Kath kalkmama yardım etti. Yaramı görmüş olmalıydı. Yo hayır... Bu gür sesi daha öncede duymuştum, Long Island kıyısında. Poseidon "Melezler yardıma ihtiyacım var."demişti. Hemde kafamın içinden. Başım çatlıyordu. Pet şişeyi yere atıp üstümü başımı düzelttim. Bıkmış usanmış bir tavır takınıp "Bize yol göründü."dedim. Kolum deliler gibi yanıyordu ama şuan da onu düşenemeyecektim. Tırmanma duvarından zorda olsa inmiştim. Kath "Önce revire gitsek iyi olur. Yaran enfeksiyon kapabilir."dedi. Önce nutuk çekecektim ama vazgeçip "Boşver. Gidip Posi'ye bakalım. En son bana ihtiyaç duyduğunda Medusa'ya yeni bir sanat eseri oluyordum."dedim. Kaşlarını çatıp "Posi mi? Seth o bir Tanrı, bunu biliyorsun değil mi?"dedi. Elvis Presley'nin havalı hareketlerinden birini yapıp "Yah, yah, yah."dedim. Gülerek pegasus ahırlarına gittik. Kath kendi pegasusunu ahırdan çıkardı. Bende Kül Kont'u 12 tane küp şeker de ikna edip ahırdan çıkardım. Kath'e dönüp "Evet ne yapıyoruz?"dedim.