O gün uyandım ve ilk defa kamptan kaçmak istedim.Bırakıp gitmek istiyordum herşeyi.Ama ne varki burda dostlarım vardı.Sevdiğim bir kız vardı."Gitmem lazım.Bugün gidip annemi görmem lazım." dedim kendi kendime.Yataktan kalktım ve çok sıkı bir kahvaltı yaptım.Hatta beni gören kardeşlerim "Ne o Roc , kıtlıktan mı çıktın yoksa." diyerek alay ettiler.Ahh bilmiyorlardı ki o gün kaçıp gideceğimi...
Kahvaltıdan sonra hemen pegasus ahırlarına gittim ve Lura'yı aldım.Beni gördüğüne çok sevinmişti ki zaten ona havuç da getirmiştim.Kafasını okşadım ve "Bugün dostum , bugün senle ilk gerçek maceramızı gerçekleştiricez." dedim.Yanıma cep telefonumu da almıştım fakat kapalıydı.Eğer cep telefonumu açık unutursam başıma onlarca kilometrelik bir mesafedeki bütün canavarları çekerdim.Lura'yı alıp ahırın arkasına geçtim ve New York'tan ters tarafa doğru uçtum.Biraz gittikten sonra geri döndüm ve bir yay çizerek New York istikametine sürdüm pegasusu.Bir süre sonra New York'taydım.Lura çok yorulduğu için onu bir yere bıraktım ve biraz daha havuç verdim.Şimdi annemi arama zamanıydı.Telefonumu açtım ve rehberde annemi bulup aradım.Telefon açıldı."Alo." "Selam anne.Ben Roc." dedim.Telefonun karşısında küçük bir hayret çığlığı koptu.Annem arayanın benim olduğumu duyunca çok şaşırmıştı."Oğlum neredesin sen ?! Seni çok özledim." dedi bana."Geliyorum anne , az kaldı geliyorum..." dedim ve telefonu kapattık.Telefonu cebime koyduktan sonra pegasusa tekrar bindim ve evime 15 dakikalık yürüme mesafesi olan bir yere pegasusumu indirdim.Pegasusu indirdiğimde karşımda 1 tane furia , 1 cehennem tazısı ve 1 tane de drakon vardı.Bana doğru koşmaya başladılar ve hemen pegasus'u havalandırdım.Bir yandan da neden bunlar peşime düştü diye düşünürken cep telefonum geldi aklıma.Zeus aşkına ! Cep telefonumu kapatmayı unutmuştum.Pegasus üzerinde olduğumu umursamadan hemen telefonu kapattım ve yayı elime aldım.İlk atışımda furiayı toza çevirmiştim.Sonra eldivenimi kılıca dönüştürüp Lura'ya yere doğru pike yapmasını söyledim.Elimde kılıç vardı ve de altımda bir pegasus...Sonrasında ise yerde drakon'un kumları.Pegasustan indim ve cehennem tazısının karşısına geçtim.Cehennem tazısı daha çok küçüktü.Üstüme atladı ama yana çekilerek sırtına Dehşet Saçan'ı soktum.İnledi hayvan , ondan sonra da kuma dönüştü.Lura'yı burada bırakıp eve gittim ve annemle konuşmaya başladık.Bana çok soru soruyordu."Kamp nasıl , yeni arkadaşlar edindin mi , hiç göreve gittin mi ? " gibi ardı arkası kesilmeyen sorular soruyordu bana.Çoğuna elimden geldiğince cevap vermeye çalıştım.Saat 6 olduğunda ise anneme gitmem gerektiğini söyledim.Çok üzülmüştü fakat yapılacak birşey olmadıığını o da biliyordu.Evden çıkıp pegasusumu aldım.Ve Melez Kampı'na doğru yola çıktım.
-RP BİTMİŞTİR-