kardeşim Lara yanıma geldi ve " Tatlı bir kız geldi. Adı Sofiemiş. " dedi. " Tamam hemen gidiyorum yanına. " dedim ve hemen içeri gittim. Sofie beni görünce ayağı kalktı. Kucaklaştık sonrada pembe koltuğa oturduk.

" Kolay bulabildin mi kulübeyi Sofiş? "

" Başta biraz zorlandım ama soonra pembe kulübeyi gördüğümde kesin burasıdır dedim. " Sofişle birlikte kıkırdamaya başladık. Kahkahalarımız kulübenin her yerinden yankılanıyordu. Bir şeylerin eksik olduğunu düşünerek : " Dur birazdan koyu bir sohbete geçeriz ama çnce bir şeyler getireyim. " diyerek mutfağa yöneldim. Biraz cips le koa bardaklarını mavi tepsiye koydum ve içeri geçtim. " İşte geldimmm. " diyerek gülümsedim.

" Ooo neler getirmişsin neler. " diyerek Sofiş elimden tepsiyi aldı.

Kulübe çok hoş ve süslüydü. Biraz sonra Claire içeri geldi. Claire'ye ''Kulübesinin çok güzel ve hoş olduğunu söledim.'' O da kıkırdayarak karşılık verdi. ''Ah, Afrodit Çocukları biraz süslü oluyor işte.'' Ben de bir kahkaha patlattım. Claire de çok tatlı ve güzeldi. Biraz gülüştükten sonra Claire kısa süreliğine içeri girdi. Elinde bir tepsiyle geri döndü. Tepsiyi hemen elinden aldım ve yandaki küçük masaya koydum. Tepside de en sevdiğim şeyler vardı yani. Hele Cola'ya bayılıyordum. Claire'yle hem atıştırıyorduk hem de koyu bir sohbete dalmıştık. Biraz da dedikodu yaptık tabii. Claire'ye eski arkadaşlarımı, okulumu anlattım. O da bana Melez Kampı'nı ve buradakileri anlattı. ''Merak etme çabucak alışırsın buraya. Ben de ilk geldiğimde senin gibiydim. Sonra çok iyi arkadaşlar edindim.'' diyerek beni neşelendirmeye çalışıyordu. Ben de: ''Melez Kampı'na gelmeyi istemiyordum. Ama alışıyorum artık buraya. Şimdi de çok sevmeye başladım.'' diye karşılık verdim.

Biraz konuştuktan sonra aklıma süper bir fikir geldi. " Hemen geliyorum. " diyerek içeri koştum. Sofiş ne yapacağımı merak ediyor gibiydi. Biraz da şaşkın. Benim yüzümde ise sinsi bir tebessüm vardı. Odama girip elime makyaj kutumu aldığım gibi salona Sofiş'in yanına geldim. Evet elimde makyaj kutusu vardı. Sofiş''e makyaj yapacaktım.

Sofiş elimdeki kutuyu görünce yutkundu. Anlamıştı ne yapacağımı. Ben ise sadece gülümsüyordum. Sofiş " Hayır Clay. Bana makyaj yapmayacaksın değil mi? " dedi korkarak. Makyaj yapılmasından neden korkarlardı hiç anlamıyordum. Fakat sanırım Afrodit kızları yaptığı için bu kadar korkuyorlardı. Tatlı bir tebessümle;

" Evet yapacağım. " dedim sinsi bir gülümsemeyle. Sofiş kafasısnı hayır anlamında sallayınca konuşmaya devam ettim: " Hadi ama ya Sofiş. Lütfennn. Hem bak beğenmessen sileriz. Kırma beni... " Bana hayır diyemeyeceğini biliyordum. Kim bir Afrodit kızına hayır diyebilirdi ki? Sofiş kısık bir fısıltıyla " Ufff tamam. " dedi. Sonra sesini biraz daha yükselterek " Ama bak beğenmessem silerim ona göre. " diye ekledi. " Tabiki de zorlama yok. " Havalara uçmaya başlamıştım çoktan.

Ordan burdan laflarken Claire bir süreliğine içeri gitti. Geldiğinde elinde bir kutu vardı. Korktuğum başıma gelmişti. Clay bana makyaj yapacaktı. "Hayır Clay. Bana makyaj yapmayacaksın değil mi?" diye sordum. "Evet yapacağım." diye kesin bir tavırla cevap verdi Clay. Aslında bu korkulacak bir şey değildi. Her kız gibi bende makyajı seviyordum. Hatta çok iyi hatırlıyorum. Küçükken Lenobia -melez olduğumu öğrenmeden önceki annem- ne zaman evden ayrılsa onun makyaj malzemelerini karıştırırdım. Ama beni asıl korkutan bu makyajı Claire’nin yapacak olmasıydı. Açıkça söylemek gerekirse o bir Afrodit kızıydı. Süslenmeye, makyaj yapmaya doğal olarak bayılıyordu. Bunu abartmasından korkuyordum. Ama yeni arkadaşım Clay’ı kırmakta istemiyordum. Teklifini kabul ettim. Biraz ürküyordum. Bunu o da fark etmişti. Ama kabul ettiğim için çok sevinmişti. En çokta bu yüzden kabul etmek zorunda kalmıştım ya ve Clay makyaja başladı. İlk defa aşı vurulan çocuklara benziyordum sanırım. İyi ki yanımızda başka birileri yoktu.

Makyaja heyecanlı bir şekilde hemencecik başladım. " Hmmm. Biraaz far, gözkalemi. işte birde kırmızı ruj çektikmi tammadır. " Kırmıjı rujuda çektim. " Dur bekle. " diyerek odama koştum. İçerden bir ayna kaptığım gibi Sofişin yanında bittim. Aynayı elimde tutarken " Nasıl oldu ama? Çok güzel oldu ya. " dedim. Sofiş aynayı elimden aldı ve iyicene bakmaya başladı. Çok güzel olmuştu. 15 dakikada yapmıştım bu makyajı biraz aceleye gelmişti ama yine de çok güzel duruyordu. Sofişte beğencek olcak ki " Evet. Güzel olmuş. Aferin kız. " dedi. Bu lafın üzerine bir kahkaha patlattım. Sofişte gülüyorud. Tabi bir yandanda aynaya bakmaya devam ediyordu.. " Sence biraz abartılı olmamışmı? " dedi. " Hayır canım ne abartısı. Süper oldu süper. " " İyi tamam bakalım kalsın böyle. " İçine sinmiş gibiydi. Onu böyle görünce mutlu oldum. Zaten ben bir makyaj yapardımda güzel olmazmıydı?

Sofiş birden duvardaki saati gördü ve " Benim kalkmam lazım artık. " dedi. Bende gerçekten gitmesi gerektiğini anlatyınca " Tamam canım ama böyle giddeceksin eve. Kardeşlerine göster benim yaptığımı söyle. " dedim. Sanki biraz abartılı bnuluyordu ama hayatta bu makyajı sildirtmezdim. Mecbur kabul etmek zprunda kaldı ve " Tamam. " dedi. Sofiş çantasını aldı ve kalktı. Onu kapıya kadar geçirdim ve yolladım. Güzel bir gün olmuştu benim için. Sofişi yolladıktan sorna çok yorgun olduğumu anladım. Yatağıma uzandım ve Pers'i düşünmeye başladım.


RP BİTMİŞTİR!..