Mutlu Bir Akşam

Konu: Mutlu Bir Akşam Perş. Kas. 18, 2010 10:56 am

Yemekhane'deki yemek daha yeni bimişti. Ben her zamanki gibi kulübeme gidip miskinlik yapmak istemedim bu sefer. Plajlara yöneldim. Daha önce buraya hiç gelmemiştim. Ama bugün ordaya gitmek istemiştim. Havadaki deniz kokusunu içime çekerek yere oturdum. Deniz müthiş görünüyordu. Ay ışığı denize vuruyor ve suyu aydınlatıyordu. Bu manzarayı uzun süre seyretti gözlerim. Yanımdan bir ses gelmeseydi devam edeceklerdi de.

'Merhaba.' dedi yanımdan gelen ses çekinerek. Kafamı çevirip yanıma baktığımda bana bakan çekingen bir kız suratı gördüm. Bu Athena'nın kızı Serena'ydı. Benim hoşladığım kız. Ama onun benim için aynı şeyleri hissedip hissetmediğini bilmiyordum. Tabii o akşam herşeyin değişeceğini nereden bileblirdim ki ?

'Merhaba.' dedim ona. 'Bugün çok güzel görünüyorsun.'

(Sere Very Happy

)

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam C.tesi Kas. 20, 2010 11:00 pm

İltifat etmesi hoşuma gitmişti. Bende gülümseyerek cevap verdim. ‘‘Zekâmı, güzelliğime tercih ederim.’’ Leo biraz şaşırmış gibi baktı. Fakat sonra gülmeye başladı. Ben bir Athena kızıydım. Güzelliğimden çok zekâma iltifat edilmesini isterdim. Leo’nun yanına oturup denize baktım. Deniz gerçekten mükemmeldi. Dalgaların sesi, ay ışığının zarafeti ve azda olsa huzur veren sessizlik… İlk defa sessizliği bu kadar sevmiştim. Ben düşük çeneli Serena ilk defa konuşmuyordu. Annemin beni burada görmemesi için dua ediyordum. Kesinlikle ikimizi de buharlaştırırdı. Deniz’e dönük olan yüzümü ona çevirdim ve konuşmaya başladım. ‘‘Tanrıça Athena’nın yani annemin senden nefret ettiğini biliyorsun değil mi?’’ Bildiğini tahmin ediyordum. Annemin ona olan öfkesi tartışılmaz çok büyüktü.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 1:16 am

'Biliyorum.' diye cevap verdim ona. 'Ama neden olduğunu bilmiyorum.'diye ekedim. Aslında Sere'den hoşlandığım için olduğunun farkındaydım. Ama sormak istemiştim. Sot-ruyu sorduktan sonra başımı denize çevirdim ve denize doğru bakmayı sürdürdüm. Gözleri hala beni süzüyordu. Bende sıkılmıştım. Tam önüme bir şimşek indirince Sere biraz irkildi.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 1:29 am

Onun beni sevmesi sorun değildi. Benim Leo’yu sevmem sorundu. Annem çok köpürmüştü. Leo uğruna gidip Olimpos’ta Bilgelik Tanrıçası ile kavga etmiştim. Tabi bunu kimse bilmiyordu. Lucy bilseydi deli olduğumu düşünebilirdi. Sanırım fazlasıyla cesurdum. Annemden korkmuyordum. Sanırım oda benim gibiydi. Bu özelliğimi kesinlikle annemden almıştım. Dediklerini duyunca başımı salladım ama Leo’yu süzmeye devam ediyordum. Birden Leo önüne şimşek indirdi. Çığlık attım. ‘‘Se-sen ne yaptığını sanıyorsun ya? Eceline mi susadın?’’ Bağırmaya başlamıştım. Beni gerçekten korkutmuştu. Buz mavisi gözlerimin öfkeden pörtlediğini, ellerimi ise yumruk yaptığımı hissediyordum.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 2:40 am

'Birşey olmaz merak etme. Tabii bir canavar değilsen.' dedim gülerek. Ama o hiç gülmüyordu. Bana deliymişim gibi bakıyordu.Bana bir tokat atacak gibi bakıyordu.

'Özür dilerim seni korkuttuysam.' dedim. Ama o hala beni süzüyordu. Bende korkmaya başlamıştım.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 2:46 am

Çok kaba bir davranıştı. Bir canavar değilsem mi? Görmüyor muydu yahu? Ben tabi ki canavar değilim! O her ne kadar gülerse gülsün beni kırmıştı. ‘‘Ah evet maalesef ki canavar değilim Leo Bey!’’ dedim sertçe. Bunu hak etmişti. Şimdi onu süzeceğime denizdeki dalgaları izlemeye başlamıştım. Gerçekten çok sinirlenmiştim. Kendini böyle havalı gören ve bir şey zanneden melezler neden böyle olurdu ki? Mırıldandığımın bile farkında değildim. ‘‘Nasıl senin gibi kaba birinden hoşlanmışım bilmem.’’ dedim sakince. ‘‘Anlamadım?’’ sesi yerimden zıplamama neden olmuştu. ‘‘Hiç kendi kendime konuşuyorum işte.’’ Yapmacık bir gülüş ile gülümsedim. Sinirlenmeye başladığını hissediyordum.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 2:49 am

'Sen az önce Nasıl senin gibi kaba birinden hoşlanmışım bilmem mi dedin ? Ben mi öyle duydum ?' diye sordum. Bunu gerçekten söylemiş olamazdı değil mi? Beni seviyor muydu acaba ? 'Saçma saçma konuşmayı kes.' dedim kendi kendime. Sere'e baktığımda suratı kıpkırmızıydı.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 2:54 am

Hem sinirden hem de utancımdan suratım kıpkırmızı kesilmişti. Saçmalamam an meselesiydi. Sinirle ayağa kalktım ve bir ileri bir geri yürümeye başladım. Daha sonra bağırmaya başladım. ‘‘Oda nereden çıktı? N-ne alaka? Ben, senden mi hoşlanacağım? Çok komiksin Leo!’’ Evet, şuan yalan söylüyordum hatta buna inanmayacağına da emindim. Leo’ya baktığımda gözleri yuvalarından fırlamış gibiydi. O kadar çok mu bağırmıştım? Büyük ihtimalle bunu annemde duymuştu. Buraya gelmesi an meselesi olabilirdi. ‘‘Annem her an buraya gelebilir. Ayvayı yedik of!’’ konuştuğumu yeni fark etmiştim. Rezilliğimi fark edip sinirle yere oturdum. Hem Leo’ya rezil olmuştum hem de mantığıma karşı gelmiştim. Utancımdan ne yapacağımı bilmiyordum.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:02 am

Sesi çok yüksek çıkmıştı ve beni kırmıştı da. 'Evet.' dedim içimi çekerek. 'Benden neden hoşlanasın ki ? Şapşalın tekiyim.' Oturduğum yerden kalkıp denize doğru yürüdüm. Denize yaklaştığımda elime birkeç taş aldım ve bunları denize atmaya başladım. Dönüm Serena'ya bakmak istiyordum ama bunu yapmadım.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:21 am

Şimdi ne olması gerekiyordu. İkimizde kırılmıştık değil mi? Annemin şuan gelip gelmemesi umurumda bile değildi. Derin bir of çektim ve ayağa kalktım. Yavaşça ve sakince Loe’nun yanına gittim. Boyu uzun olduğu için ona bakarken kafamı kaldırıyordum. Çok sinir bir durumdu. Söze nasıl başlayacağımı bilmiyordum fakat bu iş bu gece bitecekti. Her şeyi açıklayacaktım. ‘‘Aslında ben senin şapşalın teki olmanı seviyorum. Annemin de siniri bu yüzden ya. Onunla kavga ettim. Seni seçmeme kızdı. Üstelik dayım sayılıyorsun biliyorsun değil mi? Tabi annemi geçtim birde Zeus’un tepkisi var. Bence biz öldük.’’ Gülümsedim ve vereceği tepkiyi bekledim.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:26 am

Dediğini tam olarak anlayamamıştım. Bir açık konuşmuyorduki şu kız. Kafam karışmıştı. Annesiyle benim için mi kavga etmişti yani ? Bana bakıp gülümsüyordu ve yanıt vermemi bekliyordu. Ama ben nasıl yanıt vereceğimi bilmiyordum.

'Yani ?'

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:38 am

Tanrım, bu çocuk mu kıttı yoksa herkes mi kıttı? Yüzümdeki gülümseme birden soldu. Yinede fazla belli etmemeye çalıştım. Benim gibi bir Athena kızı, bu kadar soru soran kişilerle başa çıkamaz tabi. ‘‘Yani demek istiyorum ki hissettiklerin karşılıklı. Anladın mı? Bu yüzden geçen annem ile kavga ettim. Senden nefret etme sebebi de bu zaten.Eğer annem Zeus’a söylerse işte o zaman biteriz. Anladın mı?’’ Durmadan anlamak kelimesini vurguluyordum ama beni sinir ediyordu. Elimden bir şey gelmiyordu. O yüzden vereceği cevabı beklemeye başladım.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:43 am

Ne yani şimdi bende senden hoşlanıyorum mu demekti bu ? Evet öyleydi. Hissettiklerim karşılıklıysa öyleydi. 'Zeus hiç birşey yapmaz.'dedim ona. İçimden koşup haykrmak geliyordu. Buna engel olmaya çalışsamda olmadı. Birden koşmaya başladım. Koşarken ikide bir zıplıyordum. Sere'de kahkaha atıp duruyordu. Tekrar onun yanına geldiğimde 'Pardon ya. İçimden geldi.'dedim. Ve oda ondan hiç beklemediğim bir şey yaptı. Bana sarıldı.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:50 am

Zeus bir şey yapamaz mı? Bundan pek emin değildim doğrusu. Ona sarıldıktan sonra hemen kendime geldim. ‘‘Annemin görüp seni öldürmesini istemezsin bence.’’ dedim gülerek. Daha sonra kumların üstüne tekrar oturduk. ‘‘Leo, biliyor musun? Sen Luke’a çok benziyorsun.’’ dedim. Ben bile bu cümlenin ağzımdan çıkmasına şaşırmıştım.

Konu: Geri: Mutlu Bir Akşam Paz Kas. 21, 2010 3:53 am

'Tanıyorsun onu herhalde ?' diye sordum. Aslında yere oturmak istememmiştim. Sonsuza kadar ona sarılarak kalabilirdim. 'Hem ben Luke'a neden benzeyecekmişim Luke bana benziyormuş' dedim gülerek. Onun yüzünede küçük bir gülümseme yerleşti.

» Mutlu Bir Akşam
» Kafede Mutlu Bir Akşam
» Tüm Kamp Geçirilen Mutlu Bir Akşam
» Mutlu bir gece
» Sakin Bir Akşam.