Satellite Morgan

O gün sabah uyandığımda her zamanki gibi canım avlanmak istemiyordu ama buna mecburdum. Avcılarla beraber bir süre avlandıktan sonra yanlarından ayrıldım ve kulübeme doğru yol aldım. Kulübemden içeri girdiğim zaman bugün neler yapabileceğimi düşündüm ve büyü teknikleri sınıfına yeni bir eğitmen geldiğini hatırlayarak büyü teknikleri sınıfına gitmeye karar verdim. Tabi Tanrıça Athena ve Tanrıça Afrodit de eğitmenim olabilirlerdi,hatta şeref duyardım ; sadece oradan aklıma geldiği için gitmek istedim. Oraya gitmeden önce gözlüklerimi taktım ve her zamanki gibi gümüş renkli bir ceket ve kont pantolon giydiğim gibi büyü teknikleri sınıfına koştum. Oraya vardığımda eğitmenler ve öğrenciler biraradaydı ve benle ilgilenmeleri için beklemeye başladım.

Büyü dersliğime Jess'in gireceğini öğrenince şaşırmıştım, ama çok mutlu olmuştum. En sevdiğim arkadaşlarımdan biri dersime girecekti ve büyü gücümü bildiği için bunun kolay olacağını sanıyordum. Önüme kutu ve sopa koyarak bunları kaldırmamı istedi. Kafamı salladım ve kaldırmayı denedim.

Bunlar fazlaydı, hepsini aynı anda kaldıramazdım. En azından burada öğrenebilirdim, zaten bu yüzden gelmiştim. Sopayı tek başına kaldırdım, Jess tam ağzını açacakken konuşmaya başladım. "Bir dakika Jess, konsantre oluyorum." Jess beni izlemeye başladı. Kutuları da teker teker kaldırıp, Jess'e gülümsedim. Bunun işe yaramayacağını ve öğretmenimden popara yiyeceğimi biliyordum. Ardından Jess'in diyeceklerini dinlemeye koyuldum.