İlk Gün Temizliği (Denetleme 8*)

Mesaj Sayısı : 37 Kayıt tarihi : 16/12/10

Kampa girdiğim anda, yanıma gelip bana kulübeme kadar eşlik eden görevli satirlerle sessiz bir yolculuk yaptıktan sonra kulübemin önünde durdum ve son kez nefesimi bıraktım. İçeri daldım. Herkes şaşırmıştı birden ve içlerinden mavi gözlü bi kız çıkıp "Yolunu kaybettin galiba, Hermes Kulübesi değil burası." dedi alaycı bir ses tonuyla. Gülümseyerek karşılık verdim ve "Yolumu kaybetmedim, Burası Persephone Kulübesi değil mi?" diye sordum. Şaşırmış bir şekilde "Nasıl ya? Sen çekiksin ama?" diye söylendi kendi kendine. Ardından odalardan birine girip diğerlerine seslendi. Bende o arada etrafta inceleme yaptım. Ah, buralarda sıcak tonlu renklerden başka birşey yokmuydu? Salonun renkleri benim bunalmamı sağlamıştı resmen. O arada adını bilmediğim kız ve diğerleri geldi ki bunlar benim kardeşlerim olmalıydılar. Mavi gözlü kız gülümsedi ve "Ben Jessica Claire Masen, Persephone kulübesine hoşgeldin ilk çekik kardeşimiz." dedi. Jess, gerçekten sıcakkanlı bir insandı. En azından benim üzerimdeki ilk izlenimi öyleydi. Ardından aklıma şu Hermes kulübesi takılmıştı... Jess'e dönüp "Neden beni Hermes Kulübesinden sandın?" diye sordum merakla. "Hermes Kulübesinin yarısı çekikte ondan. Hoş, annem ne ara Asyaya gitmiş onu bile bilmiyorum." dedi. Sırıttım ve "Jess, ben aslında asyalı falan değilim yani benim dedem asyalı normalde. Babam normal Amerika doğumlu. Ben dedeme çekmişim o kadar." diye açıkladım durumu.

Diğer kardeşlerimlede tanışıp biraz konuştuktan sonra bugün kulübede temizlik yapıldığını öğrendim. Sonra bir sessizlik oldu ve herkes birbirine bakmaya başladı. Konuşmak ve bilgi edinmek için bir konu açıcaktım ama... Sonra "E ne zaman başlıyoruz temizliğe?" diye sordum aniden gülümseyerek.

Thanatos'un Çocuğu Mesaj Sayısı : 4293 Kayıt tarihi : 18/09/10

"Aslında.. Hemen şimdi" diye yanıtladım, yeni, çekik kardeşimi. Hala inanamıyordum buna. Bizim de çekik kardeşimiz olmuştu! Bu durum gülümsememe sebep olurken, benim gibi gülümseyen Glau'ya kaydı gözlerim. O da aynı şeyi düşünüyor olmalıydı. "Sen" dedi eli ile Ken'i göstererek "Odanı temizlemeye gidiyorsun, eğer orada en ufak bir toz görürsem kardeşim. Bir hafta boyunca meyve olarak kalırsın." Ken, öfkeli bir şekilde homurdanarak giderken, yeni kardeşim bana tuhaf tuhaf bakıyordu. Ama bu sırada Glau ile ben kahkahalar atmakla meşguldük. Lotte ise sırıtmakla yetiniyordu. Biraz sakinleşebildiğimizde "Hadi herkes odasını temizlesin, Glau, az sonra geliyorum" dedim hala sırıtırken. Kardeşlerim odalarına giderken ben de Brandon'a döndüm. "Sen az önce onu meyve yapacağını mı söyledin?" diye sordu birden. Ben ise bu önemsiz bir şeymiş gibi elimi sallarken "Özel güçlerimden biri işte. Hey belki senin de vardır. Ben aynı zamanda yardımcı büyü teknikleri eğitmeniyim, bir gün gelirsin, kardeş kardeşe ders yaparız. Çok eğlenceli olur" diyordum. En sonunda gülümseyince onu elinden tuttuğum gibi temizlik malzemelerini tuttuğumuz kullanılmayan banyoya götürdüm. Eline bezleri tutuştururken "Yeni olabilirsin ama bu temizlik yapmayacağın anlamına gelmez. Hadi bakalım, camları silmeye" dedim ve ben Glau'ya yardım etmek için yukarı çıktım.

Mesaj Sayısı : 37 Kayıt tarihi : 16/12/10

Jess ve diğer kardeşlerim arasındaki konuşmalar beni güldürmüştü. Ama Jess'in gayet ciddiyet ile söylediği "Odanı temizlemeye gidiyorsun, eğer orada en ufak bir toz görürsem kardeşim. Bir hafta boyunca meyve olarak kalırsın." beni biraz korkutmuştu. Herkes işlerine dağılıp salonun ortasında sadece Jess ve ben kalınca "Sen az önce onu meyve yapacağını mı söyledin?" dedim olayın şaşkınlığıyla. Elini sallayarak sanki normal birşeyden bahsediyormuş gibi "Özel güçlerimden biri işte. Hey belki senin de vardır. Ben aynı zamanda yardımcı büyü teknikleri eğitmeniyim, bir gün gelirsin, kardeş kardeşe ders yaparız. Çok eğlenceli olur." dedi. Aslında ilginç sayılabilir bir konuydu bu özel güç konusu. Bir ara bende uğraşmalıydım, Jess haklıydı. Hafifçe sırıttıktan sonra elimi tuttuğu gibi banyo benzeri bir odadan daha çok bana aceleyle bezleri elime tutuşturduktan sonra "Yeni olabilirsin ama bu temizlik yapmayacağın anlamına gelmez. Hadi bakalım, camları silmeye!" dedi gülümseyerek ve yukarı çıktı.

İnanamıyorum! İlk günümden temizlik yapmak, yani cam silmek gibi zahmetli bir işe girişmiştim ve temizlik yapmaktan nefret ederdim ben. Çoğu erkek temizlikten nefret eder, tamam ama benimki farklı ya neyse... Salonun camlarından başlayıp, evdeki en küçük ve kullanılmayan odanın camlarına kadar silmiştim ve canım çıkmıştı açıkçası. Kendimi kanepenin üzerine atıp tam dinlenmeye başlayacakken yeniden Jessica elinde paspas ile geldi ve bana uzattı. "Şimdide yerler hadi bakalım, ama sadece salonun yerleri, diğer odaları bal dök yala yaptık bile." dedi tebessüm ederek. Oflayarak paspası alıp yerleri pırıl pırıl yaptım ve sonra Jess'e "Paspası nereye bırakıyım peki?" diye bağırdım. Ortalıkta gözükmüyordu.

» Kulübe Temizliği (5. Denetleme)
» Kulübe Temizliği ~ Denetleme 9
» Kulübe Temizliği - Denetleme #7
» Kulübe Temizliği - Denetleme #6
» Kulübe Temizliği - Denetleme #10