Annemle konusmamin uzerinden iki gun gecmisti geceleri biraz daha rahat uyusam da hala sorularim vardi. Kilic antremaninda uc saat calisip yorulduktan sonra. Kampta edindigim melez arkadaslarimla Long Island Kiyisinda gezintiye cikmistim. Hepimiz yorgunduk. Birbirimize heyecanla hikayeler anlatiyor gulusuyor ve bazen tartisiyorduk. Bir iki saat sohbetten sonra topluca yemek gazinosuna gitme karari aldik. O sirada kafamin icinde tiz melodik bir ses duydum. " Bekle Will, seninle konusmak icin geldim." Bu annemden baskasi degildi. Kalbim kut kut atiyordu. Tanricalarin bizimle kafamizin icinden konusabildiklerini biliyordum ama boyle olacagini hic dusunmemistim. Diger melezlere durumu belli etmeden. " Siz gidin ben size sonra katilirim. Biraz isim varda" dedim ve soru sormamalari icin dua ettim. Onlarda onaylayip yurumeye devam ettiler. Birkac dakika sonra gozden kayboldular. Simdi annemle konusabilirdim. " Evet?" dedim sesi yeniden duymayi bekleyerek. Arkami dondugumde Afrodit ile goz goze geldim.Uzerine giydigi insan kiyafetlerine ramen 100 metre oteden tanrica oldugunu anlayabilirdiniz. Biraz sasirdiktan sonra. Kendime gelip tok bir sesle konusmaya basladim. " Beni birakip gittigin zaman da bu ortadan kaybolma zimbirtisini mi yaptin?" dedim igneleyici bir ses tonuyla. " Nasil goz yumabildin okuldaki her cocuk ailesiyle mutlu tatiller yasarken, hep tertemiz giysilerle okula gelip, annelerinin hazirladigi ogle yemeklerini yerken, takimdaki herkesin annesi cocugunun maclarini izlemeye gelirken benim bunlardan mahrum bir sekilde buyumeme.?"
Afroditin gozlerinde ki huznu gorebiliyordum. Bugune kadar gercekleri yuzune vurup mutlu olacagimi dusunmusken simdi ise onun pismanligini hissedip uzulmeye baslamistim.
"Kimse bana secme hakki vermedi Will, kimse. Tanrica olmak her istedigini yapmak, keyif sefa icinde yasamak degil. Simdi benim hakkimda ki fikirlerini suratima kusmayi bitirdiysen sana bir gorev vermek istiyorum, Bu gorevi tamamlarsan sana cok ozel bir hediye verecegim. Bunu benim icin yapar misin?" Biranda dona kalmistim. bunca yaptigi seyin ardindan benden verdigi gorevi mi yapmami istiyordul. Tanrilar bazen cok yussuz olabiliyordu. Sesimin sakin tonunu koruyarak. "Ne gorevi?" dedim. Afrodit gulumseyerek. Konusmaya basladi. " Yarin sabah erkenden kamptan kacmani ve evine gidip baban evde yokken bu notu onun masasina birakip geri donmeni istiyorum. Kesinlikle Athena'ya yakalanma. Onun cok bilmis tavirlariyla ugrasamam." dedi Ve elinde beliren kirmizi muhurle kapatilmis zarfi bana uzatti. Zarfa elimi uzattigimda duraksayip, konusmasini surdurdu. " Zarfi kesinlikle acmani istemiyorum. Unutma benim de birkac numaram var, ne yaptigini gorebilirim. Ha bu arada Empire State e geldigin gibi gitmeye calisma cok tehlikeli. Ahira git ve bir pegasus bul kendine bu gece." Saskinligin etkisinden kurtulamadan zarfi elime tutusturup yok oldu. " Harika! Simdi yine kamptan kacmak zorundayim." dedim sinirli bir ses tonuyla. Yemek olayini biraz erteleyecektim galiba cunku Pegasus ahirina gitmem gerekirdi.