40- Tırmanma duvarına gideceksin!
Mekan: Tırmanma duvarı
Katılacaklar: Sen ve istediğin herkes.
Kulübemde oturmuş Antik Yunan dilinde kitap okuyordum. Kitap okumayı sevmiyordum ama okumam gerekiyordu çünkü kendimi geliştirmek, bir şeyler öğrenmek istiyordum. Daha fazla bu işkenceye dayanamayarak kitabı masanın üzerine fırlattım. Bu kadarı bana yeter hatta artardı. Yatağıma uzandım ve bugün ne yapacağımı kısa bir süre düşündükten sonra aklıma tırmanma duvarı geldi. Daha önce hiç tırmanmaya denememiştim.
Kampta bu tırmanma duvarının ününü çok duymuştum. Bundan dolayı nasıl bir şey olduğunu çok merak ediyordum. Tırmanma duvarına gitmeye karar verdim. Hemen üzerime rahat bir şeyler giydim, saçımı topladım ve spor ayakkabımı giydim. Hazır olduğumda kulübemden çıkp tırmanma duvarına gittim.
Tırmanma duvarı çok yüksekti ve üzerinden lavlar akıyordu. Ben burayı nasıl tırmanacaktım? Bir süre daha incelendikten sonra tırmanmaya başladım. Başta her şey çok güzel gidiyordu. Biraz yukarı çıktıktan sonra sarsılmaya başladım. Sarsılma bayağı fazlaydı. Zar zor tutunuyordum. Tırmanmaya devam ettim. Üzerime lavlar gelmeye başladı.
Onları da atlattım ama hemen arkasında taşlar yuvarlanıyordu. Taşlardan çok zor kurtuldum. Yukarı çıkmaya devam ettim. Çok yorulmuştum ve hala sarsılıyordum. Yere düşeceğimi biliyordum ama tırmanmak zorundaydım. Başka seçeneğim yoktu çünkü nasıl inileceğini bilmiyordum. Hızlanmaya başladım. Lavlar tekrar akmaya başladı.
Bir yerde durdum ve lavın bitmesini bekledim. Bitmeyeceğini anladığımda lavlara değmeden çıkmaya devam ettim. Kıyafetimin ucu yanmıştı ama önemli bir şey yoktu. Üzerime aniden taşlar tekrar gelmeye başladı. Ancak bunlar diğerlerine göre daha büyüklerdi. Bana bir çarpsalar ne olacağını düşünmek bile istemiyordum.
Hemen yana kaydım. Birinci taştan kurtuldum. Ancak ikinci taşa hazırlıklı olmadığımdan az daha bana çarpıyordu ama şansım yaver gitmişti. Ayağım kaydı, biraz aşağı doğru düştüm ve zar zor tutundum. Taşta yanımdan geçip gitti. Soluklanmaya ihtiyacım vardı. Böyle devam edemezdim. Aşağı doğru baktım ve çok yüksekte olduğumu gördüm. İşte şimdi bitmiştim ben.
Taşlar yanımdan geçip gidiyorlardı. Biraz daha bekledikten sonra taşlar gelmeyi kesti ve lavlar akmaya başladı. Ben de ilerlemeye devam ettim. Tam lavlardan kurtulmuştum ki bir taş bana çarptı ve hızla aşağı doğru düşmeye başladım. Bir yerlerden tutunmaya çalıştıysamda beceremedim. Sadece hızımı biraz yavaşlatmayı başarmıştım.
Fakat yine de hızlı bir şekilde aşağı düşüyordum. Bütün gücümle çığlık attım ve yere çakıldım. Kolumun üzerine düşmüştüm. Kolum çok acıyordu. Kesin kırılmıştı. Çılık atmaya devam ettim ama bu sefer acıdandı. Güneşi gördüm ve çığlık atmayı kestim. Birkaç kişi yanıma geldi ve beni hemen revire götürdüler.