O gün aşırı derecede heyecanlıydım.Sanki bütün olaylar üst üste geliyor,tüm güzellikler beni buluyordu.Bu macerayı da Stell'le beraber yaşayacaktık.Bu yüzden çok ama çok heyecanlıydım.Hades kızı,üç büyüklerden birinin kızı.Kampın en popülerlerinden biri.Ona herkes güveniyordu ki ben de onlardan biriydim.Hades kızı olmasına rağmen çok iyiydi,çok sevecendi.Onun yanında kendimi güvende hissedebiliyordum.Stell'e bu macerayı teklif ettiğimde bana yardım etmeyecek diye korktum ama Stell düşüncelerimin aksine hemen kabul edince sevindirik oldum.Ona sarıldım ve gitmek için sabırsızlandığımı söyledim.Ve ardından beraber izin almak için Hades'in sarayına gittik.
Burası kocaman bir yerdi,Stell de beni bildiği bir yöntemle buraya getirmişti.Gölge veya gölgeleme gibi bir şeydi.Ama kolay yoldan gelmiştik.Yeraltından korkmam gerekirken yanımda Stell olduğu için kendimi güvende hissediyordum.Persephone ile beraber yaşayan Hades'in sarayına girdiğimde bile kendimi Stell'e adamış hissedip,rahatlıyordum.
İçeri girdiğimizde muhafızlar Stell'e selam verdiler ve Hades'in odasına çıktık.Stell kapıyı açtı.