Taaa Melez Kampından Lotus Kumarhanesinde kumar oynamak icin geliyordum. Kumar bağımlısı olmasamda bir uzman gibi oynardım. İçinde savaş aracı olan arabam ile Lotus Kumarhanesi'nin önüne arabamı çektim. Kılıcımı ne olur ne olmaz belimde idi. Hızla içeri girdim ve sigara ve alkol kokan havayı içime çektim. Dışarısı burdan daha küçük olabilirdi. İçerde kumar oynamak için bir masa bulmalıydım. Ondan ziyade birkaç gündür Athena burdan gelen melezleri cezalandırıyordu. Bunun nedenini de bir o kadar merak etmiştim. Hızla bir masa ararken bir garson "Lotus Çiçeklerinden yemek ister misiniz?" diye sordu. Garsonun güzelliği yanı sıra çok iştah açıcı bir görünümü vardı bu Lotus Çiçeğinin. Hızla bir tane alıp ağzıma attım. Gerisini hayal meyal hatırlıyordum. Ancak ister istemez birsürü kumar oyununa girdiğimi gördüm ve olanlar oldu. Kendimi kontrol edemiyordum ve kendime gelmek istiyordum. Kendimi kontrol etmeye çalışırken kendimi zar zor lavoboya atıp yüzümü yıkadım. Zaman o kadar hızlı geçiyordu ki, dışarı kafamı çevirdiğimde güneşin batmak üzere olduğunu gördüm. 1-2 gündür burada idim. Geldiğimde bile geceye geliyordu saat. Acilen burdan uzaklaşmam gerekiyordu. Suratımı yıkadıktan sonra birkaç garson daha gelip "Lotus Çiçeklerinden yemek ister misiniz?" diye sormaya başladılar. "Hayır defolun!" diye bağırınca dikkat çektim ve korumalar peşimden koşmaya başladı. Bunlar koruma değildi. Hızla kılıcımı çekip alev toplarını önüme attım. Böylece peşimden gelemeyeceklerdi. Hızla arabama bindim ve anahtarı çevirip gaza bastım. Oradan uzaklaşmaya başladım hızla.