Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| Maya Marie Collins x Satellite Morgan | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Paz Kas. 21, 2010 8:54 am | |
| Doğrusu arenayı bu kadar seyircinin doldurmasını beklemiyordum. Hani kamptaki popülaritemi biliyordum,söylemesi ayıp seviliyordum hani ama bu kadar kişiyi de beklemiyordum. Tabi karşımdaki rakibim de sevilen biri olunca aslında bu kadar seyirci az bile oluyor. Fakat çıkardıkları sesler ve yaptıkları baskılar, seyirci sayısının yanında devede kulak kaçıyordu. Seyircilerin baskısı yetmezmiş gibi, rakibim de en iyi arkadaşlarımdan biriydi. Bu da baskıyı arttırıyordu. Hakemimiz Zeus oğlu Leo'ydu. Evet,şu popüler ve havalı Zeus oğlu. Tamam, çok iyi arkadaştık, arada sırada bana torpil geçebileceğini düşünsem bile o Maya'nın da arkadaşıydı. Zaten ben torpille kazanılan başarıya asla başarı demezdim. Bu bir istek değildi; sadece bir düşünceydi zaten. Ben bileğimin hakkıyla da yenebileceğimi düşünüyordum, en azından umuyordum. Tabi Maya özel güçlerini kullanmazsa... Maya'yı neden rakip olarak seçtiğimi tam olarak bilmiyordum. Bir tartışma yaşamamıştık, aramızda en ufak bir sorun yoktu. Sadece eskisi kadar sık görüşemiyorduk,olan buydu. Onunla su yatakları mağazasına gittiğimden beri en iyi arkadaşlar listemde en üst sıradaydı. Sanırım bu düelloyu istememizin tek sebebi hevesti. Düello turnuvaları uygulaması yeni başlamıştı, ben de kendime bir rakip arıyordum,el ilanı dağıtıp bağırarak. Maya da kabul etmişti düello teklifimi ve böylece biz de düello turnuvalarına adımızı yazdırmıştık. Yani bu düello bizim için ölüm kalım meselesi değil, sadece eğlence arzusuydu. Düellonun başlamasına az kalmıştı ve Luke az sonra düelloyu başlatacağını söylüyordu.Maya'ya baktım o daha hazır değil gibiydi ama benim de ondan pek bir farkım yoktu. Kılıçlarıma baktım,o kadar çoklardı ki hangisiyle dövüşeceğimi bilemiyordum. Belki bir hançerle dövüşürdüm, belki bir mızrakla. Sanırım düellolarda oklar yoktu, ama zaten ben her türlü silahı kullanabileceğime emindim, bu yüzden benim için silah sorunu pek fazla yoktu. Seyircilerin yüksek gürültüsü beni engelliyordu. Silah seçimi sorun değildi ama ben en yüksek verimi elde etmek istiyordum, bu yüzden en fazla yararlanabileceğimi arıyordum. Artemis bana kılıçlarla ilgili özel bir sihirli eşya verseydi, bu seçim elbette daha kolay olurdu. Bilemiyordum, gözümü kapadım ve seçtim. Bana gelen, Lucy'le gayriresmi düellomuzda kullandığım kılıçtı. Şanslı kılıcım sayılabilir belki, çünkü Lucy'nin karşısında sadece bu kılıçla berabere kalabilirdim. Kılıcımı seçtikten sonra elimde bulunan en güçlü kalkanımı, titanyumdan yapılma ve Alexander'a yaptırdığım kalkanımı seçtim ve savaş alanına doğru ilerledim. Maya'ya baktım, o da hazır gibi görünüyordu. Ama daha Luke başlatmamıştı ve zaman sayıyor gibi bir hali vardı. Ellerimi kaldırarak arenayı coşturmak istedim ve başardım. Maya'ya bakıyordum, yüzünde kendinden emin bir ifade vardı. Zaten normali de buydu, önce inanmak, sonra başarmak. İkimiz de aynısını yapıyorduk ve şimdi de ikimiz de bir gözümüz birbirimizde, diğer gözümüz hakemde bir tavır takınıyorduk. | |
| | | Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Salı Kas. 23, 2010 7:25 am | |
| Heyecandan ellerim titriyordu. Neyse ki azdı ve kolay saklanılıyordu. Oysa ki bu sabah gayet iyiydim. Kalktığımda kardeşlerim moral desteklerini hiç bırakmamışlardı. Güzel bir kahvaltı edip rahat güysiler giymiştim. Arenaya gelene kadar hiçbir şeyim yoktu. Ama kapıdan girdiğim ve o kalabalığı gördüğüm anda mideme kıramplar girmişti. İlk sırayı Ares çocukları kapmıştı. Bir savaş var ve onlar kaçıracak? Hah, mümkün değil. Diğer sıralarda ise arkadaşlarım vardı. Melezler tezaurat yapıp bağırıyor, elindeki Amerikan kültürüne özgü (!) sünger parmakları sallıyorlardı. Hem Sat'in hem de benim arkadaşım olanlar -ki bunlar bir hayli fazlaydı- kararsız bir şekilde ortaya bakıyorlardı. Buradan herkesi görebiliyordum, tabii taraf tutan tanıdıklarım da ordaydı, Avcılar ve Arthur; Demeter çocukları -ve Persephone çocukları- ve tabii ki Eduard bir köşedelerdi. Eduard bana bakıp güven verici bir şekilde gülümsedi. Heyecandan gülümsemeye çalışarak önüme döndüm. Leo ortamızda duruyordu. İlk kez hakem oluyordu, çok da heyecanlı görünüyordu. Sonunda gözlerimi Sat'e çevirmiştim. Kılıcını almış, kararlı bir şekilde bakıyordu. O çok iyi bir avcıydı, ayrıca kılıç eğitmeni yardımcısıydı. Benim ona karşı pek şansım olmadığı ortadaydı. Hiç ders bile almamıştım! Kaygılı görünmemeye çalışarak Sat'in bakışlarına karşılık verdim. O çok iyi bir dostumdu, dostane bir maç istiyorduk sadece, umarım böyle olur dedim içimden ve Leo'nun işaretiyle yanımızdaki zırhlarımızı giymeye başladık. | |
| | | Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Çarş. Kas. 24, 2010 7:55 am | |
| 1.Tur Sonuçları:
Sat, yazdıklarını beğendim. Verdiğim puan 6. Akıcılığın güzeldi. Kurgunda akıcılık kadar iyiydi. Betimlemede ufak ufak hataların vardı. Hatasız kul olmaz zaten...
Maya, akıclık iyiydi denebilir. Betimleme fazla yoktu. Daha uzun yazabilirsin. Verdiğim puan 3.
Leonard Luke Carter | |
| | | Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Perş. Kas. 25, 2010 3:44 am | |
| Leonard başlama düdüğünü çalmıştı ve ben de hemen kılıcıma sarılmıştım. Kılıcımı o kadar sıkı tutuyordum ki, ellerim acımaya başlamıştı. Maya bana bakıyordu, ben de ona bakıyordum. Henüz ikimiz de başlangıç hamlesini yapmamıştık, seyircilerden ıslıklamalar gelmeye başlamıştı bile. Bunun üzerine endişelendim, sonuçta kampta bir kitlem vardı; onları kaybetmek istemiyordum ve kılıcımı havaya kaldırdım. Seyirciler yuhalamayı kestiler ve tezahuratlara başladılar ve bu da benim kendime olan güvenimi yerine getirdi. Şöyle bir silkelendikten sonra kılıcımı Maya'nın üstüne doğru ilerletmeye başladım. Korkuyordum ona bir zarar vereceğim diye ve bu yüzden çok dikkatli olmaya karar vermiştim. Maya'yı süzdüm ve kılıcını düşürmesi için hamle yapacağım anı beklemeye başladım. Zaman geçiyordu, Leo dahil herkes sıkılmaya başlamıştı. İzleyiciler koltuklarından ayrılıyor ama Maya da kaybetmek istemediği için bana, onun kılıcını düşürmem için hiçbir boşluk bırakmıyordu. Sonunda atağa geçmeye karar verdim ve Maya'nın gözlerinin içine baktım. Güven doluydu parlayan kahverengi gözleri, benimkilerin de öyle olduğuna emindim zaten. Gözlerim onun gözlerinin içine bakarken kılıcımı aldım, eğitmenliğimden yararlanarak Lucy'den öğrendiğim bir hamleyi uygulamaya çalışacaktım. Kılıcımla onu şaşırtacak ve son bir hamleyle de kılıcını elinden düşürtecektim. Kendimi hazır hissettiğim an kılıcımı ona doğru savurdum. Kılıcımı bir o yana, bir bu yana sallayarak onu şaşırtmaya çalıştım. Planım şimdilik işe yarıyordu, her şey harika gidiyordu. Sürekli şaşırtmacalarım sayesinde arena yeniden şenlenmişti, herkes oyuna konsantre olmuştu. Ve ben hala kılıcımla onu şaşırtırken, doğru anın gelmesini bekliyordum. Oyunun temposu yükselmişti, herkes bundan memnun gibiydi. Ben de gaza geldim ve son şaşırtmacamı yaptım. Maya da tekrar onu şaşırtacağımı sandı ama yapmadım. Kılıcımla onun kılıcına sert bir şekilde vurdum. Gözümü kapadım, o an kılıcının yere düşmesini bekliyordum ama seyircilerin bağırışlarıyla gözümü açtığımda Maya'nın kılıcının hala elinde olduğunu ve Maya'nın suratına kendinden emin bir gülümsemenin hakim olduğunu gördüm. Biraz sinirlenmiştim ama zaten o an zar zor kılıcı tuttuğunu bildiğimden içimden geçeni yaptım. Kılıcımla tekrar tekrar kılıcına vurdum. Tam yere düşecekken, Maya kılıcını diğer eline geçirmişti. Buna çok sinirlenmiştim, ama bu sefer sanırım sıra ondaydı. Belki onun hamlesini kırarak kendime bambaşka bir hamle yaratabilirdim. Yani sıradaki planım Maya'ya göre şekillenecekti. Bu yüzden soluklandım ve parıldayan gökyüzünün arenayı aydınlatmayışını düşündüm. Maya henüz hamlesini yapmamıştı ve başa dönmüştük. Onun farklı stratejiler içinde olduğunu, neler düşündüğünü anlayabiliyordum. Ama tekrar seyircilerin ayaklanmasından korktuğum için hamle yapmaya karar verdim. Kılıcımı aldığım gibi elime saldırmaya başladım. Tekrar yükselen seslerden etkilendim ve tekrar kendime inancım geldi. Kılıcımla Maya'yı korkutmayı ve sonra da ona ufacık bir yara verip, kılıcını düşürmesini sağlamayı planlıyordum. Kılıcımı tuttum, sıkıca kavradım ve Maya'nın üzerine yürümeye başladım. Seyircilerden tezahuratlar yeniden yükselmeye başlayınca bu sefer şaşırtmaca olmadan, kendimce Maya'yı dize getirmeyi düşündüm. Kılıcımla üzerine yürüdüm ve yara yapacağım yeri planlamaya başladım. Belki bacağından ufacık bir sıyrık, onu bu yarıştan koparabilirdi. Bu düşüncelerimle boğuşurken Maya'yla göz göze geldim. Koskoca arenada sadece ikimizmişiz gibi bir hisse kapıldım ve Maya'nın gözlerine baktım. Kazanmak için bu kadar istekli miydim gerçekten? Yani kazanmak uğruna arkadaşımı yaralayabilir miydim? Ufacık, minicik de olsa o yara olacaktı ve benim yarattığım yara. Bunu göze alamadım ve Maya'nın gözlerine bakarak geri gitmeye başladım. Yeni hamleler düşünüp, arkadaşıma zarar vermeden bu düelloyu alacaktım.
| |
| | | Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Perş. Kas. 25, 2010 7:35 am | |
| Sat'in bundan önceki saldırılarını şu ya da bu şekilde atlatmayı başarmıştım. Ama onda biraz tuhaf birşeyler var gibiydi. Ruh hali sürekli değişmişti. İlk önce alttan alırken sonrasında birden saldırıyordu. Onu anlayamıyordum. Kılıcımı yine sımsıkı kavramıştım. Herkes başını uzatmış ya da ayağı kalkmıştı. Sat'e bakıyor olmalıydılar. Ben Sat'ten bir saldırı beklerken Sat kılıcını hafifçe indirdi. Ne olduğunu hala çözememiştim. Benimle savaşmak istemiyor muydu? ''Sat, iyi misin?'' diye sordum sessizce. Diğerleri duymamalıydı. Leo bile Sat'e doğru yönelmişti. Sat benim sözlerim üzerine kendine gelip hafifçe silkindi. Kılıcını yine kaldırdı. Güneş artık iyice tepedeydi ve bizi yakıyordu. Güneşte parıl parıl parlayan kılıcı gözlerimi almıştı. Bir an gözlerimi kırpıştırdım ve bir kılıç darbesini yana çekilerek zar zor atlattım. Kılıcımı kardırdım ve gayet basit hareketlerle saldırıları savuşturma tekniğiyle savaşa devam ettik. Sat hala düşünceli değildi. Ona ne olduğunu merak etmiştim. Ona saldırmak istemiyordum ama böyle olursa düello bayağı sürecek gibiydi. Hafifçe öne doğru kaydım ve kılıcımı Sat'e doğru yönelttim. Tabii ki onu yaralamamıştım. Ben bunu yapamazdım. Annem anne sevgisi tanrıçasıydı ve bana her varlığı sevme gücünü aşılamıştı. Hele hele arkadaşlarımı daha da çok. Sat sakince beni engelledi. Hafifçe Leo'ya baktım. O da sıkılmış görünüyordu. Düello hemen bitsin dercesine bakıyor gibiydi. Sat'e daha hızlı bir darbeyle vurdum. Sat de sonunda olanların farkına varmış, olay yaratmak için daha çoşkulu bir şekilde vurarak bir şeyler bekliyor gibiydi. O anda olay bulma işinin bana kaldığını anlamıştım. Yerimde hafifçe zıplayarak birden Sat'in üzerine çullandım. Yani kılıcımla demek istedim. O an Sat şaşkınlıktan kendini savunamadı ve kılcım hafifçe omzunu çizdi. ''Sat!'' diye inledim ve yanına gittim. Sat sadece yarasına hafifçe bakmıştı. Nasıl bu kadar umursamaz olabilirdi? Onun avcı olduğunu hatırladım. Her gün böyle yaralar alırdı herhalde. Ama ben hiç umursamayıp yerdeki bir çiçeğe hafifçe dokundum. Biraz parladı. Sonra elimi yaranın üzerine koydum. Yara anında iyileşti. Sat bu özelliğimi bilse bile her gören gibi şaşırmıştı. Ben de gülümseyip biraz uzaklaştım. Şimdi savaşa devam edebilirdik. Kılıç sesleri yeniden yankılanırken ve taraftarlar olayın şokunu atlatmışken, Sat'i nasıl yarayabildiğimi düşünüp duruyordum. Daha önce hiç bir dostuma böyle yapmamıştım. Ama bu bir düelloydu değil mi? Kendimi teselli etmek işe yaramıyordu. Benim için normal hayat ya da düello fark etmezdi. O beni yaralasa bile ben ona bir şey yapmayacaktım artık. | |
| | | Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Cuma Kas. 26, 2010 4:38 am | |
| 2. Tur Sonuçları:
Satellite Morgan:
Kurgun güzeldi. Akıcılık da iyiydi. Yazım hatan yok denecek kadar azdı. Betimlemede ufak ufak hatalar vardı. Benden yine aynı puanı alıyorsun. Puanın : 6
Maya Marie Collins:
Kurgu normaldi. Akıcılığın iyiydi. Betimlemede ufak ufak hatalar vardı. Benden aldığın puan : 5 | |
| | | Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Paz Kas. 28, 2010 9:25 am | |
| Maya beni omzumdan fena yaralamıştı. Kanım yere damlıyor, arenanın bembeyaz döşemeleri, kumlarıyla birleşip, üzerine bir de benim knaım eklenince bakılamayacak bir renk oluşuyordu. Kanımı görmeyi sevmiyordum ama pek de umursamıyordum. Avcıydım, alışıktım. Bir omzumun kanamasıyla yerlere düşüp ağlayacak değildim elbette ama yine de bunu Maya yapınca biraz içerliyordum. Ama sonuçta da bu bir düelloydu, Maya bunu yapmalıydı. Ve ben de bunu yapmalıydım. Gerçi Maya beni iyileştirmişti, ona minnet borçluydum. Onu yaralamayacaktım ama onu yenmek için çabalayacaktım. Yani normal bir şey yapacaktım, olağanüstü bir şey değil. Maya'ya baktım, hala beni yaraladığı için üzgün gibi görünüyordu ama yanına gittim ve kulağına fısıldadım. " Bu bir düello." Seyircilerin şaşkın bakışları ikimize dönmüştü, içlerinden bazılarının sesleri duyuluyordu. Böyle düello olmaz sesleri arenadaydı. Maya'ya baktım ve şimdi ne yapmamız gerekiyorsa onu yapacaktık. Göz kırpışımdan itibaren ikimiz de birbirimize saldırmaya başladık. Arenayı kısa süreli bir sessizlikten sonra sevinç naraları kapladı. Şimdi herkes istediğini alacaktı. Maya'ya baktım, ikimiz de kılıçlarımızı sallıyorduk. Birden beklenmedik bir şekilde üzerine yürüdüm ve onu sıkıştırdım. Yüzümde iğrenç bir gülümseme vardı, affetmeyeceğim seni dercesine ama tabi ki affedecektim. Düellodan sonra. Ona baktım, kılıcımı salladım ve çok sert bir şekilde kılıcına vurdum. Tam düşüyordu, arenayı sessizlik kaplamıştı ve herkes düellonun bitimine hazırdı. Leo kazananı ilan etmek üzere yerinden kalkmıştı ama hayır. Maya yerden bir çiçek açtırdı ve çiçek kılıcı zıplatarak Maya'nın eline verdi. Maya gülümsüyordu ve tüm arena bağırıyordu. Bunun üzerine geri geri gittim ve koşarak Maya'ya saldırdım. Kılıcımla Maya'nın kalkanına sert bir şekilde vurdum, titrettim. Ama Maya geri çekildi ve bunun üzerine ben de geri çekildim. Sanırım sıra Maya'daydı çünkü ben bayağı yorulmuştum. Tam oturacakken, dinlenecekken ve Maya'nın yapacağı hareketi beklerken Maya üzerime doğru koşmaya başlayınca korkarak geri çekildim ve refleks olarak kılıcımı Maya'ya yönelttim. Ayağa kalkarak tüm arenayı selamladım ama bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Bunun bedelini de ağır ödemek üzereydim, az kaldıya Maya kılıcımı düşürecekti. Gerçekten çok sert vurmuştu, kılıcım elimden hop diye kayıverecekken son anda tutmuştum. Derin bir nefes aldım ve kalkanımı daha sık kullanma düşüncesini içimden geçirerek kalkanıma sarıldım. İnsanın sığınacak kalkanı olması ne kadar güzel diye saçma sapan şeyler düşünürken beni bu rüyadan Maya'nın sesi uyandırdı. Maya bağırıyordu, ona yardıma gittim. Yerdeydi ama ben bir şey yapmamıştım. Maya yerde sürünürken ona elimi uzattım ve onunla ilgilenmeye başladım. Tam o anda Maya ayağa kalkarak kılıcıma sert bir şekilde vurdu. İyi taktikti ama uygulanan bensem taktikler bozulurdu. Kılıcımı kavradığım gibi Maya'nın kılıcından çektim ve kınına koymaya doğru hazırlandım. Biraz defans yapacaktım ama arkama bakmadan ilerlerken ensemde hissettiğim nefes sonrası arkama kılıcımla beraber döndüm. Maya'ya baktım, bir yerine bir şey olmamıştı ama kılıcım kesinlikle bir yere sürtünmüştü. Ama bunu düşünmek için zamanım yoktu, Maya'ya saldırdım.
| |
| | | Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Ptsi Kas. 29, 2010 9:11 am | |
| Sat'in kılcının karnıma sirtinmesiyle tahmin ettiğimden daha büyük bir acı hissetmiştim. Daha tepki veremeden Sat kılıcıyla hamle yaptı. Zar zor savunmuştum. Kullandığım elimde midemi tutuyordum ve zayıf elimle neredeyse kılcı düşürecek bir karşılık vermiştim. Bu arada karnım hemen kanamaya başlamıştı, ve en çok acıyan yerdi orası. Japonların intar etmek için karınlarını kesip beklediğini duymuştum. Acıyla ölmek için kullanılırmış. Bu arada eski yaramın da açıldığını fark ettim. Daha çok kanıyordu. Elim kan olmuştu. Sat ise şaşkınca bakıyordu. Seyirciler bile ne olduğunu anlayamamış bir şekilde ayağa kalkmıştı. Ed'i dört kişinin zorlukla yerinde tuttuğunu gördüm. Biraz midem bulanarak eski yarama da göz attım. Karnımı baştan başa kaplayan bir yaraydı bu. Çok eskiden, Kronos ordusu saldırısında almıştım bu yarayı. Sat hızlıca yanıma gelmişti. ''Maya, Maya, iyileştirsene, gücünü kullan!'' Sat telaşlı gibiydi. Endişeli bir şekilde kolumun olduğu yere bakıyordu. ''Ben de işe yaramaz, ben hep aktarıcı görevi gördüm. Vücudum bağışıklık gibi bir şey kazandı.'' dedim Sat'e bakarak. Hayal kırıklığına uğramış gibiydi. Bu arada haber verilen bir çocuk hızla sargı bezi getirmişti. Ares çocukları sıkıldıklarını belli eden bir şekilde mızmızlanıyorlardı. Onların için sadece savaştı tabii, yaralar onlar için önemsizdi. Sat hızla sargı bezini almış, belime sarmaya çalışıyordu. Sat'in elini sakince çekip sargı bezini dikkatlice yaranın fazla acıdığı yere doğru sardım. Sonunda tamamını sarmıştım. Üstümdeki yeşil giysinin üzerindeki kan lekesi dışında ortalıkta bir şey kalmamıştı. ''Şimdi hazırım.'' dedim ve acımı belli etmemeye çalıştım. | |
| | | Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Salı Kas. 30, 2010 7:32 am | |
| 3. Tur Sonuçları:
Satellite Morgan:
Yine kurgun güzeldi. Akıcılık da iyiydi. Yazım hatan yok denecek kadar azdı. Herzaman ki gibi 6 puan aldın.
Maya Marie Collins:
Yine aynısın. Değişen pek birşey yok. Benden aldığın puan 4. | |
| | | Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Perş. Ara. 02, 2010 4:11 am | |
| Az önce Maya'nın eski yaraları, yeni yaraları yani sayabileceğim kadar çok yarası tekrar günyüzüne çıkmıştı. Bu beni kendimden almıştı. Hepsi benim suçumdu, kendimden utanıyordum. Düello adına arkadaşıma nasıl zarar verebilmiştim ben? Beni tanıyanlar beni böyle mi bilirlerdi? Arkadaşlarım benim için her şeyden kıymetlilerdi. Onlar yoksa, ben de olmazdım. Ve az kalsın Maya'mın, biricik arkadaşımın, yokluğuna sebep olacaktım. Şimdi Maya'm karnını tutarak savaşmaya çalışıyordu. Hazırım demişti ama hazır görünmüyordu. Hala sendeliyordu, yaraları hafifçe kabuklaşmaya başlasa bile kendisi hala dimdik değildi, ilk defa onu böyle görüyordum. Kendi kendime üzülürken Maya çoktan kılıcını sallamaya başlayınca biraz olsun moralim yerine gelmişti. Sevindirik olmuştum, bu savaşın devam edebileceğinin işaretiydi. Maya kılıcını kaldırınca bütün arena bağırmaya başladı ve savaşa tekrar canlılık geldi. Bu canlılığı Maya'nın bana doğru koşarak saldırması devam ettirdi. Maya bana doğru koşarken ben de ileri doğru koşmaya başladım. Bir nevi yakalamaca oynuyorduk şu anda ve arenanın yarısı gülerken yarısı da ufluyordu ki bu yarıyı savaş isteyenler oluşturuyordu. Bir an durdum, ama Maya devam etti. Maya bana yaklaşmışken bir iki adım sağa ilerleyince Maya boşluğa koşmaya başladı ve bir süre sonra durdu. İkimiz de gülüyorduk. Ama hakemin ve izleyicilerin baskısı sonucu tekrar savaşımıza geri dönmek zorunda kaldık. Maya'yı yenmek elbette istiyordum ama şu anda düelloda bayağı eğleniyordum. Ama sonuçta bu bir oyundu ve kazanmak ile kaybetmek vardı. Ben kaybetmek istemiyordum kesinlikle. Bu yüzden kılıcımı sıkıca kavradım, derin bir nefes aldım. Gökyüzüne bakarak bağırdım ve rahatladım. Arena coşunca koşarak Maya'nın kılıcını hedef aldım ve kılıcını zorlamaya başladım. Artık ikimizin de isteği kazanmaktı. Kim kazanırsa kazansın biz hep arkadaş olacağımız için sorun yoktu. Kılıcımla kılıcını bastırmaya devam ederken Maya'nın suratından akan terler kumu ıslatmıştı. Fena zorluyordum ama Maya kılıcını birden bire çekince kılıcım havada kaldı ve yere düşmemek için çabalamam gerekti. Bu hamleden sonra kendimi toparladım ve yeni hamleler düşünmeye başladım. Kılıcımı elimde tutuyordum, Maya da ben de hiçbir girişimde bulunmuyorduk. İyice yorulmuştuk ama bu düelloyu bir sonuca bağlamalıydık. Maya'nın gözlerine baktım, kazanma isteğiyle yanıp tutuşuyordu ama ben kazanma zorunluluğuyla eriyip bitiyordum. Etrafımda döndüm birkaç tur, sanki hiçbir hareket yapmayacak gibi. Ardından Maya gelecek ve ben de onun kılıcını düşürüp, alacak ve de şampiyon olacaktım. Ki ben etrafımda dolanırken planladığım gibi oldu her şey; Maya geldi, hamlesini yapmaya çalıştı. Tam o sırada ben kılıcına hışımla vurdum, düşmedi, Maya son anda yakaladı. Vakit kaybetmeden tekrar vurdum, Maya tam düşürecekken ayağıyla zıplattı ve kılıcı eline aldı. Bir ara Maya'yla futbol oynamam gerektiğine de karar verdikten sonra geri çekildim ve bu sefer stratejiyi Maya'ya bıraktım.
| |
| | | Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Perş. Ara. 02, 2010 8:08 am | |
| Yine mideme bir ağrı saplandı. Keşke bir Apollon çocuğu yanımda olsaydı. Burada ağrıdan bitmiştim. İyi ki idare ediyordum ve çok belli etmiyordum. Zaten Sat'i bir savaş sarhoşluğu sarmıştı. Nike'in çocuğu olmasına alışmaya çalışacaktım artık. Sat her şeyi unutmuş ard arda hamleler yaparken, bir yandan da beklenti içindeydi sanki. Ne olduğunu anlamamıştım. Zaten hiç bir atılma yapamıyordum. Karnım bunu engelliyordu. Sakinleşmeye çalışıp Sat'in ne istediğini anlamaya çalıştım. Normal hareketlerle çalışıyorduk şimdi. Hafifçe duyuluyordu kılıçların sesleri. Birbirimizin gözlerine konsantre olduk. Haydi Sat, şimdi yapamam, sen bir çıkış yap, dedim içimden. Bu arada taraftarlar sıkılmış gibiydi. Zaten burada onlar için savaşmıyorduk. Biz eğlenmek için kullanılan bir araç değildik. Sonunda Leo işaret verdi ve biraz dinlenmek için zaman bulabildik. Yaramı kontrol ettim, eskisinden iyiydi en azından. Hatta bir ara gidip Ange'den yardım istedim. O yaramı inceledi ve biraz iyileştirebildi. Tam olarak yapabilmesi için zamana ve enerjiye gereksinimi vardı. Ve şu anda zaman bizde yoktu. Leo başlamanması gerektiğini bildirince tedavi yarında kalmış ve yaram tam kapanamamıştı. Hızla yerime koştum ve telaşla kılcımı kaptım. Tekrar başlıyorduk. | |
| | | Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan C.tesi Ara. 04, 2010 1:01 am | |
| 4.Tur Sonuçları:
Satellite Morgan: Betimleme iyiydi.Kurgu ve akıcılıkta her zamanki gibiydin. Hep aynı puanı alıyorsun ne yapalım. Puanın: 6
Maya Marie Collins:Değişen bir şey yok. Ufak ufak yazım hataları. Kurgu yetersizliğiyle birleşince benden 3 puan alıyorsun. | |
| | | Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Paz Ara. 05, 2010 7:40 am | |
| Artık düellomuzun bitmesine az kalmıştı, son hamlelere oynuyorduk. Seyirci biraz desteğini azaltmıştı, zaten bu onların hoşlanacağı türden bir düello değildi. Onların izlemek istediği düellolar düşmanların düellolarındandı, mesela Mitch ve Aly'i izleyebilirlerdi ama burada işleri yoktu. Seyircilerin mırmırından sıkılmıştım, ama onları coşturmak istemiyordum artık. Uzatma dakikalarında onlardan çok kendimi ve itibarımı düşünmeliydim. Bu maçı arkadaşımı kırmadan kazanmalıydım. Maya'ya bakıyordu gözlerim, başka hiçbir şeye değil. Onunla beraber yaşadığımız maceralar gözümün önünden film şeridi gibi geçiyordu. Bir an saçmaladığımı farkettim, sanki öldürecektim Maya'yı. Sadece kılıcımı sallayacaktım ve yenecektim, bu kadar. Kafamı salladım, kendime geldim. Leo bize daha hızlı olmalısınız dercesine bakıyordu. Bunun üzerine Leo'ya göz kırptım ve Maya'nın üzerine yürümeye başladım. Gözlerim Maya'dan başkasını ve onun gözlerinden başka bir yeri görmüyordu. Arkadaşımdı, incitmeyecektim, maçı alacaktım. Yavaş yavaş yürümeye başladım ama gözümü bürümüş hırsı ben bile hissedebiliyordum. Gözlerimden alevler çıkıyordu, aklımı kontrol etmeye çalışıyordum. Ne Maya'nın ne benim canım yanacaktı, sadece kazanacaktım. Yürümeye devam ediyordum. Seyircilerin sesleri arkamda buğuydu artık. Belki yükseliyordu, belki alçalıyordu ama ben hiçbir ses duymuyordum. Sanki bu ses çok uzaklardan geliyordu, oysaki dibimdeydi. Maya'ya bakmaktan vazgeçtim bir süre sonra, kızı korkuttuğumu farkettim. Yani prensiplerime tersti bu. Yüzümü gülümseyen surata dönüştürerek Maya'nın üzerine yürümeye devam ettim. Artık kendime gelmiştim, hırsım vardı ama bedenimi kaplamamıştı. Değişik duygular içindeydim, otokontrolüm sıfırdı. Birden bire koşmaya başladım evet yenecektim. Koşarak Maya'nın kılıcına bir darbe vurdum. Gülümsemeye başladım, hamlelerim daha bitmemişti. Duygularım, düşüncelerim hepsi birbirine karışmıştı. Kendime hakim olamıyordum ve tekrar vurdum kılıcına. Ama yine düşmedi. Zorluyordum, üst üste vururken Maya sadece gülüyordu. Bir süre sonra Maya'ya baktım, ama artık ne o gülüyordu, ne de ben. Daha hızlı vurmaya başladım. Tekrar tekrar vuruyordum ama düşmüyordu. Bir süre sonra Maya kulağıma fısıldadı. "Sat iyi misin?" Başımla onayladım, kendime gelmiştim. Geri çekildim, biraz dinlenmeliydim, resmen delirmiştim. | |
| | | Clara Thompson Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 4592 Kayıt tarihi : 12/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Paz Ara. 05, 2010 9:02 am | |
| Sat biraz geriye çekildi. Ona ne olduğunu anlamamıştım. Sanki hırsı bütün bedenini kaplamıştı, onu kontrol edemiyordu. Derin derin nefes almaya çalışırken kalkıp inen omuzlarını görüyordum. Seyirciler birden Sat'in delirdiğini sanarak önlerindeki koltuklara yaslanmışlardı. Leo bile endişeli bir şekilde Sat'e bakıyordu. Onun iyi oluğ olmadığını kontrol etmek istiyordum ama sinirleri gergin gibiydi. ''Sat?'' dedim ve yanına yaklaştım. Sonunda yüzünü görebildim. Elleriyle başını tutmuştu. ''Sat?'' diye tekrarladım. Sarı saçlarını yüzünden çekti ve bana baktı. Gözleri hafif buğulu gibiydi. ''Savaşmayı istiyorum ama sana zarar vermek istemiyorum, savaşa kendimi hep fazla kaptırmışımdır ve bir arkadaşıma karşı da hiç savaşmadım. Nike kızı olmaktan nefret ediyorum.'' Sat kısık bir sesle konuşuyordu. Seyircilere bir şey farketmemeye çalışıyor olmalıydı. Bir avcı olarak kamptaki otoritesini düşürmek istememesini anlıyordum. Yani bir avcı zayıflığını göstermek istemez, bu normal bir şeydir. Sat'in kolunu tuttum. ''Sakin ol Sat, sana inanıyorum. Sen bana zarar vermezsin.'' Sat bana baktı ve azıcık gülümsedi. Ben de ona gülümsedim ve biraz geriye çekildim. Artık başlayabileceğimizi hissediyordum. Umarım Sat dayanabilirdi. Onu güveniyordum tabii ki, o kendini tutabilirdi. Sat de hazırlandı; duruşunu düzeltti. Artık duellonun sonlarına hazırlanıyorduk. Bunu anlamıştım. Sadece seyircilerin bıkkın bağırışlarından anlamamıştım. İkimizin de yorgunluğundan da belli oluyordu. Bu duelloda ikimiz de çok şey öğrenmiştik, çok ders almıştık. Bu duelloyu unutmayacaktık ikimiz de. Kılıcımı kaldırdım ve Sat'in darbelerine hazırlandım. Umarım kendini tutabilirdi. | |
| | | Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Maya Marie Collins x Satellite Morgan Salı Ara. 07, 2010 5:07 am | |
| 5.Tur Sonuçları:
Satellite: Hiç değişmiyorsun aynı puanıda alıyorsun. 6 Puan.
Maya: Sende hep aynısın. Yazım hataları vardı ufak tefek. 4 Puan.
SONUÇ:
Satellite Morgan: 6,6,6,6,6 Toplam: 30 Puan Maya Marie Collins: 3,5,4,3,4 Toplam: 19 Puan
Kazanan Satellite Morgan !!!
| |
| | | | Maya Marie Collins x Satellite Morgan | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|