Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Cirit sahasında takılma...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Edward Kevin Hawke
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Edward Kevin Hawke


Mesaj Sayısı : 2581
Kayıt tarihi : 05/09/10

Cirit sahasında takılma... Empty
MesajKonu: Cirit sahasında takılma...   Cirit sahasında takılma... Icon_minitimeCuma Haz. 24, 2011 9:14 am

Kampta başıboş dolaşıyordum. Karşlerimden bazıları kulubelerinde piyano çalıyordu. Zaten şu aralar üzgün bir haldeydim. Birde piyanoyu çekemezdim. Onun için kapıdan çıkıp , kapıyı çarptım ve kızgın bir çıkış yaptım. Oradan sonrada kampta başıboş dolanmaya başladım. Bazıları bana garip bakışlar atıyor, bazıları ise sadece yolumdan çekiliyordu. Sanırım bitkin görünüşüm yinede kamptaki kötü şöhretimi gölgeliyemiyordu. Önümden çekilenlerin yada bana bakanların yüzüne bile bakmıyordum. Sadece yürüyordum. Hatta düşünmeyi bile istemiyordum. Sadece sonsuza kadar yürümek geliyordu içimden. Eğer merak ediyorsanız söyliyeyim. Böyle durumlarda hiçbir şeyi umursamıyorsunuz. Gelip size yumruk atsanız bile , hissedeceğinizden emin değilim. Tek yapabildiğiniz şey yürümek... ve yürümek... Duygu yok... düşünce yok. Gözünüzün önüne resimler bile geliyor. Ama yinede bu resimleri gördüğünüzde çıplık atmak yerine , tek yapabildiğiniz yürümek. Farketmemiştim ama Cirit sahasına gelmiştim. Yandaki ağaca doğru ilerledim ve yavaşça oraya oturdum. Toprağa bakmaya başladım. Kıpırdamadım ve ses çıkarmadım. Zaten gölgelerin içinde olduğumdan fark edilebileceğimden şüpheliydim. Taki bir kızın bana baktığını fark edene kadar yanlız olduğumu düşünüyordum. Bana baktığını biliyordum ama karşılık vermiyordum. Tek yapabildiğim toprağa bakmaktı. Karşılık vermeyi bile istemiyordum. Sonunda kız benim ona bakmayacağımı anladı ve ağaca doğru yaklaştı. Hareket bile etmedim. Gözümü bile kırpmadım. Orada oturup saatlerce toprağa bakabilirdim. Kız en sonunda yanıma vardı ve bir şey demeden yanıma oturdu. Tepki vermedim. Birşey dememi beklemiyordu sanırım. Sadece oturuyordu. Bende sessizliği bozmadım ve oturmaya devam ettim. Dakikalar geçti ama bu dakikalar bana sadece birkaç saniye gibi geldi.
Aniden ağacın yanına yani tam kafamın olduğu yerin yanına bir mızrak saplandı. Şaşırabilirsiniz ama gözümü bile kırpmadım. Tek yaptığım mızrağı almak ve bir hedef seçmek oldu. Sonunda bir hedef seçince elimdeki mızrağı hazırladım ve fırlatmak çin yeltendim... Yapamadım... Neden olduğunu bilemiyorum ama mızrağı atamamıştım. Mızrağıilerideki toprağa fırlattım ve yere saplandı. Hala ayakta duruyordum ve fark ettim ki kızda ayağa kalkmıştı. En sonunda dayanamadım ve ona döndüm...

-Selam...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alyssa Lauren Franke
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Alyssa Lauren Franke


Mesaj Sayısı : 642
Kayıt tarihi : 27/01/11

Cirit sahasında takılma... Empty
MesajKonu: Geri: Cirit sahasında takılma...   Cirit sahasında takılma... Icon_minitimeCuma Haz. 24, 2011 9:39 am

''Selam.'' diyerek zoraki bir sözcük geliverdi. Bunları daha önceden duymuştum. Onun yanına oturmuştum çünkü yalnız gözüküyordu. Başka bir sebebi yoktu bunun. Elin
me bir cirit aldım ve '' Ben Hades kızı Alyssa.'' diyerek ciriti isabet aldığım yere fırlattım. Bu konuda iyi olmam beklenirdi. Babam üç büyüklerdendi ne de olsa. Burnum havada bir tavır ile '' Çok sesizsin. Cirit sahasında böyle kişilerin tozunu atıyorum genelde.'' dedim, bir rekabet başlatmak istiyordum. O sırada rüzgarın esintisine kapılan saçlarımı bir toka yardımı ile bağladım. '' Ben Edward. İnan ki bu konuda oldukça iyiyim.'' diyerek kendini bu sözlerle kanıtlıyabileceğini sanıypordu. Bu sözleri daha öncede çok duymuştum. Hepsi boştu. Atletik vücudum ve ince kıvrımlarım sayesinde ters bir biçim durarak tek ayağının üstünde durdum ve sağ elim ile ciriti alıp kırmızı noktaya fırlattım. Oldukça iyi bir atış olmuştu. Bunun karşısında Edward'a bunu başarabilirsen başar dercesine bir bakış attım. Hamle sırası Edward'a olmasına karşın buna aldırış etmiyordu.Umursanmadığımı anlayarak ağacın altındaki bir tenhaya süzüldüm. Ne yapmıştım ki? Neden umursamıyordu ya da? Bu sorular aklımı kurcalıyordu. Edward'a bakıyordum o sırada. Edward eline ciriti aldı ve uzak bir mesafeye başarılı bir şekilde atmıştı. Bu gerçekten olanaksız sayılabilirdi. Bu kadar uzağa atmak için çok güçlü ve hırslı olamak gerekirdi. Şaşkınlık içerisinde alkışladım. Çoğu kez insanları alkışlamaz ve tebrik etmezdim ama bu büyük bir başarıydı. Hatta hayran bile kalmıştım . Bu uzaklığı geçmek için hevesliydim. İstesem bunu geçerdim. Hatta daha iyisini bile yapabilirdim.


Elime bir cirit alarak o kadar uzağa atmak için efor sarfettim. Ama bir türlü olmuyordu. Ya çok yakına düşüyor ya da rüzgarın akımına kapalıp yana düşüyordu. Bir türlü bceremiyordum bunu. Edward'a baktığımda daha çok alaycı bir biçimde bakıyordu bana. Ondanda bu beklenirdi zaten. Katil ve acımasız duruyordu. Ondan yardım istese bile bunu reddederdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Edward Kevin Hawke
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Edward Kevin Hawke


Mesaj Sayısı : 2581
Kayıt tarihi : 05/09/10

Cirit sahasında takılma... Empty
MesajKonu: Geri: Cirit sahasında takılma...   Cirit sahasında takılma... Icon_minitimeC.tesi Haz. 25, 2011 9:22 pm

Alaycı bir şekilde ona bakıyordum. Zaten benden bu beklenirdi. Beni tanırsınız sessiz bir kişiliğim vardır. Bunun için kamptakiler benden korkar... Birde beni sinir edeni öldürmemle ünlüyümdür onunda yardımı olabilir. Herneyse cirit sahasına dönelim. Etraftaki çoğu kişi bizim olduğumuz tarafa bakıyordu. Alyssa hala ciriti atmaya çalışıyordu ve millet sanırım ona yardım etmemi bekliyordu. Bazılarına baktım ve ağzımı oynatarak pek güzel olmayan şeyler söyledim. Neyim ben özel çalışma koçu mu ? Herneyse , pekela yardım edecektim. Yaslandığım ağaçtan yavaşça kalktım ve biraz gerindim. İlerledim ve Alyssa'nın olduğu yere ilerledim. Sanırım izlemeye geldiğimi sanıp durmuştu. Takmadım ve ağaca doğru koştum. Tam ona çarpacakken ayağımı ağaca koydum ve üstünde üç adım atıp yukardaki dala tutundum. Kendimi çektim ve yukarı tırmandım. Şimdi ''sen deli misin ?'' gibi bir sorunun kafanızda oluştuğunu hissediyor gibiyim. Ama kamptakiler böyle şeyler yapmama alışkındı. Pek şaşırmışa benzemiyorlardı.
İleride duran kendi ciritime baktım ve sonra da onun attığı ciritlere baktım. Aslında pekde uzakta sayılmazdı. Yani denerse yapabileceğinden emindim. O anda aşağı inmek için yeltendim ama o anda kafamda bir ses duydum...

-Çıkmak için o kadar uğraştın... bağri inişin iyi olsun...


Babam benimle konuşuyordu. Ehh hemen tepenizde her zaman sizleri inleyen bir babanız olunca başınızda bayağı ses duyuyorsunuz. Sorun olmayacağına karar verdim. Nano giysimi aktifleştirdim ve zırh moduna geçip aşağı atladım. Yere düştüğümde yerde bir krater oluştu ve etraftaki toprak çatladı. Ayağa kalktım ve nanosuit'in özelliklerini kapattım. Üstümdeki giysi yavaşça bir kot pantolona ve bir tişörte dönüştü. Alyssa'nın yanına gittim ve ona birkaç tavsiye vermeye başladım. Birkaç dakika sonra benim attığım yere ulaşmıştı bile. Tek sorunu bileğini çok bükmesiydi. Bana döndü ve güldü...

-O kadar da zor değilmiş. Çalışsam bende yapabilirdim...

Kollarımı göğsümde kavuşturdum ve gözlerimi kısarak hafifçe ve alaycı bir şekilde gülümsedim. Kollarımı serbest bıraktım. Biraz gerindim ve nanosuit'i aktifleştirdim. Üstümü saran siyah deriyi gördüm ve bu giysinin aktifleşmesi işlemi olurken gidip yandan bir cirit aldım. Tam ciriti aldığımda giysi aktifleşmişti. Arkamı döndüm ve hız moduna geçtim. Tek bir saniye içinde 7 metreyi kat ettim ve güç moduna geçtim. Ciriti aldım ve kaldırıp ileri fırlattım. Cirit sahayı geçti ve denizin ilerlerine kadar gidip kayboldu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alyssa Lauren Franke
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Alyssa Lauren Franke


Mesaj Sayısı : 642
Kayıt tarihi : 27/01/11

Cirit sahasında takılma... Empty
MesajKonu: Geri: Cirit sahasında takılma...   Cirit sahasında takılma... Icon_minitimePtsi Haz. 27, 2011 9:05 am

Saçmala. Ben bu kadar teneksiz ve çaylak değildim tabii. Sadece arkadaş olmak istmeiştim. Peki kabul o kadar kötü sayılmazdı ama bunun konumuz ile bir ilgisi yok. Ciriti elime aldığımda o kadar hızlı fırlattım ki gözden kayboldu. Edward'a dönerek '' Evet. Gördün tabii. Ben bir çaylak değilim dostum.'' diyerek burnum bir karış havada ağacın altına yaslanım. Elime cep telefonunu aldım. Tamam peki. Canavarlardan korkmuyordum. Kim takardı ki onları? Silah hamleleri ile ölüyorlardı. Bu kadar. Benim için çok sorun yaratmıyorlardı. Telefon'um ile uğraşırken Edward'a gözüm kaydı. Yalnız başına bir ağacın köşesinde oturmuş duruyordu. Ne garip bir melezdi bu böyle? Hayat enerjimi alt üst ediyordu resmen. Ona aldırış etmeden bir kaç dakika sosyal ağ sitesinde dolaşabildim sadece. Ardından büyük bir curcuna ile kocaman devasa ir yaratık çıktı. Aslında o kadar da abartılacak bir yanı yoktu. Sadece büyüktü. Adının minator olduğunu biliyorum. Daha önce onu defalarca yenmiştim. Hemde çok basit ve kolay bir biçimde. Şimdide yenmek o kadar kolay olacaktı yani. Kılıcımı belimde bir yerlerde ararken yoktu. Umut içinde bileziğimi bileğimde aradığımda ise orada da yoktu! Kahretsin. Elime güreşecek halim yoktu.Diğer melezler ise buradan uzaktaydılar. Çaresiz bir biçime Edward'a baktım. O ilgilenmiyordu bile. Gözlerimi kapıyarak '' Baba , yardım et.'' diyerek geçiyordum. Bir kaç dakika içinde destansı bir giriş ile babam / yani Hades belirmişti. o gelmişti. Benim yardımıma kulak asmıştı. Hades bir onda canavarı tek hamlesi ile yok etti. Edward daha yeni olayların gidişanı anlamış olacaktı ki şaşkın şaşkın bakıyordu sadece. Babama sarıldım. Bir süre sonra gülümseyerek yok olmuştu. Her zaman böyle oluyordu zaten. Bir anda yok oluyordu ve gidiyordu. Veda bile edemiyordum. Bundan bıkmıştım artık. Kafamı dağıtmak için ciritim ile atış yapıyordum. O ise hala orada oturmuş hiç bir şey olmamasını bekliyordu. Bir süre sonra bu duruşu iyice canımı sıktı '' Yeter ama. Bütün gün hiç bir şey olmamış gibi oturuyorsun. Yalnız ve acımasızsın. Az önce babam gelmese bir canavar ile güreşmek zorunda kalacaktım ve sen sadece oturuyorsun. Çok,çok...'' birden gözlerini büyüttü ve '' Acımasız ve cani miyim?''
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Edward Kevin Hawke
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Edward Kevin Hawke


Mesaj Sayısı : 2581
Kayıt tarihi : 05/09/10

Cirit sahasında takılma... Empty
MesajKonu: Geri: Cirit sahasında takılma...   Cirit sahasında takılma... Icon_minitimeCuma Tem. 01, 2011 10:45 pm

''Bunu zaten biliyorum'' Böyle olmaktan mutlu olduğumu mu düşünüyordu ? Bir zamanlar bende normal davranırdım. Bilirsiniz... arkadaşlarla takılmak falan... Melez olmadan önce , hatta olduktan sonra bile öyleydim. Ama zaman geçtikçe içiniz kararıyor. Bıkmaya başlıyorsunuz. Size çok ağır yükler veriyorlar. Bunları taşımanız içinde sizi zorlarlar. Ben artık o kadar ilgilenmiyordum. Yorulmuştum... Belki fiziksel olarak değil ama beynim artık kaldıramıyordu. Melez iken işleriniz zordur. Hiç normal bir hayatınız olmaz. Asla dinlenemezsiniz. Ne kadar canavar yok ederseniz edin her zaman daha fazlası gelir... Hemde daha güçlü şekilde. Bu kadarı yeterli değilmiş gibi birde aramızda kavga ederiz. Tanrılar , melezler , insanlar... asla birbirleriyle kavga etmeyi bırakmazlar. Ben artık yorulmuştum. Böyle şeylere kafa yormayı istemiyordum. Yavaşça önüme baktım ve böyle şeyleri düşününce her zaman olduğu gibi arkadaşlarımın ölümünü gördüm. Kan... daha çok kan... hiçbir zaman istek bitmiyordu. Ne melezler , ne insanlar , nede canavarlar... Hepsinin tek amacı kandı. Canavar avlamak... birbirleriyle savaşmak... kana susamak. Nedenleri küçük de olsa amaçları hep aynıydı... Yavaşça Alyssa'ya döndüm ve yüzüne baktım ''Ben böyle olmak istemedim...'' Beni zorlamışlardı. Tükenmiştim... Tanrılar , melezler , insanlar... Hepsi benden bir şeyler isterler. Sizi zor durumlara sokarlardı. Kaçmanız gereken yerlerde sizi savaşa sokarlardı. Sizden asla yapmayacağınız şeyler isterlerdi. Asla yapmayacağınız... yapamayacağınız şeyler. Ama en kötüsü... sizi zor duruma soktuklarında... sizden bir şeyler beklerler. Sizden imkansız kararlar vermenizi isterler... Daha sonrada bu kararınızla yaşamaya zorlarlar. Ben birkaç tanesini vermiştim bile. Ama en kötüsü , arkadaşlarımın yaşaması için benden istediklerini kabul etmemdi... Kıyameti getirmek...
Bunun için arkadaşım yoktu... Bunun için soğuk davranıyordum... Bunun için umursamazdım. Birilerine bağlanamzdım. Kimseyel arkadaşlık kurmamalıydım. Kendimi düşünmüyordum... Diğerlerini düşünüyordum. Zaman geldiğinde... en azından benden nefret etmelerini istiyordum. Sevdiğim kişilere ihanet etmek istemiyordum. Arkadaşlarımı kendim öldürmek zorunda kalmak istemiyordum. Tek çözüm arkadaşımın olmamasıydı... Bende bunu sağlayacaktım... Başka seçeneğim yoktu. Bundan nefret ediyordum. Ama zaman geldiğinde herkezi öldürmem gerekecekti... Ve beni en azından nefret ederek öldürmeye çalışırlarsa biraz daha içim rahatlardı... Asla kendimi affetmeyecektim. Ama yinede biraz da olsa az vicdan azabı duyacaksam... Buna değerdi...
Yavaşça yerimden kalktım ve Alyssa'nın yanına yürüdüm... Ellerim cebimdeydi. Beni hala umursamaz ve gıcık biri gibi gördüğünü biliyordum... Bunu değiştirmeye çalışmayacaktım ''Emin ol yerimde olmak istemezdin...''
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Cirit sahasında takılma...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Cirit??
» Cirit Atma
» 73/1 Cirit Yarışması
» Abim, Cirit ve Ben
» Cirit Savaşı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Cirit Sahası-
Buraya geçin: