Kılıç kullanma konusunda kendini geliştirdiği açıktı. Fakat kılıç dışında bir silah kullanabildiği pek söylenemezdi. Gaius kendini başka silahlarda geliştirmenin kendisi açısından iyi olacağını düşünüyordu. Asıl sorun ise ne kullanmalıydı. Önünde çok fazla seçenek yokmuş gibi gözükse de aslında düşününce bayağı fazla seçenekortaya çıkıyordu. Gaius bilinmedik bir şey kullanmayı istemezdi. Herkes tarafından kullanılabilen bir şey olmalıydı ki daha sonrası için Gaius kendine eğitim verecek bir eğitmen bulmalıydı. Klasik bir seçim yapmıştı. Ok&Yay kullanımı. Ok atmak hem basi, hemde önü açık bir sanattı. Gaius Artemis ve Apollon çocuklarıyla anlaşarak kendini geliştirebilirdi. Fakat direk onlara gidip hiçbir şey bilmediğini göstermek yerine ilk önce kendini biraz geliştirmeliydi. Bu yüzden Okçuluk Alanının yolunu tuttu. Alana vardığında kimsenin olmadığını görerek rahatladı. Yayların ve sadakların olduğu yerden bir yay ve içi oklarla dolu bir sadağı çekip aldı. Sadağı sırtına astı ve bir hedefin karşısına geçti. Arkasından bir ok aldı ve yaya takıp çekti. Görüşünü netleştirmeye çalıştı ve elerini düz tutmaya özen gösterdi. Bıraktı ve ok havada ıslık çalarak hedefin ücra köşelerinden birine rastladı. Gaius yılmadan akşama kadar atışlarına devam etti. Toplam üç yüz atış yapmış ve bunların on tanesinde kırmızı noktanın ucundan vurdu. Hiç isabet etmeyenleri de olmuştu. Gaius geceni geldiğini biliyordu ve yaı ve sadağı yerine bırakıp ormana yürüyüşe çıkmanın iyi bir fikir olduğu kanısına vardı.