| Çalınan Altın Post (Labirente giriş) | |
|
+2Serena Su Hanzadeoğlu Cassandra Masen 6 posters |
Yazar | Mesaj |
---|
Cassandra Masen Thanatos'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4293 Kayıt tarihi : 18/09/10
| Konu: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 10:29 am | |
| Biraz ürkmüş biraz meraklı bir şekilde labirentin girişine baktım. Orada nelerle karşılaşacağımızı bilmiyordum ve bu beni hem korkutuyor hem de meraklandırıyordu. Meraklı yanım daha ağır bastı ve girişe biraz daha yaklaştım. Arkamda Sere vardı. Onun arkasında ise Maria, Adrian, Sat, Arthur, Leo ve Lia vardı. Derin bir nefes aldım. Sekiz melez canavarlar için toplu davetyiye demekti. Ve bu da bizim için macera ve daha çok meyve demekti. Gülümsedim. Bu görev bize verildiği için içimde büyüyen gururu-biraz da kibiri- bastırmaya çalıştım. -Hazır mısınız? diye sordum diğerlerine. Evet anlamında başlarını salladılar. Maria'ya baktım ve gülümsedim. Bu görevde de onun olmasından çok mutluydum. Ardından labirentin girişini açtım ve içeri atladım. | |
|
| |
Serena Su Hanzadeoğlu Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4815 Kayıt tarihi : 07/09/10
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 10:36 am | |
| Labirent tüylerimi diken diken etmeye yetiyordu. Korkuyla Jess’in arkasından baktım. Korkuyla mı? Tanrım, neler oluyordu böyle? İçimden masum bir sesle yalvardım kendi kendime. Tanrım lütfen beni koru, ben bir Athena kızıyım! Nasıl olurda korkarım. Of! Gerekirse çığlık atacaktım. Arkamda ise altı tane melez vardı. Altısı da sabırsızca bekliyordu. Jess sakince bize döndü. Gözleri parıldıyordu, ondaki cesaret kendime gelmemi sağlamıştı. Yüzümdeki dehşet ifadeyi sildim ve kendimden emin katı bir tavır sergileyerek başımı salladım. Evet, hazırdım. Canavarlarla savaşıp bu önemli görev için kendimi feda etmeye hazırdım. Acaba çok mu saçmalamıştım? Her neyse…
Jess labirentin girişini açar açmaz herkes teker teker atladı. Derin nefes aldım. ‘‘Evet, çocuklar. Sanırım canavarların canını okuyacağız.’’ dedim ve bu cümleme sevimli bir gülümseme ekledim. Jess’de bana bakıp gülümsedi. Sonunda eğlenceli bir maceraya atılmıştık. Bekleyin bizi pis ve kokuşmuş canavarlar, biz geliyoruz!
| |
|
| |
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 11:21 am | |
| Kampa geldiğim günden beri maceradan alamıyordum kendimi. Her zaman başıma bir şeyler geliyordu.Bugünde onlardan biriydi. Bu seferde labirente giriyordum. Burada da bir sürü canavar olduğu dışında içerisi hakkında bir bilgim yoktu. Ama şimdiden çok eğlenceli geçeceğine emindim. Jess ve Sere labirente girmişlerdi. Şimdiyse sıra bendeydi. İçimde hem korku, hem merak vardı. Aslında pek korktuğum söylenemezdi çünkü yanımda en çok sevdiğim arkadaşlarım vardı. Bu da beni bu maceraya atılmak için daha heycanlı yapıyordu.
Labirente açılan kapının önündeydim. Bir an içeri girmekte tereddüt etsemde içerideki Jess'e ve Sereye gülümsedim ve bende içeriye ilk adımımı attım. Bu sefer atıldığımız macera baya uzun ve eğlenceli olacağına benziyordu. Yine de burada olmaktan mutluydum. "Arkadaşlar bu sefer maceramız daha uzun olacak, hazırlanın." dedim ve gülümsedim. Arkamdaki arkadaşlarımın teker teker içeri girmesini izledim.. | |
|
| |
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 11:25 am | |
| Kehanetleri genelde pek sevmezdim. Birçok ölüm ve kötü şeyin habercileriydi çünkü. Ölümden korktuğumdan değil, sevdiklerime zarar gelmesinden herşeyden çok korktuğumdan. Kampa geleli henüz pek uzun bir süre olmamıştı, ama birçok arkadaşım olmuştu. Ve şimdi onlarla birlikte tehlikeli bir göreve çıkıyorduk. Neyse ki kehanette ölümle ilgili bir şey geçmiyordu. Zeus Yumruğu'nun önünde bekliyorduk. Jess Labirent'in girişini açacak, ve Labirent'in karanlığında yolumuzu bulup çalınan Altın Post'u geri getirecektik. Gayet basit. Tek sorun içimde Labirent'e girme konusunda pek fazla olumlu düşünce olmamasıydı. Hayır, kendimi tanımasam korktuğumu bile düşünebilirdim. Ama savaş tanrısının oğlu olarak karanlıktan, veya yeraltındaki kadim ve güçlü canavarlardan mı korkacaktım? Hadi ordan! Cesaretimi toplamaya konsantre oldum. Jess'in işaretiyle birlikte içeri girmeye başladık. Önce Jess, ardından Sere ve Lia, ondan sonra da ben... Kendimden emin adımlarla Labirent'in karanlığına kendimi bırakırken arkadaşlarımın birbirlerine söyledikleri cesaret verici sözleri kulaklarımda yankılanıyordu. "Hadi gelin bakalım canavarlar... Burada bir Ares oğlu var bilmem farkında mısınız?" diye geçirdim içimden. Cesaretim yerine gelmişti, korkudan eser yoktu artık. |
|
| |
Arthur Dragomir Küçük Tanrı
Mesaj Sayısı : 491 Kayıt tarihi : 06/10/10
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 12:27 pm | |
| Zeus yumruğunun tepesinde tedirgin ve biraz ürkmüş bir şekilde labirentin girişine bakıyordum. Bu labirent hakkında anlatılanları biliyordum ama hiç hoşuma gitmiyordu. Kılıç kullanmayı daha yeni öğrenmişken..
Sakin olmalıyım. Sakindim. Sat yanımdaydı. Sere ve Jess de vardı. Üstelik en yakın arkadaşlarımın hepsi yanımdaydı. Yani labirentte korkacak bir şey yoktu. Kendimi sakinleştirmeye çalışırken Jess'in labirentin kapısını açtığını ve herkesin girmeye başladığını gördüm. İlk olarak Jess girdi, sonra Sere, sonra Lia ve Adrian. Onlardan sonra cesaretimi toplayıp atlayan ben oldum. Ve benden önce atlayanlar gibi diğerlerinin atlamasını bekledim. Tedirgindim ama korkmuyordum. | |
|
| |
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 7:23 pm | |
| Yanımda arkadaşlarım - ve de bir itibarım - olmasa korkudan tir tir titrerdim fakat tabii ki yapmadım.Hep yutkunuyordum...Arthur da atlayınca ağzımdn küçücük bir inleme çıktı "Off!Şu aptal postu biz bulmasak olmaz mı sanki!Öleceğiz burada!" diye geçirdim.Tedirgince aşağıya baktım.Diğerleri aşağıdan bana "Hadi gel!" dercesine bakıyorlardı... Bense hem kararsızdım hem de ürkmüş.Sonra "Allons -zy!" deyip atladım!Macera başlıyordu!
Yanımda Poseidon,Athena,Persephone,Ares ve Afrodit gibi mükemmel ilahların çocukları vardı.Ve tabii muhteşem de bir avcı!Yine de korkuyordum ve korku,size gülünç gelecek ama en korktuğum şeydi!Çünkü - annem sağolsun - korku,büyülerime olan en büyük engeldi! |
|
| |
Satellite Morgan Artemis Avcısı/Kulübe Lideri/Melez Danışmanı/Araba Yarışları Koordinatörü/Okçuluk Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3387 Kayıt tarihi : 24/08/10
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 8:16 pm | |
| Yeni bir macera,ama bu seferki en büyüğü..Yanımda 6 melezle beraber altın post için bir görev ve kehanet..Elbette ki ürküyordum,ama şimdi korkunun zamanı değildi.Ben avcıydım,ben korkarsam diğerleri kim bilir nasıldı?Kendimi topladım ve beni bekleyenlere baktım.Sanırım uzun bir süre bekletmiştim.
İçeriye baktım,labirente daha önce de girmiştim.Kendimi toparladım ve atladım.
-Özür dilerim beklettim. | |
|
| |
Leonard L. Carter Zeus'un Çocuğu/Kılıç Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1903 Kayıt tarihi : 09/10/10
| Konu: Geri: Çalınan Altın Post (Labirente giriş) C.tesi Ekim 23, 2010 11:30 pm | |
| İlk büyük görevime giderken heyecanlıydım. Yanımda 6 melezle beraber altın post için bir görev ve kehanet..Elbette biraz tırsıyordum ama belli etmiyordum. Herkes beni bekliyordu. Baya bekletmiştim onları. Labirente bakladım ve
'Eh hadi biraz canavar poposu tekmeleyelim !' dedim ve atladım. | |
|
| |
| Çalınan Altın Post (Labirente giriş) | |
|