Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimePtsi Ocak 24, 2011 11:47 am

Sherry ile bulutları yara yara son sürat New York sokaklarının üzerinde uçuyorduk. Tiffany ve Sissy'ye uzun uğraşlar sonucu az da olsa fark atmayı başarmıştık ama ikili her an tekrar bizi geçebilirdi. O nedenle bir saniyeliğine olsun hızımızı yavaşlatmamamız gerekiyordu. Bu soğuk kış gününde pegasusuma sımsıkı sarılmış olmama rağmen donuyordum. Hava akımından dolayı kulaklarım tıkanmıştı ve saçlarım etrafımda uçuşup durmaktaydı. Şu anda aynaya baksam kıpkırmızı olmuş bir burunla karşılaşacağımdan emindim. Kesinlikle çok eğleniyordum ama akşamı bolca mendille ve sıcak içeceklerle geçirmem gerekeceğinden de emindim. İşin kötüsü, bu sadece önümüzdeki birkaç saat içerisinde buharlaşmazsam mümkün olabilirdi çünkü yarışın biteceği yer, Empire State Binası'ydı ve oraya varınca tıpış tıpış kampa geri dönmeyecektik. Tiff ile hangimizin daha cesur olduğunu saptayabilmek için, Olimpos Konseyi'ne dalma kararı almıştık. Aslında annemle aramızdaki ilişkiden haberdar olduğu için bu kararı alan kişi Tiffany'ydi ama ödleğin teki olduğumu düşünmemesi için hayır diyememiştim... Lafta Bilgelik Tanrıçası'nın kızıydım ama dışarıdan tam bir Ares çocuğu gibi göründüğümden emindim. Kavgalar, yarışlar ve çekişmeler beni ben yapan en büyük eğlencelerimdi. "Haydi Sherry'm, son birkaç metre!" diye bağırarak pegasusuma gaz verdikten sonra tekrar sıkıca yelesine yapıştım. Vakum benzeri sesten anladığım kadarıyla Tiff ile Sissy çok yakınımızdaydılar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimeSalı Ocak 25, 2011 6:17 am

Son sürat pegasuslarımızla uçuyorduk. Lucy'le neredeyse yan yanaydık ve Empire State Binası'na varmadan onu geçmeliydim. Sissy'nin kulağına eğilip ona gaz veriyordum ama hala Lucy ve Sherry'i geçememiştik. Uzaktan Empire State binasını gördüm ve biz hala aynı hizadaydık. Sissy talimatımla aşağı doğru uçmaya başladı. Sherry de çoktan aşağıya yönelmişti. Yere indiğimizde rekabetimiz yüzünden az kalsın Lucy'yle ben yere yapışıyorduk. Ucuz atlattık. Kimin önce geldiğine ise karar veremedik. Lucy ben önce geldim diyor, ben ise aksini iddia ediyordum. Sonucu olmayan bir tartışmada olduğumuzu fark ettiğimizde ikimizde sustuk ve asıl yarışmaya döndük. Olimpos konseyini basacaktık ve böylece kimin daha cesur olduğunu görecektik. Beraber binaya girdik. Görevli her zamanki yerindeydi. Bizi tanıdığından geçmemize izin verdi. Lucy'le de benlede hiç güzel anıları olmamıştı zavallının. Lucy'le birlikte asansöre bindik. Her zamanki gibi insana hayata küstüren müziklerden biri çalıyordu. Ben diyeyim 30'lardan sen de 40'lardan kalma. İkimizde hiç konuşmuyorduk. Çünkü biraz sonra yapacağımız manyaklığı düşünüyorduk. Bu tam bir delilikti. Tanrılar büyük ihtimalle bizi buharlaştıracaktı. Belki beni babam kurtarırdı. Tek umudum da buydu zaten. Müzik işkencesine fazla mağruz kalmadan 600. kata çıktık ve asansörden indik.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimeSalı Ocak 25, 2011 7:22 am

Artık kaçışım yoktu. Olimpos şehrine kadar gelmiştik ve el mahkum Konsey Salonu'nu basacaktım. Tiffany son anda yan çizerse ben kazanacaktım ve buharlaşmadığım müddetçe aldığım riske değecekti ama Tiffany de aynı cesareti gösterirse, işim bitecekti. Büyük ihtimalle tanrılar aniden toplantılarını bölen iki melez kıza hoşgörüyle yaklaşmazlardı. Tiff ufak da olsa bir kurtulma şansına sahipti çünkü babası onu seviyordu ve eğer içerideyse kızını koruyacaktı. Peki, annem Athena eğer içerdeyse, benim durumum ne olacaktı? Acaba annem toplantılarını bölen çocuklarına neler yapıyordu? Başıma gelecek şeye dair en ufak bir fikrim bile yoktu ama düşündükçe işten cayacağım da kesindi. O nedenle kafamı başka düşüncelere odaklamaya çalıştım. Pegasusum Sherry'yi düşünmeye başladım ama aklıma Tiff ile yaptığımız yarışlar gelip durduğundan o da fazla işe yaramadı. Tanrılarım, bu kıza gerçekten de çok fazla sinir oluyordum! Önceden durum bu kadar kötü değildi ama son puanlama yarışında Apollon 10 puanla Athena'yı geçtikten sonra aramızdaki rekabet iyice çirkinleşmeye başladı. İş Olimpos Konseyi'ne dayanacak boyutlara ulaştı. Nedense durumdan fazlasıyla şikayetçi olmama rağmen şimdi Tanrı Zeus Tiffany'yi ızgara yapsa gayet mutlu olacağımı düşünüyordum. Tabii yanında promosyon olarak beni de şiş kebap yaparsa işler değişebilirdi. "Of Lucy! Kes saçma sapan şeyler düşünüp durmayı!" diye kendimi azarladım. Tiff bana tuhaf tuhaf bakmaya başlayınca kendime seslice kızmış olduğumu fark ederek sırıttım. Birlikte Konsey Salonu'na doğru ilerlemeye başlamıştık ve her adımda sahip olduğum gerilim iyice yükseliyordu. En sonunda son bir ümitle durdum ve Tiff'e dönerek "Tamam, bu işin seni ne kadar çok gerdiğinin farkındayım. İstersen vazgeçebiliriz, hala dönme şansımız varken." dedim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimeSalı Ocak 25, 2011 8:48 am

Lucy'nin bu teklifi bana çok cazip geldi ama eğer teklifi kabul edersem Lucy kazanmış olurdu ve buna benim yüreğim asla dayanmazdı. Bu yarışı ben kazanmalıydım. Kendimden emin bir ses tonuyla "Benim için hiç fark etmez. Korktuysan dönelim." dedim. Lucy bu sözüme çok sinirlendi ama bir şey demedi. Adım gibi emindim ki o da korkuyordu. Tabii bu durumda kim olsa korkmazdı ki? Resmen ölüm fermanımızı imzalayacaktık. Lucy olimpos konseyine bakıp duruyordu. Şu an aklından bin tane tilki dönüyor olmalıydı. Çünkü benim kafamda en az beş yüz tilki dolaşıyordu. Lucy'i düşünecek olursak... Lucy'nin "Hadi girelim. Önden buyrun." demesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. Benim önden gitmemi istiyordu ama buna hiç niyetim yoktu. "Neden ben önden gidiyorum?" diye sordum. Lucy çok bilmiş tavrıyla "Buraya gelmeyi öneren sendin. Onun için öncelik sana ait." dedi. Ne yaparsam yapayım Lucy geri adım atmayacaktı. Ya önden gidecektim yada hiç gitmeyecektim. Yani kesinlikle önden gidecektim. Nefesimin ve kalbimin atış hızının hızlandığını fark ettim. Saniyeler geçtikçe daha da tedirgin oluyordum. Böyle giderse konseye giremeyecektim. İçimden kendime cesaret vermeye çalıştım. Düşünmek içimi daha da kemirmeme yarıyordu. Lucy'ye baktım. Sinsi bir gülümsemeyle bana bakıyordu. Eminim ki kazandığını düşünüyordu. Buna asla izin veremezdim. Hiç düşünmeden Olimpos Konseyine daldım. İçeri girdiğimde neredeyse bütün tanrıların burada olduğunu fark ettim. Bu çok kötü bir haberdi. Gözlerim babama kilitlendi. Çok şükür ki o da buradaydı. Ona beni kurtar der gibi baktım. Tanrıların hepsi bana bakıyordu ve bir açıklama bekliyordu. Ben ise hiçbir şey diyemiyordum. Donup kalmıştım. Tanrıların gözleri arkamda bir yere odaklandı. Arkama baktığımda Lucy'yi gördüm. O da içeriye girmişti. Yanıma geldi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimeÇarş. Ocak 26, 2011 3:59 am

Kalbim yerinden çıkacakmışçasına hızla atıyordu ve her an korkudan düşüp bayılabilirdim. İçeri girince ilk olarak Tanrı Zeus'un tahtına baktığımda onun da Hera ve Poseidon gibi burada olmadığını fark ederek biraz rahatladım ama hemen ardından annemle göz göze geldiğimiz için bu rahatlama uzun sürmedi. Tiffany'nin buna cesaret edebilmiş olması şaka gibiydi! Planlarıma göre korkup geri dönecekti ve ben de ona 'sen burada bekle' bakışı attıktan sonra konseye girmiş gibi davranacaktım... Ah, bazen işler yolunda gitmeyebiliyordu ve yine öyle bir durum yaşıyordum. İşin kötü yanı bunun yaşadığım son durum olacağını bilmemdi. Annemin bakışlarında şefkatten veya sevgiden eser yoktu. Diğer tanrıların aksine meraklı da görünmüyordu. Büyük ihtimalle Bilgelik Tanrıçası ben daha içeri girmeye net olarak karar vermeden önce bile geleceğimi biliyordu. Onun engin bilgileri karşısında ezilip büzülmek çok daha kolay olurdu ama duruşumu dikleştirip derin bir nefes aldım. Tiffany de bir süre yalvaran gözlerle babasına baktıktan sonra aynısını yaptı. İlk konuşan kişi elinde iki yılanlı bir telefon tutan Tanrı Hermes oldu. "Siz iki melez artık burada ne aradığınızı söyleyebilir misiniz?" diye sordu. Sesinden bizi öldürmekten zevk almayacağı anlaşılıyordu. Zaten daha önce defalarca kez karşılaşmış olduğumuz için beni tanıdığından da emindim. Ama Tanrı Hermes'in gücü beni annemin gazabından korumaya yeter miydi? Nedense hiç sanmıyordum. Tiffany'nin ağzını açıp kapayıp durmasına rağmen hiç ses çıkaramadığını fark ederek konuşma işini ben üstlendim. En sevimli sesimi takınarak "Çok ama çok özür dileriz Tanrı Hermes. Biz, şey... İçeri yanlışlıkla girdik ve şimdi de çıkıyoruz." dedim. Tiff anında mesajımı alarak geri vitese geçti, ben de hemen arkasından hızla kapıya doğru ilerlemeye başladım. Oradan kurtulmamıza sadece birkaç adım kalmıştı ki arkamızdan sert bir ses işittik. "Durun!" diye otoriter bir şekilde bize bağıran kişi annem Bilgelik Tanrıçası Athena'dan başkası değildi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Athena
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Athena


Mesaj Sayısı : 5210
Kayıt tarihi : 16/08/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimeÇarş. Şub. 02, 2011 7:17 am

Lucianna'nın yaptığı bu terbiyesizlik sinirlerimin tepeme çıkmasına neden olmuştu. Onu hemen o saniye, hiçbir mazeret kabul etmeden buharlaştırmak için korkunç bir istek duydum ama kendimi zaptetmeyi başardım. Sonradan pişmanlık duymama neden olacak şeyler yapmaktan kaçınmak, binlerce yıllık hayatımın bana kattığı bir özelliğimdi. Cesur Apollon kızı ve kızım tam dışarı çıkmaya hazırlanırken onlara durmalarını söyledim ve iki melez düşük omuzlarla dönüp benimle göz göze gelmekten kaçınarak başlarını öne eğdiler. Sinirle bir süre onları süzdükten sonra "Melezleri iyice tepemize çıkardık. Olimpos Konseyi'ni oyun bahçesi sanıyorlar baksanıza!" dedim hararetle. Birkaç tanrı başlarını sallayarak beni onaylarken birkaçının suratına 'yapma, Athena' bakışı yerleşmişti. Hedefime ulaşmıştım, herkes muhteşem tiyatro oyunumdan yeterince ertelenmişti. Onun için artık konseyi terk edebilirdik. "Ben bu iki melezin icabına bakacağım ve merak etme Apollon, onları öldürmeyeceğim." diyerek tahtımdan kalktım ve kızlara yaklaştım. İyice yakınlarına geldiğimde insan formuma dönüştüm ve beni takip etmelerini işaret ederek konsey salonundan çıkıp bahçenin yolunu tuttum. "Ta-Tanrıça'm, bize ne ceza vereceksiniz?" diye sordu Apollon kızı. Kendi kızım ise ölümcül bakışlarını bana kenetlemekle meşguldü. Ona saygısız olduğunu düşündüğümü belirten bir bakış attıktan sonra Tiffany'ye döndüm ve "Buna ceza olarak bakma. Sadece bir görev. Gidip benim için Poseidon'un Sarayı'ndan Amphitrite'e ait olan bir kolye çalacaksınız. Kolye incilerle bezenmiş gümüş işlemeli, birçok değerli taşı üzerinde barındırıyor ve çok güçlü. Amphitrite onu genelde yatak odasında tutuyor." dedim. Tiffany ve Lucianna şok olmuş bir biçimde birbirlerine baktılar. Eh, Bilgelik Tanrıçası her durumu lehine çevirmek üzerine mastır yapmıştı, artık benim hakkımda daha çok şey öğrenseler fena olmayacaktı. Kararlarını -yani bana itaat ettiklerini belirten kabulleniş cümlelerini- duymak için onların diyeceklerini dinlemeye koyuldum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://olimpos.my-rpg.com
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimePtsi Şub. 07, 2011 3:19 am

Athena'nın ceza vermemesi beni şaşırtmıştı ama onun yerine ceza niteliğinde bir görev vermesi her şeyi açıklıyordu. Bizden Amphitritrenin kolyesini çalmamızı istiyordu. Bu bana hiç uymayan bir görevdi. Ben hırsızlık yapamam ki ama şunu da çok iyi biliyorum; Athena'ya hayır diyemezdik. Athena anında bizi buharlaştırırdı. Zaten normalde biir ceza almalıydık, eğer kabul etmezsek olacakları düşünemiyordum. Mecbur kabul edecektik. Benim ağızım varmadan Lucy "Tamam anne. İstediğin kolyeyi alacağız." dedi. Sonra da bana 'değil mi' der gibi baktı. Hemen başımı sallayarak "Evet." dedim. Tanrıça Athena her zamanki kendinden emin bir şekilde gülümsedkten sonra "Göreve başlayın." dedi ve gitti. Bizde arkasından bakakaldık. Lucy "Hadi gidelim." dedi. Biraz sinirli bir şekilde "Nereye?" diye sordum. Lucy yapma der gibi baktıktan sonra "Tabii ki kolyeyi almaya." dedi ve yürümeye başladı. Arkasından "Almaya mı çalmaya mı?" diye sordum. Lucy ofladıktan sonra "Biz annemin dediğini yapıyoruz. İçin ferah olsun. Bizim bir suçumuz yok." dedi. Aslnda haklıydı. Bizim Tanrıça Athena'ya karşı çıkma gibi bir lüksümüz yoktu. Dolayısıylada bir suç varsa o da Tanrıça Athena'nındı. "Galiba haklısın." dedikten sonra asansöre yöneldik.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Empty
MesajKonu: Geri: Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)    Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)   Icon_minitimePtsi Şub. 14, 2011 9:51 am

Annemin verdiği bir görevi yapmamam, ihtimal dahilinde bile olamazdı. Bizi buharlaştırmak yerine zor bir görevle cezalandırdığı için kendimizi şanslı saymalıydık. Teknik olarak, hala nefes alıyorduk ve bu bence Olimpos Konseyi'ni basmak gibi manyakça bir iş yapmış iki psikopat melez için büyük şanstı. Tiff aldığımız görev yüzünden sinirli görünüyordu ama ona laf atmak gibi bir niyetim de yoktu çünkü kendince haklı olduğunu biliyordum. Zihninde sualtında nasıl nefes alacağımıza ve Poseidon'un hizmetlilerine görünmeden nasıl sarayına çıkacağımız hakkında düşünceler dönüyordu. Ona 'şunları düşünmeyi kes, içimi bunaltıyorsun' bakışı attım ama fayda etmedi. Karşılık olarak 'okuma o zaman' anlamına gelen bir omuz silkme aldım. "Tiffany, biliyor musun, eğer Poseidon'un sarayında yakalanırsak yapacağım plan sadece kendi hayatımı kurtarmama yönelik olacak." dedim dayanamayarak. Bana artist bir bakış atıp "Benim güçlerimin yardımı olmadan senin stratejilerin beş para etmez." cevabını verdi. Eh, sadece parmağındaki yüzüğün bile 3-4 kez hayatımı kurtardığı gerçeğini yalanlayamazdım ama yine de ona "Zorlasam ben de okçulukta iyi olabilirim." cevabını verdim. Gerçekten de kendimi okçulukta geliştirmeyi çok istiyordum. Tiffany onun doğuştan gelen yeteneğini kıskandığımı fark ederek bir kahkaha attı. Bir süre sonra eski olumsuz ruh haline dönerek, "Orada sağ kalabilmemiz için bir planın olduğunu söyle." dedi. Gülümseyerek "Tabii ki var. Canavarlar Denizi'nde, Siren Körfezi'nin oradan suyun altına indiğimizde Poseidon'un Sarayı'nın arka girişinin oralara ulaşacağız. Koruma miktarı ön girişine göre daha az oluyor ve derinlik de bizi moleküllere ayırmıyor." dedim. Bana hayata gelmemin hata olduğunu düşündüren bir bakış attığında, "İstersen labirentten geçerek ulaştığımız bir girişi de var ama önce evrenin en devasa yılanını atlatman ve birkaç Daedalus akıl oyunu çözmen gerekiyor." diye ekledim. Sonra gözlerinde o teslim olmuş ifadeyi görerek gülümsedim, bir süre sonra Tiff "Tamam, Canavarlar Denizi olsun." dedi. Birlikte asansörden inip dışarı çıktık, eş zamanlı olarak pegasuslarımızı çağırmak amaçlı ıslık çaldık. Yolumuz uzundu ve Tiffany iş sohbet etmeye gelince gerçekten keyifli bir arkadaş olabiliyordu. Annemin verdiği görevi birkaç saatliğine düşünmeyi kendime yasakladım.

Rp'nin Olimpos kısmı bitmiştir, devamı Canavarlar Denizi'nde!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/4)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/5)
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/1)
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/2)
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/3)
» Pek de Tatlı Olmayan Bir Rekabet (Görev 73/6)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Olimpos :: Empire State Binası/Olimpos-
Buraya geçin: