Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Evet Efendim! Bu İcat Suları Temizler!

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Alex Nike
Hephaistos'un Çocuğu
Hephaistos'un Çocuğu
Alex Nike


Mesaj Sayısı : 703
Kayıt tarihi : 20/11/10

Evet Efendim! Bu İcat Suları Temizler! Empty
MesajKonu: Evet Efendim! Bu İcat Suları Temizler!   Evet Efendim! Bu İcat Suları Temizler! Icon_minitimePtsi Ocak 24, 2011 7:17 am

Yeni icadımı Poseidon'a götürmek için can atıyordum. Bu icadım suları bütün kirliliklerden arındırıyor ve hava ile nüfuz ettiğinde temiz havaya dönüşüyordu. Bunu Poseidon'un çok beğeneceğinden ve bana bir ödül vereceğinden emindim. Bu icadımı kısa sürede bütün kamp duymuş, bizim kulübemize gelmişlerdi. Onlara gülümseyerek icadı tanıtıyordum. Kardeşlerim de bir yana çekilip kollarını birbirine dolayıp göğüs hizasında benden gurur duyduklarını gösteriyorlardı. Yakında Yeraltı'nı temizleyecek birşey icat edersem güzel olabilirdi.

Poseidon Evlatları da benim bu icadımı duymuşlar ve babaları Poseidon'un Krallığı'na götürüp ona bunu verebileceğimi ve bütün denizlerin temizleneceğini garanti olarak söylediklerinde
"En Büyük İyilik"'i benim işlediğimi sanıyordum. Hızla Sualtına gitmek için tüpler ve dalgıç kıyafetleri çıkardım. Bunlardan yanlız 2 adet kalmıştı ve biri ile ben gitmeli idik. Kura çekildi ve Poseidon Kızı Rosamarie çıktı. Hızla zırhlarımızın üstüne bu dalgıç kıyafetlerini giyip Krallığın yolunu tuttuk. Uzun bir yol boyunca yüzdük ve hiç konuşmadık. Adının Rosamarie olduğundan bile şüpheli idim. Eminim dostcanlısı biri idi ama bana bu yanı denk gelmemişti. Poseidon'a bir an önce icadımı verip gitmek istiyordum artık. Alt tarafı birkaç pervane, küçük bir motor, saydamlaştırıp tekrar yoğuşturmak için de küçük bir kart gerekli idi ve sadece 10 dakikalık bir zaman diliminde gerçekleşecek bir olaydı bu.

Uzun bir yol boyunca yüzdükten sonra tüplerdeki hava azalmaya başladı. Rosamarie
"Yaklaşdık." diyince derin bir "Ohhh..." çektim ama bu karbondioksiti suratıma vurmak oldu. Nefesimin motoryağı koktuğu bir gerçekti ve hayat bir acımasız gerçek idi. Poseidon'un Krallığı'na, Poseidon Çocuğu'nun dediği gibi yaklaşmıştık. Krallığın uzaktan görünüşü ile derin bir "Ohh..." çektim ve sert bir yumruğu kafamdaki cama indirdim. Cam kırılıp su almaya başladı ve boş durmayıp camı kafamdan çıkarıp su dolmuş sırt çantama koydum. En fazla 2,5 dakika kadar nefesimi tutabilirdim ve oraya 10 dakikadan evel gitmemiz imkansızdı. Ayaklarımı alevlendirip oraya uçsam, su buharlaşırdı. Hızla yüzmeye başladım. Poseidon kızı arkamda kalmıştı. Yaptığım en büyük zır delilikti ve ben bundan emindim.

2 dakika sonra, ben içeri girdim ama Poseidon Kızı'nı beklemek zorunda kaldım. Geleceğimin haberini elbet Poseidon da duymuştu. Huzurlarına çıkmadan evel üstümde duran dalgıç eldivenini çıkarmam ve saçımı kurutmam gerekti. İki elimi açtım ve kafama doğru ellerimi kaldırdım. Islık çalarak kafama Ateşler püskürtmeye başladım. Korumalar, bir yandan bana bakıyor ve mırıldanarak
"Ateş!" diyorlardı. "Ateş'in Oğlu olmam sakıncalı mı?" dedim ve Ateşleri kesip saçıma şekil vermeye başladım. Nefesimin kokusunu düzeltmek için ileride akan, üzerinde 2 adet pegasus -bunlar tabiki de lületaşından yapılan pegasus heykelleri- bulunan heykellerin altında bir çeşme vardı. Bunun bir süs olduğu belli idi ama akan, gerçek su idi. Oraya yaklaştıktan sonra "Poseidon Kızı geliyor!" diye bağırdım ve dikkatleri oraya çektim. Hemen ağzımı çalkaladım ve çeşmeye tükürdüm. Motoryağının rengini, yani siyah rengini alan çeşmeden ıslık çalarak uzaklaşmaya başladım. Rosamarie hakikaten de gelmişti. Birlikte Poseidon'un huzuruna doğru yürüdük.

Taht odasına girdiğimizde sağda solda korumalar vardı. Resmi bir kraliyet ailesini andırıyordu bu ortam. Poseidon, en ortada Tanrı hali ile tahtında oturuyor ve önündeki korumalara bağırarak emirler yağdırıyordu.
"Yandık! Ama ben zaten Ateş'i severim! Yanalım!" dedim içimden. Elbet bunu duymuştu ve bana sinirlenmişti ama ben ona iyilik etmiştim. "Size suyu temizleyen maki-" dedim ve sözümü balla kesermiş gibi oldu ama bu olsa olsa acı biberdi : "Tamam anladık! Havalanmaya gerek yok! Güzelim çeşmeyi motoryağı yaptın! Orası Pegasusların Ahırı'na akıyor ve onu Pegasuslar içiyor!" diye bağırdı. "Bil-" "Kes sesini! Yıkıl karşımdan!" dedi. Makineyi önüme bıraktıktan sonra içimden küfürler savurarak çıkışa yöneldim. Önümdeki Pegasus'un -heykel- toynağını kesip ateşle bir ağızlık yaptım. Hala Poseidon'un huzurundaydım ve Poseidon ayağa kalkıp bana doğru yürümeye başlamıştı. Depar hızı ile koşmaya başladım. Giysileri giymeden ağzıma lületaşını koydum ve karaya doğru yüzmeye başladım. Bir daha buraya gelmeyecektim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Evet Efendim! Bu İcat Suları Temizler!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Seçilmişler Temizler ~ Denetleme 10.
» Güneşli Bir Gün ve Denizin Berrak Suları
» Efendim Baba ?
» Graham Bell neden telefonu icat etti ki?
» Graham Bell neden telefonu icat etti ki?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Deniz :: Poseidon'un Krallığı-
Buraya geçin: