Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 6:06 am | |
| Yüzüklerin Efendisi filmini seyretmiş miydiniz? Şimdi oradaki son sahneyi hatırlayın, hani yüzüğü atmak istedikleri lav çukurunu... Evet, doğru bildiniz. Orası tıpkı şu anda içinde bulunduğumuz Tartarus gibi. Sanırım durumumuzu az-çok tahmin ediyorsunuzdur, ölümcül bir sıcak, hepimizin suratı kıpkırmızı, o kadar çok terliyoruz ki su kaybından ölebiliriz... Ve bu görevden sonra kesinlikle terapiye ihtiyacımız olacak. Korkak Rose daha çukurun en ucuna ulaşamadan ilerlemeyi bıraktı, duyduğuma göre labirente de zaten Robyn'in ısrarlarıyla girebilmişti. Jenny korkusuz ve umursamaz bir şekilde en önden ilerliyordu, Stell ve ben de yavaş ve sağlam adımlarla onun arkasından. Kimse hayatının baharında Tartarus'ta can vermek istemez, inanın bana. Burası o kadar korkutucuydu ki, tüylerimin diken diken olmasını engelleyemiyordum. Kronos'un varlığı kendini en maksimum seviyede hissettiriyordu. İşte, o anda ölümcül bir hata yaptım ve odaklanarak, onun düşüncelerini duymaya çalıştım. Ve Titan benimle konuştu! "Akıllısın ama yeterli değil. Mutlak güce ulaşmak istiyorsan benim yanımda yer almalısın." "Asla!" diye bağırdım ve herkesin bana bakmasına sebep oldum. Kronos konuşmaya devam ediyordu... "Sana ne yapacağını söyleyeyim, git ve Atlas'ı bul, kimin sayesinde yaşıyor olduğunu gör. Sonra kızı Kalipso'ya git, haksız yere katlandığı hayatına bak. Sonra kendi isteğinle benim yanımda yer alacaksın." "Medusa vasıtasıyla beni annemden soğutmaya çalıştın ama sen kendi çocuklarını yutmuştun. Beynimi yıkayamayacaksın." dedim. Bu sefer diğerlerini telaşlandırmamak için içimden konuşmuştum. "Kehaneti dikkatli oku Athena kızı. Arkadaşlarından ikisi benim tarafıma geçti bile. Ve Tanrıların yanında yer alan, bunu hayatıyla ödeyecek." Ne? Jenny ve Stell Kronos'un tarafına mı geçmişti? Ve Rose... seçimi yüzünden ölecek miydi? O sırada zihnimde ikinci bir ses işittim. "Jennifer sadece babasına öfkeli, Stella ise hala Tanrıların tarafında. Rosamarie'nin başına da birşey gelmeyecek. Kontrolünü ele geçirmesine izin verme." "Teşekkürler anne!" dedim minnettarlıkla. Ölümcül bir hata yapmamı engellememi sağlamıştı. Ben Titan'ın ilk sınavını geçmiştim, sıra arkadaşlarımdaydı. Onların da benim kadar şanslı olmalarını diledim. Ve... aklıma not aldım. Gerçekten de Atlas'ı ve Kalipso'yu görmeye gidecektim. (Stell, Jenny veya Rose ) | |
| | | Rose Denise Harris Poseidon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1021 Kayıt tarihi : 17/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 6:28 am | |
| "Seni yönlendirmelerine izin verme Poseidon kızı, yoksa hep kaybeden olursun."
Zaten korkunçluklarla dolu ve evren üzerindeki şüphesiz en korkunç yerdeydim, bir de kafamın içindeki sesi hiç çekemeyecektim. Iı, şey... normalde başvurmadığım bir yöntemdir ama ona içimden küfrettim.
Sonra yer sarsılmaya başladı! Bir çığlık attığımda kızlar merakla bana baktılar ve o anda anladım: bunu hisseden tek kişi bendim. Sonra onlar yürümeye devam ettiler, onlara yetişmek için yürümeye çalışıyordum ama adım atamıyordum, sanki zaman donmuştu.
Ve geç de olsa anladım, Titan Kronos benimle uğraşmaktaydı. Olduğum yere çöktüm ve kaçınılmaz olan yüzleşmeye başladım...
"Git kendine başka bir kurban bul, beni kontrolün altına alamayacaksın."
Sonrasında korkunç bir kahkaha...
"Olanlardan habersiz zavallı kız. Arkadaşlarının hepsi artık benim tarafımda, dikkatli ol, her an seni de Tartarus'a atabilirler!"
Kanımın doğduğunu hissediyordum. Ve... gözlerimden yaşlar süzüldüğünü. Kronos Jenny'yi savunmasız yakalamış olabilirdi, belki Jenny bu hataya düşerdi ama Stell ve Lucy? Onlar bunu yapar mıydı?
Hiç düşünmeden bilekliğimin hançerim Denizin Ruhu halini almasını sağladım, denizi hissetmek bana güç veriyordu. Denizin derinliklerinde olduğumu hayal ettim, dalgalarla baş başa... Sonra düşüncelerimin doğru yolu bulmasını sağladım...
"Hedefimden ve doğru bildiğimden vazgeçmeyeceğim. Kronos beni ele geçiremeyecek. Tuzağa düşmeyeceğim. Arkadaşlarıma güveneceğim."
Evet, oluyordu. Hançerimi tekrar bileklik haline getirdim ve ayağa kalkıp emin adımlarla yürümeye başladım, kızların çok arkasında kalmıştım.
Babamın zihnimdeki sesini duydum:
"Aferin Rose, sınavı geçtin..." | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 6:49 am | |
| "Merhaba Stella, beni görmeye geleceğini biliyordum"
Sesi duyduğum anda tüylerim diken diken olmuştu. Bu sesin Kronos'a ait olduğuna emindim.
"Kronos! Buraya seni görmeye gelmedim! Postu alıp geri gideceğim, onu istersen bana şimdi ver, yoksa zorla çekip alırız" dedim içimden.
"Tabi canım. Öyleyse neden Jennifer'a katılmak istiyorsun? Onlar senin babana da en az bana davrandıkları kadar kötü davranıyorlar. Tartarus'un yeraltından nasıl bir farkı var sanıyorsun ki?"
"Kes sesini! Düşüncelerimden uzak dur!" diye bağırdım. Bunun üzerine diğerleri dönüp bana baktılar ama ben sakinleşmek yerine daha çok bağırmaya başladım.
"Çık aklımdan! Beni kendi tarafına çekemeyeceksin!" dedim. Sanki kendimle savaşıyordum. Kronos beni ikna etmek için çok uğraşıyordu.
"Stell, kendine gel lütfen" dedi Lucy.
"Git başımdan! Defol git Kronos" diye çığrınmaya başladım. O sırada Luke'un buraya doğru geldiğini gördüm. Hala Kronos'la savaşmaya çalışıyordum. Luke yanıma geldi ve en ciddi haliyle kulağıma fısıldadı.
"Ona karşı koyabilirsin. Onun tarafına geçersen dengeler bozulur. Tanrılar mutlaka kaybeder. Neden burada olduğunu hatırla. Postu al ve buradan gidin. Kronos'un seni etkilemesine izin verme. Unutma, bana söz vermiştin" dedi. Luke haklıydı.
"Postu hemen teslim et" dedim Kronos'a. Ama o sırada hiç beklemediğimiz bir şey oldu... | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 7:20 am | |
| "Sende biliyorsun Jennifer, Zeus senden nefret ediyor"
Kronos'un beni ele geçirmesine izin vermemeliydim. Ama düşüncelerimi Kronos'a açtım. Yanlış olduğunu bile bile.
"Biliyorum... Bende ondan nefret ediyorum"
Kronos korkunç bir kahkaha attı. Öyle ki neredeyse bayılacaktım!
"Bana katıl o halde. Tekrar dirilmeme yardımcı ol, bende senin Zeus'u alt etmene yardımcı olayım" dedi. Yüzümde yayılan şeytani gülümsemeye engel olamadım. Zeus'tan intikam alma düşüncesi bile beni çılgına çeviriyordu.
"Tamam, sana katılacağım" dedim. Bu arada Stell deli gibi bağırmaya başladı.
"Ona aldırma canım, yakında o da senin gibi doğru yolu bulacak. Kehaneti unutma" dedi. O sırada sarı saçlarından ve mavi gözlerinden anladığım kadarıyla Luke Castellan yanımıza (daha çok Stella'nın yanına) geldi ve ona bir şeyler fısıldadı. Bunun üzerine Stella sakinleşti.
"Geleni iyi tanı, yeni ortağın o olacak" dedi Kronos. Birden bire karşımıza ilk geldiğim gün çarpıştığım Ares kulübesinden Fransis çıktı.
"Postu mu istiyorsun Fabiano? Gel ve al" dedi. Stella durdu.
"Neden Kronos'a hizmet ediyorsun Franci? Babanı sevmiyor musun?" diye sordu.
"Bunca yıl boyunca beni görmeye gelmedi. Neden ben onun için uğraşayım ki?" dedi. Franci tam benim düşündüklerimi düşünüyordu.
"Franci haklı" dedim. Herkes bana döndü. İlgileri çekmek hoşuma gitmişti... | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 7:41 am | |
| Ah, Jenny, Kronos'a katılmanın hiç sırası değil ama!
"Anlaştık Franci! Gel seninle teke tek maç yapalım. Kazanan her şeyi alır. Kaybedense her şeyi kaybeder" dedim. Fransis genelde aptaldır ama sanırım Kronos onu ayartıyordu.
"Yok canım. Senin alanında seninle mi çarpışayım? Hemde sen lanetli silaha sahipken? Aklı başında hiçkimse, buna tanrılar bile dahil, seninle uğraşmaz!" dedi. Herkes bana şaşkınc bakıyordu. Özellikle Lucy neden benim haberim yok diyordu resmen.
"Sonra anlatırım. Peki kimi rakip olarak istiyorsun karşına?" diye sordum. Franci güldü.
"Onu" dedi Jenny'yi göstererek. Böylece Jenny bilerek kaybedecek ve postu kaybedecektik.
"Kabul etmiyorum. O daha 14 yaşında. Ciddi bir kılıç dövüşü için hazır değil" dedim. Jenny bu söze çok kızdı.
"Kendimi sana kanıtlamak zorunda olduğumu samıyorum Stella!" dedi. Sonra da birisi ona bir şey söylemiş gibi birden durdu.
"Bırakta kendimi kanıtlayayım"
Ona bunları Kronos'un söylettiğini biliyordum. İşte bu yüzden ona izin veremezdim.
"Bir başkasını seç" dedim. O da yanında kılıç değil de hançer taşıyan Rose'u zayıf bir rakip olarak gördü ve onu işaret etti. Keşke ne büyük bir hata yaptığını bilseydi! | |
| | | Rose Denise Harris Poseidon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1021 Kayıt tarihi : 17/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 8:08 am | |
| Ah... Zavallı Ares kızı! Kendini bana rakip olabilecek kadar güçlü sanıyordu. Oyununu bozmaya niyetim olmadığı için korkuyormuş gibi davranmaya karar verdim. Altın post elindeydi, onu alana kadar kızı oyalasam yeterdi. Kendim gibi bir melezi ne kadar kötü olursa olsun öldüremezdim.
Hançerimin tekrar şekil almasını sağladım, sonra telaşlı bir hava takınarak Fransis'in üzerine doğru yürümeye geçtim. Bu sırada yanından geçerken Lucy'nin kulağına fısıldadım:
"Ben onu oyalarken postu al ve kızları buradan çıkar."
İçlerinde en çok Lucy benim tarafımda gibi görünüyordu. Stell, babasının durumu nedeniyle Tanrılara cephe almış gibiydi...
"Gel bakalım Ares kızı, hançerime karşılık mızrağın." dedim.
Gözüm de biraz korkmuştu hani o devasa mızrak karşısında ama, ben suya hükmedebiliyordum. Fransis karşımdaki yerini aldı, altın postu hala sol elinde tutuyordu. İlk hamlenin ondan gelmesine izin verdim. Mızrağıyla hızla üzerine gelirken, yer değiştirmem üzerine yere çakıldı. Kızlara uzaklaşmalarını işaret ettim, kimsenin çarpmanın etkisiyle Tartarus'a düşmesini istemezdim.
"Bittin sen pislik!" diye bağırarak tekrar hücuma geçti Ares kızı. Bu sefer hamlesinden kaçmak yerine, hançerimle karşılık verdim. Bir çeşit bilek güreşi yaptığımı düşünün: 100 kiloluk bir inekle. İşte o nedenle artık suyun devreye girme vakti gelmişti. Bu sefer ıslatmak veya serinletmek için değil, boğmak için.
Hançerime zihnimden bir emin verdim, sonra on kaynak aynanda kızın yüzüne su doğrultmuşçasına, benden uzaklaşmaya geçti Fransis, ben de onu Tartarus'un en ucuna doğru takip ediyordum. Bu sırada garip boğulma sesleri çıkarıyordu, mızrağını da elinden düşürmüş ve yere yapışmıştı.
"Altın postu bana ver, hayatını bağışlayayım. Yoksa Tartarus'u boylarsın." dedim.
Tam elindekini kaldırmış bana uzatıyordu ki, duraksadı. Sonra da şöyle söyledi:
"Tartarus'a düşmeme neden olursan, post da benimle birlikte yok olur. Onu benden alamayacaksın."
Bu sözler üzerine tekrar suratına sular fışkırtmaya başladım, nefes almak için can çekişiyordu.
"Postu bırak, bu işkence bitsin." dedim otoriterce -sanki şu anda bir melezi öldürmek üzere değilmişim gibi.
Kazanmama ramak kalmıştı, kız postu kendi rızasıyla bırakmak üzereydi. Ama o sırada yanıbaşımda bir şimşek çaktı ve sendeleyip yere yapıştım. Jenny, beni arkamdan vurmuştu! | |
| | | Rose Denise Harris Poseidon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1021 Kayıt tarihi : 17/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 8:11 am | |
| (Rpout: kızlar hep aynanda yazıp duruyoruz, belirli bir sırayla gidelim. Şimdi şöyle olsun isterseniz: Jenny-Lucy-Stell-ben.) | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 10:12 am | |
| "Tam zamanı Jenny! Postu Franci'den al ve Tartarus'a at!"
Bir anda neler olduğunu anlayamadan Rose'a doğru bir şimşek yollamış bulundum. Halbuki amacım ona zarar vermek değildi. Sadece posta şimşek yollayacak ve bu sayede onu Tartarus'a fırlatacaktım ama hedef birazcık şaşmıştı.
"Kahretsin! Onların tekrar güvenini kazanmalısın. Postu Franci'den al ve diğerlerine ver. Onlara yardım etmek istediğini söyle. Sana inanmalarını sağla" dedi Kronos.
"Özür dilerim Rose, onu hedef alacaktım" dedim kekeleyerek. Sonrada Franci'nin Tartarus'a düşme ihtimalini göze alarak ona bir şimşek fırlattım. Rose ileri atılarak postu tuttu ama Fransis Tartarus'a düştü. Onun için üzülecek vaktim yoktu, şimdi diğerlerini kandırmam gerekiyordu.
"Fransis'e yazık oldu ama sen çok daha sadık bir müttefik olacaksın Jenny. Onları kandırmaya devam et" dedi. Bu sefer bende duramadım. İçimden:
"Bana tüm her şey bittiği zaman Melez Kampına dokunmayacağına söz ver. Styks nehrinin üzerine söz ver. Çünkü yuvam diyebileceğim tek yer orası" dedim. Kronos güldü ve:
"Ben kazandığımda Melez Kampın sağ bırakacağıma Styks nehrinin üzerine yemin ederim" dedi. Bende sırıttım.
"Çok özür dilerim Rose, yemin ederim ki sana yardımcı olmak istemiştim. Ben kaderimle yüzleşmekten korktum açıkçası. Zeus'un kızı olmaya devam edeceğim. Baba beni affet, çok özür dilerim" dedim. Kronos'un kahkahasını tekrar duydum.
"Sen gerçek bir oyuncusun Jenny" | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 11:00 am | |
| Jenny, gerçekten de oscarlık bir oyuncuydu. Ama Kronos'un hesaba katmadığı birşey vardı, ben düşünce okuyabiliyordum. Sinirden çatlamak üzereydim ama Stell ve Rose bu kadar gergin bir havadayken, hem de hala Tartarus'tayken, Jenny'nin gerçek düşüncelerini onlarla paylaşmak istemedim. Rose'un kalkmasına yardım ettim, sonra da midem kasılarak ikisinin sarılıp barışmasını izledim. Eh, ben de oyunculukta hiç fena değildim yani, Jenny'ye iyi ve sıcak davranmaya devam etmeye kararlıydım. Hem, o sadece Olimpos'tan öcünü almak derdindeydi ve bizi gerçekten seviyordu. Dört kahraman Tartarus'tan çıktık. Asphodel Tarlaları'na ulaştığımızda, yollarımızın burada ayrılacağını hissettim. Benim gideceğim yerler şimdiden belliydi, önce Titan Atlas'a, sonra da Kalipso'ya sormak istediğim sorular vardı. Jenny'nin de kendince planları vardı. Stell ve Rose ne yapacaklardı bilmiyordum, ama öğrenme işini daha fazla erteleyemezdim. "Kızlar, benim kafamda birkaç soru işareti var. O yüzden şimdi sizden ayrılmak durumundayım. İsterseniz giderken kampa uğrayıp postu bırakabilirim." dedim. Rose merakla bana baktı ve "Nereye gideceksin peki?" dedi. Jenny'nin yanında gideceğim yerleri söylemem demek, Kronos'un bundan haberdar olması demekti, o yüzden şöyle söyledim: "Sadece yeni bir Olimpos macerası daha." Stell anında yalan söylediğimi fark etmişti ama bozuntuya vermedi. Aslında dediklerimde doğruluk payı da vardı, Ogygia Adası'na gitmek için bir Tanrıdan yardım almam gerekecekti çünkü. Rose'un tepkisi beni şaşırttı. "Pekala, ben de seninle geleceğim." Ona 'neden?' der gibi baktım. "Çünkü içimden bir ses seninle gelmem gerektiğini söylüyor ve ben o sesi sorgulamayı bırakalı çok oldu." Tamam, zaten büyük ihtimalle buradan çıkıp da ona gerçek planımı anlattığımda gelmekten cayacaktı. Şimdi gideceği yeri söyleme sırası Stell'deydi. Merakla ona bakmaya başladım. | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 11:21 am | |
| "Ben biraz daha yeraltında takılmayı düşünüyorum" dedim bizimle birlikte gelen Luke'a bakarak. Lucy anlamlı anlamlı gülümsedi. Luke'da gülümsedi ve:
"Harika bir fikir" dedi. Ama Jenny ne yapardı bilmiyorduk.
"Ben kampa dönmeliyim" dedi. Neden acele ediyordu bilmiyordum ama içimden bir ses onu yakınımızda tutmamız gerektiğini söylüyordu.
"Neden sende yeraltında kalmıyorsun? Sana babamın sarayını falan gösterebilirim. Tamamen benim tasarım" dedim gülümseyerek. Bu işe Luke dışında herkes sevinmişti. Sanırım onlarda Jenny'yi yakında tutmamız gerektiğini biliyorlardı.
"Ben gerçekten geri dönmeliyim" dedi. Ama o sırada Nico'nun yanımıza gelmesiyle dengeler değişti.
"Selam kardeşim, bu ne kalabalık bir gezi öyle" dedi gülümseyerek.
"Selam Lucy, naber Luke, seni birkaç gündür göremiyorduk" diye de ekledi.
"Sana da merhaba Nico. Arkadaşlarımı tanıştırayım, daha doğrusu kuzenlerimizi. Bu Rose, Poseidon'un kızı, bu da Jenny, Zeus'un kızı" dedim. Nico Rose'a başıyla bir selam verdikten sonra tıpkı eski filmlerde olduğu gibi Jenny'nin elini öptü. Jenny'de çapkın çapkın gülümsüyordu. Tam çok yakıştılar derken zihnimde Luke'un sesini duydum.
"Bu biraz tehlikeli olabilir" dedi.
"Neden?" dedim bende.
"Çünkü kız kararsız. Vereceği tek bir yanlış kararla Nico'yu da peşinden sürükleyebilir. Senin zihnin de karışmaya çok elverişli. Lütfen Kronos'un seni ele geçirmsine izin verme" dedi.
"Tabi ki" dedim ve kızlara gölge yolculuğu yaptırmak üzere hazırlandım.
"Kızlar, eğer hazırsanız sizi kampa geri yollayayım" dedim. Nico bana döndü.
"Yardım ister misin?" diye sordu ama aklı hala Jenny'deydi.
"İyi olur kardeşim. Kendinize dikkat edin" dedim. Ama Lucy bunu özellikle ona söylediğimi biliyordu. Bana göz kırptı ve onları kampa yolladık...
(Buradan sonra ayrılıyoruz, Jenny ve ben, Rose ve Lucy olarak) | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) Salı Ağus. 24, 2010 11:29 am | |
| (Tamamdır millet, biz Thalia'nın ağaçta son bir postla alakalı bölüm yazıp Atlas'ın yanına gidiyoruz Rose'la, size iyi gezmeler ) | |
| | | | 2. Kehanet (Thalia'nın Ağacı'nın devamı) | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|