'' Baba, emin olamıyorum. Bende duygusala bağlamak istemiyorum. Ve ne kadar güvende tutabiliriz ki?'' Hmm, onun etkisinin uzun sürede etkili olacağını söylemiştim fakat yine de anlamamıştı sanırım. '' Ayrıca bunu öğrenenler olacaktır. Ve kılıcın peşine düşeceklerdir.'' Doğru bir yere değinmişti. Gerçekten endişeli gözüküyordu fakat Adrian kılıcı sanki her şeyden çok istiyor gibi görünüyordu. Güç onun aklını başından almıştı. Ona bu konuda çok güvenemezdim, bu kılıcın gücü onu delirtebilirdi. Bu yüzden kılıcı o taşımamalıydı. Yeterince düşündükten sonra eldivenleri Amanda'ya uzattım. '' İlk olarak bu eldivenler olmadan kılıcı tutamazsın.'' Bundan sonra tavsiyelerime devam ettim. ''Dediğim gibi bu kılıcın gücünün seni etkilemesi için uzun süre onu kullanman gerekir. Kılıcın peşine düşenlere gelince, bunu onlara karşı kullanırsan ben hariç hiç kimse senden bu kılıcı alamaz. Yani bu konuda bir endişen olmasın. Unutmadan eldivenleri sen istemediğin sürece hiç kimse elinden alamaz. Bunu niye size veriyorum, çünkü kampta ve Olimpos'da siz en çok güvendiğim kişilersiniz. Bu kılıcı sizden başkası koruyamaz.'' Bundan sonra kılıcı ona uzattım. Adrian kılıcı almak için hemen uzandı fakat kılıcı ondan uzaklaştırıp Amanda'ya uzattım. ''Adrian kılıcın gücü daha seni baştan etkiledi. Kılıcı sen taşımayacaksın, Amanda taşıyacak. Senin iraden güce karşı zayıf, bu yüzden bu konuda sana güvenemem. Sen Amanda'yı diğer tehlikelere karşı korumalısın. Senin görevin de bu.'' Bundan sonra Amanda kılıcı aldı. Aldığı gibi bir titredi, bu çok normaldi. Çünkü hayatında böyle bir güç elde etmemişti. Amanda'nın elinden kılıcı geri aldım. Daha nasıl kullanabileceğini göstermemiştim. ''Bak kızım, bunu çok zor durumda kalmadıkça kullanma. Fakat yinede böyle bir durumda kalırsanız diye bazı özelliklerini nasıl kullanabileceğini göstereceğim.'' Bundan sonra kılıcı tuttum ve hafifçe odaklandım. Yeniden kılıç parlamaya başladı. Amanda ve Adrian gözünü kapattı. Sonunda acı verici bir dönüşümden sonra altın zırh yeniden üstüme geçti. ''Kısa bir süre kılıçla iletişim kurup ondan hak ettiğin ödülü istersen sana da bana verdiği gibi bir altın zırh verebilir. Bu zırh üzerine geçerken çok büyük acılar hissedebilirsin, fakat şunu bil gerçekten bu acıyı çektiğine değiyor. Fakat yinede bunu asla kullanma.'' Bundan sonra kılıcı ona verdim, kılıç ona geçince eski haline döndü ve bendeki altın zırh kayboldu. Daha sonra onları uğurladım. Artık her şey onlara bağlıydı. Bu kılıç yanlış ellerde çok büyük yıkımlara neden olabilirdi. Onlar giderken hala düşünceliydim, bu soruna nasıl bir çözüm bulacaktım...
RP BİTMİŞTİR!
Konu: Görev Tamamdır. 
Paz Ara. 05, 2010 8:01 am
