Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Karşılaşma?

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
L.Misuzu Flandre

L.Misuzu Flandre


Mesaj Sayısı : 35
Kayıt tarihi : 14/11/10

Karşılaşma? Empty
MesajKonu: Karşılaşma?   Karşılaşma? Icon_minitimePtsi Ara. 13, 2010 6:39 am

Melez kampı..?Buraya geleli ne kadar oldu hiç hatırlamıyorum.Düşününce fena bir yer değil,aslında tam bana göre denebilir.Sürekli alıştırma yapıp kendimi geliştirebiliyorum.Dövüşmek...Bu hayatta kalan tek tutkum.Hatta bir savaş tanrısı Ares'in kızı olduğumu öğrendiğimde hiç şaşırmamıştım.Mitolojiyle hiçbir zaman alakam olmadı fakat hangi tanrıyla bir alakam olmasını istediğimi sorsalar kuşkusuz savaş tanrısı derdim.Ares...Benim babam.Bir anda beynime saplanan ağrı ve seslerin sahibi.Ona sinirliyim aslında,hemde çok ama melez kampında oldukça öfkem oldukça azaldı.Çünkü fark ettimki benim gibi onlarca kişi var.Ama bu onunla tanışma,onu görme hatta belkide bağırma istediğimi bastırmama yetmedi.
Geçen gün çimlerde uzanırken duydum.Empire State Binası 600.kat,yani tanrıların olduğu yer.O halde babamda orada olmalı diyerek hızla kalktım.Şimdiyse buradayım.Ne yapacağımı,ne diyeceğimi hatta 600. kata nasıl çıkacağımı bile bilmiyorum.Hafifçe kafamı yukarı kaldırdım.Binada 600 kat falan yoktu ki?Kafamı biraz sağa yatırıp yürümeme devam ettim.Bir taraftanda hala ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.Sahi ne demeliydim?'Selam sen babammışsın bende kızınmışım,adım Lisette ve sana kızgınım' mı? Pöh çok saçma...Kararsız adımlarla asansöre doğru yürüyordumki adamın teki yolumu kesti?"Nasıl yardımcı olabilirim?"dedi sinirleri bozulmuş bir sesle ve pek de güç verir bir ses tonu yoktu doğrusu.Yüzümün tüm sertliği yüzüme yayıldı."600. kat" dedim başka bir açıklamaya ihtiyaç duymadan.Adam pis pis suratıma baktı ve binayı gösterdi."Sence burada 600 kat var gibi mi duruyor?"Kıs kıs gülüyordu.İyice tepem attı ve elimi badinin içine sokup zinciri çekmeye başladım."Ya kafanı ezer 600.kata çıkarım ya da beni sen çıkarırsın ha?"Adam bir zincire birde gözlerimin içine bakarak bir adım geriledi.Tek kaşını kaldırdı ve bende zinciri sallamaya başladım.Açıkçası şakam yoktu zinciri adamın kafasına geçirmeyi planlıyordum.Adam bir kahkaha attı ve parmağıyla işaret ederek asansöre doğru yürümeye başladı.Sağa doğru kıvrılan gülümsememe engel olamadım,bende yürüdüm arkasından.
"Buradan sonrası senin için küçük kız."Adama kötü kötü baktım.Küçük kız lafından hiç mi hiç hoşlanmamıştım.Zinciri yavaşça salladım ve adamın kolunda patlattım.Hızlı ve keskin olmadığı için sadece kızarmıştır diye tahmin ediyorum ama adam küçük bir çığlık atıp asansörün içinde kayboldu.Tekrar gülümseyip önüme döndüm.Önüme döner dönmez istem dışı olarak kafamı yukarıya kaldırdım,sanırım hayatım boyunca o kadar yüksek tavanlı bir yere girmemiştim.Güvensiz adımlarla içeriye doğru ilerlemeye başladım.Bu sırada zinciri iyice çıkarmış,kendimi de korumaya almıştım.İyice ilerledikten sonra kendi çıkardığım sesler haricinde çıkan sesler dikkatimi çektiğinde hızla o yöne doğru döndüm...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ares
Tanrı
Tanrı
Ares


Mesaj Sayısı : 573
Kayıt tarihi : 17/10/10

Karşılaşma? Empty
MesajKonu: Geri: Karşılaşma?   Karşılaşma? Icon_minitimeSalı Ara. 14, 2010 6:19 am

Kızımın geldiğini fark etmiş ve onun benim yanıma gelmesini beklemeden onu karşılamaya gitmiştim. Onu uzaktan fark ettiğimde elinde zinciriyle temkinli bir şekilde ilerlediğini, etraftaki bütün seslere kulak verdiğini gördüm. Ona doğru yürüdüğümde hızla bana doğru döndü ve giysilerimin değişik olmasından dolayı beni tanımadı ve zincirini bana doğru salladı. Fakat ben zincir gelirken ben hava onu tuttum ve hemen geri bıraktım. Kızımsa beni tanımış ve yaptığı şeyden utanmış olacak ki yüzünü hafifçe önüne eğmişti. Fakat ben bunu yapmasına bir nevi mutlu olmuştum. Çünkü benim çocuklarım her zaman bir tehlikeye karşı hazırlıklı olmalı ve karşısındaki her ne olursa olsun kendini ona karşı savunabilmelidir. Yanına geldim ve omzuna elimi koydum. O ise başını kaldırmadan kısık bir sesle ''Özür dilerim baba.'' dedi. ''Kızım, hiç önemli değil. Hatta seninle gurur duydum bile denilebilir. Her zaman bir tehlikeye hazırlıklı olmalısın, aferin.'' Kızım bundan sonra başını kaldırdı ve mutlu bir şekilde gülümsedi. Sanırım ona kızacağımı düşünüyordu ve benim böyle bir tepki vermeme hem şaşırmış hem de sevinmişti. Daha sonra ''Beni takip et, burada birçok kişi bizi görebilir.'' dedim. Yavaş yavaş evime geldik. ''Kusura bakma ev biraz dağınık kızım. Biliyorsun işte, düğün hazırlıkları ve birçok malzeme de burada.'' Kızım evi yavaşça dolaştı ve bazı yerlerde hafifçe güldü. Daha sonra ise ''Evet kızım, sanıyorum ki benimle konuşmaya geldin. Seni dinliyorum. Kızım ise sanki bu güne daha önceden hazırlanmış gibi derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
L.Misuzu Flandre

L.Misuzu Flandre


Mesaj Sayısı : 35
Kayıt tarihi : 14/11/10

Karşılaşma? Empty
MesajKonu: Geri: Karşılaşma?   Karşılaşma? Icon_minitimePerş. Ara. 16, 2010 4:15 am

Gelenin kim olduğunu fark etmeden zinciri sallamıştım bile,fazla korumacıydım bu doğamda vardı ama gelenin kim olduğunu fark ettiğim zaman buna pişman oldum.Onu hiç görmemiş olsamda her hücremde o olduğunu hissediyordum,babam olduğunu biliyordum.Zinciri geri çektiğimde iyi olup olmadığına baktım.İyi olduğunu fark ettiğimde içimden kendimle dalga geçmeye başladım.O savaş tanrısıydı,tabiki küçücük bir zincir ona bir şey yapamazdı.Fakat sonradan kendimden utanmaya başladım.Hafifçe kafamı kaldırdığımda bana gülümsediğini görünce rahatladığımı hissettim ve ister istmez bende gülümsedim.Bir taraftansa içimdeki bir ses 'ona gülümseme' diye çığlıklar atıyordu.Bu ondan nefret etmeye meğilli tarafımdı...
'Beni takip et, burada birçok kişi bizi görebilir.' dedi ben hala kendi iç çatışmamla uğraşırken.O ilerlemeye başladığından bende arkasından yürümeye başladım.Beni evine getirmişti.Etrafı inceliyordum,hoş bir yere benziyordu ama sanırım daha abartılı bir şey hayal etmiştim ben.Babam evin biraz dağınık olduğunu söylediğinde kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum.Ev bana göre oldukça düzenliydi.Düğün meselesiniyse zaten kulübede duymuştum.Bir anda benim konuşmam gerektiğini söylediğinde hızla ona döndüm ve derin bir nefes aldım."Ben..."Bir anda sustum.Ne diyeceğimi hiç ayarlayamamıştım ki.Tekrar bir nefes aldım."Ben...Aslında ne söyleyeceğimi bilmiyorum ama gerçeği söylemek gerekirse baştaki amacım buraya gelip size öfkemi kusmaktı."Derin bir nefes alıp kafamı hafifçe yana çevirdim."Ama nedense şimdi bunu yapamıyorum.Bir anda seni görünce sevgimin depreşmesinden falan değil sadece bir anda fazlasıyla gereksiz olduğunu anladım."Kafamı tekrar dikleştirip gözlerimi gözlerine diktim."Ama şunun nedenini hala merak ediyorum.Bunca zaman neden varlığını adam gibi belli etmedin."İstemsiz olarak olarak kafamı tuttum."Neden sadece kafamın içine girip bana bir şeyler söylemek yerine bir kerecik olsun görünmedin.Neden diğerlerinin bana deli gözüyle bakmasına izin verdin?"Bu nedenlerden dolayı belkide ona cidden çok kızgın ve kırgındım.Herkesin babamı sorması iyice tepemin atmasına yetmezmiş gibi annemi lanet olası bi hastalıktan kaybetmekte zamanında çok yıpratmıştı beni.Hem annemin hemde babamın öldüğünü sanarken bir anda karşıma birisinin,heleki bir tanrının, 'ben senin babanım' diyerek ortaya çıkması cidden acı verici bir şeydi.Gözlerimi gözlerinden ayırmadan bir cevap vermesini bekledim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ares
Tanrı
Tanrı
Ares


Mesaj Sayısı : 573
Kayıt tarihi : 17/10/10

Karşılaşma? Empty
MesajKonu: Geri: Karşılaşma?   Karşılaşma? Icon_minitimeCuma Ara. 17, 2010 4:01 am

"Neden sadece kafamın içine girip bana bir şeyler söylemek yerine bir kerecik olsun görünmedin? Neden diğerlerinin bana deli gözüyle bakmasına izin verdin?"

Bunu demesini zaten bekliyordum. Karşılaştığım tüm çocuklarım ilk olarak bu tür sorular sorarlardı ama bunun durumu farklıydı. Annesi ölümcül bir hastalıktan ölmüştü. Bu yüzden de bana ayriyeten sinirliydi, bir de onu o kadar uzun süre yalnız bırakmam, sonradan da baban benim diye ortaya çıkmam onu şaşırtmış ve epey sinirlendirmiş olmalıydı. Haklı olan oydu. ''Misuzu, seni göremememin sebebi burada tanrılara koyulmuş kurallardır. Ölümlülerin hayatlarına doğrudan karışmamız yasaklanmıştır. Bunun sebebini hala kavrayamadım ama kural kuraldır.'' Bazen bu kurallara gerçekten sinir oluyordum. Çünkü bu kurallar gerçekten çok saçmaydı. Yani, çocuğun ölecek bile olsa ona yardımcı olamıyordun ki bu iyi bir şey değildi. Ona veya ailesine bir zarar gelse burada hesabını verecek olanlar kuralları koyanlar değildi sonuçta...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Karşılaşma?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İlk karşılaşma
» İlk karşılaşma
» Karşılaşma...
» karşılaşma
» İlk Karşılaşma/2

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Olimpos :: Empire State Binası/Olimpos-
Buraya geçin: