Lucky ogün çok üzgündü kimse nedenini bilmiyordu kimseyle konuşmuyor yemek yemiyor su içmiyor canavar avına dahi gitmiyordu
bizimde dikkatimizi çekmişti bunlar yanına yavaşça gitmeye çalıştık kampın diğer ucundaki dağda yalnız başına otururken bulduk yayının bakımını yapıyordu muhabbet etme babından neden üzgün olduğunu öğrenmeye çalıştık Luckynin Aile Günlüğü Çalınmıştı Yani Babadan Oğula Bırakılan Günlük Tam 8 Asırlık bir Günlük Olduğundan Çok Değerliydi Büyük Savaşlar savaş taktikleri sırları herşey o günlükteydi ölümcül büyüler bile varmış sonra kimin çaldığını öğrendiğimizde şok olduk Bir Titan için Canavarlar Çalımştı olay yeni olduğundan engelleyebiliriz diye düşünerek silahlarımızı hazırlayıp 4 kişi yola çıktık artemisin avcılarından yardım istemeye zaman bulamamıştık sanırım 20 30 kilometre yürümüştük bineğimiz olmadığından yayan gitmek zorundaydık hepimizde yorulmuştuk ama Günlüğün Lucky e bağlandığı kan bağı günlüğe çekiyordu luckyi bu nedenle günlüğü bulmamız zor olmamıştı ama asıl zor olan fırtına ruhları ve gigantlarla savaşmaktı inatçı yaşlı bir satiri saymasak kolay olabilirdi ama satir engel oluyordu nihayet günlüğü bulmuştuk canavarlarla savaşmaya başladık arkadaşlarım ateşi kontrol edebildiğinden bazılarını eritebiliyorlardı lucky okunla uzaktan öldürüyor sonrada gülüyordu ben ise Shiruken Fırlatıyor Aynı Andada Hançerimle Saldırıyordum yakın zamanda baykuş eğitmeye başladığımdan yanımda duran baykuşumu artemisin avcılarını çağırması için not bağlayıp yollamıştım zorlanmaya başladık arkadaşlarım yorulmuştu Lucky Günlüğü İçin Canla Başla Çabalıyordu Ben Yeteneklerimden Biri Olan Fırtına Toplarımı Fırlatıp Şimşek Hızıyla Kaçıyordum Daha Sahiplenilmemiştim Ama Sahiplenileceğimi Umuyordum Keşke Bir TANRI bana yardım etseydi sonra karşıdan aman tanrılarım diye bir çığlık geldi günlük alevler fırlatmaya başlamıştı yok olmadan ulaşmalıydık afroditin kulübesinden bir kız büyükonuş ile gigantları ikna etmeye çalışıyordu sonra birden hava karardı ve ruhlar yağmaya başladı Lucky nin atalarıydı bize destek çıkmaya başladılar sonra bulutlar iyice karardı ve bize Zarar vermeyen ama rakiplerimizi eriten bir yıldırım yağmuru başladı sonra biz 4 tane fırtına ruhunu at biçiminde yakaladık ve sahiplendik günlüğü alıp hemen ordan kaçtık yolda artemisin avcılarını gördük haber verip geri dönmelerini olayın bittiğini anlattık ama arkadaşımın günlüğü hafiften yanmıştı ama kendi kendine onarıldı ve kamp meydanında ateşin başında oturup eğlenmeye başladık günlüğü kurtarmamızı kutluyorduk yeni arkadaşlar edinmiştik 4 tane fırtına ruhu İsimlerini şöyle koyduk
Lucky ShadoWLight
Minato FastFlash
Barbara Festus
Leo KaboooM
Onları Eğitmeye Başlamıştık Bile