| Afrodit Kolyesi /72. görev | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Perseus Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1204 Kayıt tarihi : 01/01/11
| Konu: Afrodit Kolyesi /72. görev Perş. Ocak 27, 2011 3:19 am | |
| Sabah uyandım. Üzerimde bir ağırlık vardı. Sanki uzun süre dövüşmüş gibiydim. Her tarafım ağrıyordu. İlk başta yataktan kalkmak istemedim. Ardından içimden bir istek geldi. Tüm acılara rağmen yataktan kalktım. İlk defa kamp dışında uyumanın verdiği bir ağrıydı bu. Kamptaki yatağıma alışmıştım o yüzden burada zar zor uyumuştum ve her yerim tutulmuştu. Ayağa kalktım ve yüzüme bakmak için aynaya doğru ilerledim. Normalde bunu hiç yapmazdım. Aynaya yaklaştım. Yüzümü inceledim. Bu durum garipti. İçimde aynaya bakma isteği doğmuştu. Tam kafamı yere doğru eğdim ki aynanın biraz aşağısında bulunan zarfı gördüm. Zarf havada duruyor olmasa bunun bana yapılan bir şaka olduğunu bile düşünebilirdim. Eğildim ve zarfı aldım. Zarf çok güzel kokuyordu. Üzerinde ne bir pul ne de başka birşey vardı. Zarfı yırttım. Yırtılan zarf bir ışık çıkardı. Bu zarf hiç iyi birşeye benzemiyordu ama yinede içine elimi attım ve yazılı kağıdı okumaya başladım. Mektup yunanca yazılmıştı. Yollayanın kim olduğu anlamak için zarfı inceledim. Zarf bol bol parfüm kokuyordu. Yazılan mürekkebin rengi ise pembeydi. Bu kesinlikle Afrodit olmalıydı. Ne istiyordu acaba ? Mektubu dikkatlice okumaya başladım. | |
|
| |
Hermia Aigian Cocteau Ares'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Melez Denetleyicisi
Mesaj Sayısı : 1491 Kayıt tarihi : 26/08/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Perş. Ocak 27, 2011 4:37 am | |
| Bu sabahta kulübemin çatı katında tek başıma açtım gözlerimi. Dün baya yorulmuştum, üzerine dün gece kulübede her zamanki dövüş turnuvamızı yapmıştık. Yataktan kalkıp aşağı indim. Bir iki kişinin yatakta olmadığını ve benden önce kalktıklarını görünce şaşırdım. Banyoya girdim. Yüzümü yıkayıp ayanaya baktım. Korku filmlerindeki gibi camda bişiler yazıyordu.
Ama bu yazı daha çok sevecen biri tarafından yazılmıştı. Pembe bir ruj ile mükemmel bir yazın birlikteliğinden ortaya mektup tazı bir şey çıkmıştı.Şey diyordu, '' Hermia newyorktaki 'LOVE CAFE' kafaye gel önemli bir konuvar canım AFRODİT'' bir iki dakika sonra yazı aynadan silindi ve etrafa pahalı bir parfüm kokusu sardı.
Hemen yukarı çıkıp giyindim. Ahırlara gidip atım arthur'u aldım. Üzerine binip ''New york'a'' dedim. 10 dakika 'yı geçmeden newyork'a vardık. Üzerinden inip onu kampa gitmesi için iteledim. Sonra bir adama Love Cafe'nin yerini sordum adam bana garipçe bakıp yolu tarif etti. Tarif ettiği gibi ilerlemeye başladım. Sonunda oraya vardığımda hiçte oraya girmek istemedim. Her yerde kalpler vardı. Pespembe bir ortamdı tamda afrodit'e yaraşır.Kapıyı açıp içeri girdiğimde içerdeki onlarca çifti gördüm. | |
|
| |
Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev C.tesi Ocak 29, 2011 11:22 am | |
| Sabah kalktığımda yüzümde bir zarf bulmuştum. Buraya nasıl gelmişti ki? Kesin kardeşlerimden biri bırakmıştır dedim içimden. Zarfı yüzümden çektim. Çok güzel bir şey kokuyordu. Parfüm mü? Afrodit kulübesi dışında kampta parfüm bulunmazdı. Mitchie zarfı gördü ve hiç durmadı. ''Oo, kardeş, gizli hayranından bir zarf ha? Kimmiş acaba? Yeni gelenlerden falan mı?'' Ona dil çıkardım ve zarfı açtım. Bir kaç saniye sonra yerimden fırladım. Mitchie bana tuhaf tuhaf baktı. ''Bir görevim var.'' dedim. ''Hem de Afrodit'ten.'' Çok geçmeden çantamı hazırlamış ve Çörek'i yanıma almıştım. Yeri bir kez daha gözden geçirdim. New York'da ''Love Cafe'' adlı bir yerdi. Ona çok uymuş dedim içimden. Hemen Çörek'e atladım ve ejderhaya selam verip göğe yükseldim. New York'a defalarca kre gitmiştim. Zaten orada yaşıyordum o yüzden cafeyi bulmada sorun yaşamadım. Pespembe yer bende çığlık atma istediği uyandırmıştı ama dişimi sıkıp içeri girdim. İçeride bir sürü kişi gördüm ama içlerinden en çok ilgiim çeken kesinlikle buraya ait olmadığını bariz bir biçimde belirden Hermia'ydı. ''Hey Hermia!'' dedim ve onun yanına koştum. ''Burada ne arıyorsun?'' Hermia beni görünce sadece kaşlarını çattı. Beni gördüğüne pek sevinmemiş gibiydi. ''Bir görev için burdayım.'' dedi sadece. ''Afrodit için mi? Ben de öyle!'' dedim Hermia'ya. Hermia etrafa bakındı. ''Görev için daha gelecek var mıdır sence?'' dedi. Omuz silktim. ''Emin değilim. Gel şurada oturup onları ve Afrodit'i bekleyelim.'' Kalp şekilli masalardan birine oturduk. Pembe giysili bir garson siparişlerimizi aldı. Hermia'nın yüzünde benimkiyle aynı iğrenme ifadesini görünce yanlız olmadığıma sevinmiştim. | |
|
| |
Helen Grace Burton Athena'nın Çocuğu/Mitoloji Tarihi Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 366 Kayıt tarihi : 23/10/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Paz Şub. 06, 2011 2:31 pm | |
| Burnuma gelen ağır şeker ve çiçek kokusu, rüyamda bir çiçek tarlasının içinde koşarken aniden yere çakılmış olduğumu görerek sarsılarak uyanmama sebep olmuştu., şimdi de o çiçek kokusunun sebebini anlamaya çalışıyordum. Kafamı kaldırıp komidinin üzerine baktığımda, göz alıcı renkte bir pembe zarfın beni beklediğini gördüm. Zarflardan korkuyordum. Özellikle pembe olanlardan. Afrodit'in bir çağrısıydı bu. Zarfı kaptığım gibi kafamı yastığa geri vurdum. Koku neredeyse nefes almamı güçleştirmişti. Nefesimi tuttum ve hızla notu okudum. Tahmin ettiğim gibi Afrodit'tendi. Onunla Long Island kıyısında tanışmıştım ve üzerinden çok geçmeden bana görev vereceğine emindim. Ki bu konuda yanılmamış olduğumu gördüm. Notta Afrodit New York'ta Love Cafe isimli bir mekanın adresini vermişti. Hızla yataktan kalktım. Diğer kardeşler daha uyuyorlardı. Yavaşca giyindim, çantamı alıp dışarı çıktım. Kulübeden çıktığımda güneş daha doğmamış sayılırdı. Aurora ahırda gözleri açık bir şekilde beni bekliyordu. ''Günaydın kızım.'' diyerek küp şekerleri ağzına tıktım. Dışarı çıktığımızda gök yüzünde başka bir pegasus ve melez uçuyordu. Kim olduklarını seçemeyeceğim kadar uzaktaydılar. Aurora'yla havalandığımızda güneş dağların üzerinde belirmişti bile. New York'a vardığımda güneş en tepedeydi. Love Cafe yazısını görmeden de buranın neresi olduğunu anlamak son derece kolaydı. Pespembe boyanmış duvarlarıyla şanına yakışan dekoru vardı. İçeri girdiğimde mekan, hatırı sayılır bir biçimde kalabalıktı. Köşelerdeki kalpli masalarda bir sürü çift oturuyordu. Boş bir masa aranırken ortadaki kalpli masada iki tanıdık yüze rastladım. Hermia ve Maya sıkkınlıkla oturmuş gelen gidene bakıyorlardı. Beni farkeden Maya oldu. ''Helen?'' Hermia dönüp şaşkınlıkla bana baktı. ''Selam kızlar. Sanırım Afrodit için buradayız?'' dedim cebimden çıkardığım pembe mektubu sallayarak. İkisi birden kafalarını salladılar. O sırada arkamdan bir ses duydum. ''Evet sanırım bir de ben çağırıldım.'' Arkamı dönünce Hephaistos oğlu Perseus'la burun buruna geldim. Üvey annesi oğlunu çok seviyor olmalıydı... | |
|
| |
Hermia Aigian Cocteau Ares'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Melez Denetleyicisi
Mesaj Sayısı : 1491 Kayıt tarihi : 26/08/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Çarş. Şub. 16, 2011 4:09 am | |
| Dördümüzde aynı kalpli masaya oturup birer kahve istedik sabahın köründe buradaydık çünkü. Kahvelerimiz gelince bunla beraber müşteri geldiğinde anlaşılsın diye takılan küçük çan tıngırdadı. Pers kaşları ile baksana der gibi işaret etti. ''Hıı ne??'' diyip kafamı arkaya çevirdim. Çok hoş ve zarif bir tanrıça duruyordu önümde. ''Merhaba çocuklar'' biraz solgundu sanki. Tanrıçayı selamladıktan sonra yanımıza oturdu. Kahve söyleyip ''Kolyem kayboldu.''''Ne! bizi buraya bir kolye için mi çağırdın''
Tamam bir tanrıça'ya bağırmak pek akıl karı değildi ama '' Yavaş ol bakalım Mia, o kolye olmadan maalesef insanları aşık edemiyorum.'' Tam o sırada bir kız masadan bağıra çağra kalktı. ''Biz ne yapıcaz ya'' dedi pers ''Onu bulun melezler kolyemi bulun '' dedi ve çıkıp gitti. ''Eee? ne yapıyoruz'' | |
|
| |
Perseus Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1204 Kayıt tarihi : 01/01/11
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Perş. Şub. 17, 2011 7:49 am | |
| Burası tam Afrodit'in seçeceği bir mekandı, burada iğrenmiştim fakat Afrodit'i beklemeliydik. Belli süre kahvelerimizi içerken kapı açıldı ve içeri Tanrıça olduğu belli olan Afrodit girdi. Bizden kolyesini bulmamızı istedi ve gitti. Her şey çok ani olmuştu, zihnimi daha toparlayamamıştım ki May esas soruyu sordu "Ne yapıyoruz". Ne yapabilirdik acaba? Tüm dünyada, gerek Olimposta gerek Yer Altında bulunabilecek bir kolye bulmamız isteniyordu. Bu samanlıkta iğne aramaktan da beterdi. Birinden yardım alalıydık, her şeyi ve herkesi bilen birinden. Bu kişi Zeus olabilir miydi ki? Yok, eğer Zeus kolyeyi bulabilecek olsaydı Afrodit'e yardım ederdi. Acaba bu kişi kimdi? Dalgın düşünceler ile masaya bakmaya devam ettim. | |
|
| |
Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Perş. Şub. 17, 2011 8:17 am | |
| Kimse soruma cevap vermeyince ellerimle uğraşmaya başladım. Herkes çok gergindi, Afrodit iki cümle söyleyip gitmişti. Bu haksızlıktı. Biraz daha açıklayıcı olabilirdi yani, değil mi? Sonunda Hermia sıkılıp ayağı kalktı. Artık bir karar vermeliydik. Bir''Biraz daha kahve istesek mi?'' Herkes bana baktı. Tamam, mükemmel bir plan değildi ama başka çağremiz mi vardı? Benim de moralim bozuk olabilirdi. Birilerinin lafıma itiraz etmelerini bile beklemiştim. Ama kimseden ses yok gibiydi. Yani kabul mu edilmişti planım? Bu günü bir yerlere not etmeliydim. Geçen bir garsonu rahatça durdurdu Hermia. ''Bize birer kahve daha.'' Garson bu-kaçıncı-ya bakışı ayıp hızla kayboldu. Perseus başını ellerine alıp konsantre olmaya çalışıyordu. Claire ise etrafaki pembe şeylere bakıp düşünceli bir şekilde kafasını koluna dayamıştı. Kahvelerimiz sonunda geldi, ben de hiç kahve sevmeme rağmen kahveme yumuldum. | |
|
| |
Helen Grace Burton Athena'nın Çocuğu/Mitoloji Tarihi Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 366 Kayıt tarihi : 23/10/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Ptsi Şub. 21, 2011 8:56 am | |
| Bilmem-kaçıncı-kahveyi içerken dördümüz de ne yapacağımızı düşünmekten, daha doğrusu sevgili Afrodit'in bizi içinde bıraktığı bu muammadan nasıl kurtulacağımızı düşünmekten hepimizin kafası allak bullak olmuştu. Bol dumanlı kahveyi içerken etrafıma bakındım. Mutlaka bir ipucu olmalıydı. Kalpli masamızdan başlayarak, ellerini masanın üzerine koymuş ve gözlerini ellerine sabitlemiş olan Mia'yı, Tiksintiyle kahveyi masaya geri bırakan Maya'yı ve sıkıntıyla bacağını titreten Pers'i gözetledim. O anda gözüm Pers'in arkasındaki duvarda asılı duran yağlıboya tabloya takıldı. Kocaman eski bir yelkenli gemi ve bağlı olduğu liman mavi bir gökyüzü altında resmedilmişti. Liman aklıma olabilecek en harika fikri getirdi. ''Nereus'a gitmeliyiz!'' diyerek atıldım. Birden üçünün de kafası bana döndü. Pers bacağını sarsmayı bırakmış, Maya fikri kapmış dahice gülümsemeye başlamış, Mia ise gözlerini ellerinden kaldırıp bana dikmişti. ''Kesinlikle Nereus'a gitmeliyiz! Kolyenin yeri hakkında bize bilgi verebilir, veya kolye hakkında. O herşeyi bilir, bize yardımcı olacağına adım kadar eminim!'' diyerek devam ettim. Maya ''Evet, bu neden aklımıza gelmedi! Harikasın Helen.'' diyerek sevinçle ellerini çırptı. Tabloyu işaret ederek, ''Ah, sadece ilham aldım diyelim.'' dedim gülümseyerek. Mia uyuşukluğunu üzerinden atmış, bir anda canlanmıştı ''Tamam, o zaman hemen yola çıkıyoruz. Nereus bizi bekler.'' diyerek ayağa kalktı. Perseus hesabı isterken herkes bir derece adım atmış olmanın mutluluğu içindeydi. | |
|
| |
Hermia Aigian Cocteau Ares'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Melez Denetleyicisi
Mesaj Sayısı : 1491 Kayıt tarihi : 26/08/10
| Konu: Geri: Afrodit Kolyesi /72. görev Çarş. Şub. 23, 2011 3:44 am | |
| Sonunda sivrizekalı athena kızı sorularımıza cevap vermişti. Herkesde bir rahatlama olmuştu ama benim aklımı kurcalayan ufak bir detay mevcuttu. Pers hesabı ödemek için garson kızın gelmesini beklemektense masadan kalkıp drahmi dolu cüzdanda normal para arıyordu.
Maya heycan içinde masanın üzerinde duran yarı ölü bitkiye canlandırmak için uğraşıyordu. Helen bir harita açmış gideceğimiz yolla bakarken pers sonunda para bulmuş ve hesabı ödemiş ve yanımıza gelmişti. ''Ee? gitmiyor muyuz??''Helen hemen harıtayı toparladı Pers ceketi üzerine geçirirken. Maya ise son ana kadar bitki ile uğraşmakta kararlıydı. Montumu giydim. Helen benden ötürü çıkamıyordu. ''Hadi Mia''duraksadım. ''Sanırım küçük bir pürüz hatta pürüzcük var Nereus'u nasıl yakalıcaz bir balık gibi elimizden kaçırırsak'' ''Düşündüğün şeye bak hadi yürü giderken düşünür plan yaparız'' kafa salladım. Dışarı çıktığımızda maya yoktu etrafıma baktım bu sırada pers bir taksi çağırdı. Maya kapıdan mutluluk içersinde çıkmıştı sanırım sonunda bitki canlanmıştı. | |
|
| |
| Afrodit Kolyesi /72. görev | |
|