11. Temizlik Denetlemesi

Kulübemize yeni kardeşler gelmişti. Zamanla harikaydı. Bunu istesem asla gerçekleşmezdi. Temizliğe taze kanlar katılmıştı. Bu işimizi daha kolaylaştırıyordu. Leo’ya, Teo görevini verdi. Leo itiraz edemeden görevini yapmaya başladı. Herkes bir işin ucunu tutmuştu. Böyle giderse denetlemeyi kazanacaktık. Sadece son birkaç atak daha lazımdı. Çünkü Athena kulübesi yatmıyordu. Onlarda çalışıyordu. Bizim onlardan daha iyi olmamız gerekiyordu. Bunun için bir şeyler yapmak gerekiyordu. Hepimiz canla başla çalışıyorduk. Ancak büyük bir sorun çıkmıştı. Leo bayılmıştı. Ren’in ve Mark’ın sesleri sayesinde hemen olay yerine gelmiştim ve Leo’yu yerde yatarken bulmuştum. Şok oldum. Böyle bir şeyi hiç beklemiyordum ve çok endişelendim. Hemen neden bayıldığını düşünmeye başladım. En sonunda çok yorulup bünyesinin buna dayanmadığına kanaat getirdim. Onu odasına yatırdık. Başından hiç ayrılmıyordum ve şifa gücümü kullanıyordum. Çok geçmeden Leo’nun neden bayıldığını öğrendik. Fazla güç kullanmıştı ve bu onu bitirmişti. Kendimi suçlu hissettim. Buna değiyor muydu? Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Leo’nun biraz dinlenmeye ihtiyacı vardı. Onu yalnız bırakmak için hepimiz odasından çıktık. Bir şeye ihtiyacı olunca bizi çağıracağına söz vermişti. Çok işimiz olduğundan hemen temizliğe geri döndüm. Kardeşlerimin ne yaptıklarını hiç bilmiyordum. Ben kendi işime bakıyordum. Uzun bir temizlikten sonra akşam oldu. Yemek vakti gelmişti. Hepimiz toplanıp kulübeden çıktık ve hızlıca yemek gazinosuna gittik. Burada hemen sıraya girip yemeklerimizi aldık ve tabağımızın yarısını babamıza hediye ettikten sonra masamıza oturduk. Karnımız çok acıktığından hemen yemeğe başladık. Karnımız biraz doyunca etrafımıza da bakınmaya başladık. Tam karşımızda Athena çocukları vardı ve bize pis pis bakıyorlardı. Bu benim sinirimi bozuyordu. Her an onlara dalabilirdim. Sakinleşmeye çalışarak kardeşlerime baktım. Onlarda Athena çocuklarını fark etmişlerdi. Hepsi burnundan soluyordu. Özelliklede Kev onları öldürecek gibi duruyordu. Eğer böyle bir şeye kalkarsa onu engellemek yerine yardım ederdim. Ortam iyice gerilmişti. Yon "Çok sinirime dokunuyorlar." dedi. Hepimiz onu onayladık. Kev "Dövelim mi?" diye sordu. Ange "Saçmalama Athena ve Kheiron burada. Sakin olun." dedi. Ange çok haklıydı. Sakin olmamız gerekiyordu. Yoksa bizim için çok kötü olurdu. Athena ve Kheiron'un oturduğu yere baktım. Onlarda sanki gerginliği sezmişlerdi. Sürekli bize ve Athena kulübesine bakıyorlardı. Bu durumu daha zorlaştırıyordu. Çünkü içimden bir ses kavga çıkacak diyordu. Bu kavgayıda ya onlar ya biz çıkaracaktık ama herhalde çıkacaktı. Bunu durduramazsak iyi bir ceza bizi bekliyordu. Kötü kötü Athena çocuklarına özelliklede Lucy'ye bakmaya başladım. O da bana bakıyordu. İkimizde her fırsatta birbirimizle kavga ediyorduk. Çünkü rekabet haldeydik. Özelliklede şu son kulübe arasındaki çatışmalar yüzünden aramız bayağı kötüleşmişti. Onu her gördüğümde bir kaşık suda boğmak istiyordum. Yon "Kavga yok. Onlara bakmayın." dedi. Teo "Ah, yapma Yon." dedi.

Beni yemeğe götürmüşlerdi. Karşıda Athena çocukları vardı. Onlar hakkında konuşuyorlardı.
_Hey ne yani koca beyinin çok bilmiş çocukları bunlar mı?
_Yaşamak istiyorsan sus Leo.
Susup yemeğimi yemeğe koyuldum. Ama bir kadın bana bakıyordu.
_Hey bu manyak kadın neden bana bakıyor?
_Sus Leo.
Yemek boyunca bir daha konuşmadım.

Devreye girme zamanım gelmişti. Bir kavga çıkmak üzereydi ve erkez bunun farkındaydı. Eğer kavga çıkarsa diğer kulubelerde büyük ihtimalle katılırdı. Büyük bir kaos oluşurdu. O anda elinde hançerle Kev'i gördüm. Onun sırrını biliyordum. Sanırım tek bilen bendim. Anında onun yanına vardım ve tam eline hançeri batıracakken. Bileğinden tuttum. Anında bana döndü ve ne yapıyorsun böyle der gibi baktı. Ona kaşlarımı çattım ve hayır der gibi başımı salladım. Oda omuzlarını silkip neden ? der gibi baktı. Cebimden bir kağıt çıkardım ve üstüne şöyle yazdım.

''Göremiyor musun ? Şimdiden kendini kaybetmeye başladın...''

Kağıdı aldı ve okudu. KKanıt kaybolsun diye onu elinde yaktı. Sonra bakışlarını yere dikti. Biraz bekledikten sonra bana baktı ve kafısını tamam der gibi salladı.
Bu arada diğerleri bizi fark etmişti. Hemen Kev'in yanından ayrıldım ve Athena kulubesiyle Apollon kulubesinin masalarının arasına geçtim. Apollon kulubesinin olduğu tarafa baktım. Tam o anda gözlerim kırmızılaştı. Biri kavga çıkartmak üzereydi. Tehlikeyi alfıladığım tarafa yani Ares kulubesine baktım. Biri yerinden kalkıyordu o anda belindeki kılıcı gördüm. O da beni gördü. Kaşlarımı çattım ve sinirli bir şekilde ona baktım. Çocuk kendisine araba çarpmışa döndü. Liderlik tanrısı olduğumdan kişiler üzerindeki etkim çoktu.
Apollon kulubesine döndüm ve kafamı salladım. Biraz kıpırdandılar ama Athena kulubesine sinirli bakışlar atmaya devam ettiler. Onlara baktım. Kenidimi gösterdim , sonra yeri ve en sonunda olmaz diye kafamı salladım.
Mesajı almışlardı. Ben buradayken kavga olmayacaktı. Athena kulubesine döndüm ve aynı şeyi yaptım...

Bu Artius denilen adama sinir olmuştum. Sanki beni yönetiyordu. Tiff ve Ange'ye
_Keyfim kaçtı. Biraz daha temizlik yapmak için kulübeye gidiyorum.
Hemen oradan uzaklaştım. Birkaç Athena çocuğunun kıkırdadığını duydum. Kulübeye girince bir şey fark ettim. Yerde çok garip yeşil bir şey vardı. Onu çıkarmaya çalıştım ama çıkmadı. Hemen gidip Tiff ve Ange'ye haber verdim. Bir türlü başaramadık. En sonunda Kev'e gidip bir serap yapmasını istedik. O da kabul etti.

Athena kulübesi'yle ilk kavgamı gerçekleştirmeyecektim.Onlarla kavga edersek,puanlarımız olduğu gibi aşağı çekilirdi ve burda Athena kulübesiyle tek iyi anlaşan benmişim gibi duruyordu.Yon'la ikimiz kavgayı önleyecektik.Tabii Yon'da sinirine hakim olamayıp onlara bir uçan tekme göndermezse.Ah,ama özel gücümle ona engel olabilirdim.Yani,sanırım...Leo temizlik yapmak için kulübeye döneceğini söylediğinde ona itiraz edecek yoktu.Belki de yapabilecek en iyi şeydi temizlik.Ama kısa bir süre sonra yanına Tiff'i ve beni çağırınca koşarak ulübeye gittik.Tiff2in o ortamdan ayrılması bir bakıma iyi olmuştu.Yoksa Lucy'in üstüne atlayacağından şüpheliydim.
kulübeye girdiğimizde gözümüzü deşebilecek kadar parlak bir yeşil ışıkla karşılaştım.Ama biz Apollon çocuğuyduk ve parlamalara alışıktık. "Sence ne olabilir?" diye sordum Tiff'e.Leo'da kulübenin içinde onu çıkartabilecek bir şey arıyordu. "Bilmiyorum.Ama yeşil bana Athena kulübesini hatırlatıyor." dedi yüzünü buruşturarak.Evet,sanırım nu iş üyüce ilerlemeye başlamıştı.kampta düşmanlık yapmak istemiyordum.Athena kulübesi yenilgiyi kabul etmezlerdi.
"Onların olması büyük bir ihtimal.Ben giderken bir kaç Athena kızı kıkırdaşıyordu." diye olayı aydınlattı Leo.O zamana kadar farketmediğim birşeyse bütün kulübe yeşil ışığın başına toplanmıştı.Mark ve Teo oturdukları koltuktan kalkarak kapıya doğru yöneldiler.
"Bunun ne olduğu konusunda bize hesap verecekler.Gerekirse işkenceyle alacağım onlardan." diye mırıldanıyorlardı.Yon kapının önüne geçip onların önüne kesti. "Sakin olun.Ne olduğunu bulalım ilk önce." dedi.Onunda sakin olmaya çalıştığını anlayabiliyordum.Teo ellerini saçında gezdirerek, "bizde onu öğrenmek için gidiyoruz ya." dedi. "buldum!" diye bağırdı kulübenin öbür ucundan Kev.bütün gözler yine ona döndü.Bunu nasıl çıkaracağımımızı bulmuştu? "Athena kulübesinden nasıl intikam alacağımızı buldum!" diye tekrarladı.gözlerimi devirdim ama elimde olmadan gülümsedim.Kev hiç bir zaman değişmeyecekti.Fenix hemen onun yanına gitti.Mark ve Teo'da onların yanına gidip birlikte fısıldaşmaya başladılar.Yon içini çekti ve bizim durduğumuz yere,yeşil ışık saçan cisme -en azından cisim olduğundan emin olmuştuk- yaklaştı ve eğilip onu incelemeye başladı.
Krist ve Julia bir koltuğa oturmuş fısıldaşıyorlardı.
"O kadar temizlik yaptık." dedi krist,oturduğu yerden duyabileceğimiz kadar yükseltmişti sesini. "Ve en büyük rakibimiz Athena kulübesi." diye sözünü tamamladı Julia.tiff ellerini çırpıp Yon ve bana döndü.
"O zaman bu yeşil topta,bizi geciktirecek,temizliğimize engel olacak birşey olabilir!"

_Saçmalama.
_Ahh. Yapma Ange.
_Kev bir serapla bunu halleder misin?
_Tabii ki.
Daha sonra elini kesti ve bir serap oluştu. En sonunda nasıl olduğunu biliyorduk. Bu kanla yapılıyordu. Bize döndü. Yüzünde bir şok ifadesi vardı.
_Eh en azından yeşil şey görünmüyor. Değil mi Kev? Hahahahaha.

2 sayfanın boşa gitmesini istemeyenler
Lütfen şu rp'i bitirsinler

Değerlendirmede. (Ben nasıl okuyacağım bu kadar uzun şeyi)