Bir süredir melez kampındaydım.. Eğitimleri mi yapıyor günlük işlerimi tamamlamaya çalışıyordum.. Ama bir problem vardı. Burası artık iyice sessizleşmişti. Kış olduğundan dolayı çok nadir insan yüzü görüyordum.. Kulaklarımın ses,gürültüye ihtiyaç duyacaklarını hiç düşünmemiştim.. Bu nedenle kaçmaya karar verdim.. Önceki melezlerin tecrübelerinden yararlanaraktan pegasusum ne kadar hızlı giderse gitsin Athena'ya yakalanacaktım.. Bu nedenle athena'nın kaptan ayrılıp olimposa gitmesini bekledim. Kısa sürelide olsa buradan ayrılıyordu.. Ama bir yanının burada kalacağından da emindim.. Beni yakalayacaktı ama her şeyi göze almıştım.. Bu nedenle sabah erken kalktım.. Kimse uyanmadan pegasus ahırlarına doğru gittim.. Dostum Güneş beni orada bekliyordu.. Nasıl da hevesliydi.. Onu ilk kez kullanacak olmam benide onuda heyecanlandırıyordu.. Pegasusumun üstüne bindim ve havalandım.. Bu iş böyle yapılırdı.. Kampın sınırlarını terkederken athena'yı görmemeyi umuyordum. Hava soğuktu ama ben çoktan terlemeye başlamıştım bile.. Sihirli sınırları aşarken bir an onu gördüm yada emin değilim.. Ama yüzünde pis bir sırıtma vardı. Sanırım gitmeme izin vermişti ama döndüğümde bunu kesin ödeyecektim.. Ama değerdi.. Kısa süre sonra benim sokaklarıma vardı.. New York'un sokakları insanı kendine getiriyor..