Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Nöbet.

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Verfilius Heres Subduce
Persephone'nin Çocuğu
Persephone'nin Çocuğu
Verfilius Heres Subduce


Mesaj Sayısı : 218
Kayıt tarihi : 29/04/11

Nöbet. Empty
MesajKonu: Nöbet.   Nöbet. Icon_minitimeCuma Mayıs 13, 2011 5:33 am


Kherion'un güçlü toynakları tüm kulübenin odalarından çıkıp koridora çıkmalarına sebep oldu, Kherion açıklama yapma gereği duymadan söze başladı "Evet melezlerim, aranızdan iki kişi -biri kulübe lideri olmak zorunda- kampın girişinde nöbet tutacak.Heres'e yardım isteyen." Heres duyduklarından sonra geniş bir hayal kırıklığına uğradı ve hiç bir ses çıkmayan kardeşlerine umutla baktı.Sonunda Sydney yavaşça elini yukarı kaldırdı, bunun üzerine Kherion hızlıca söze başladı "Tamam, o zaman Sydney ve Heres saat on üçü elli sekiz geçeye kadar nöbettesiniz." Bunun ardından Kherion aynı gürültüyle dışarı çıktı Heres ise Sydney'e gülerek ağzını "Teşekkür ederim." anlamında oynattı ve odasına yöneldi.Yanına alacak fazla bir şeyi yoktu Ovid'in eski şiir kitaplarından biri, biraz su, yemek ve silahları.Odasından çıktığında bir şey unuttuğunu anlayarak içeri girdi ve mavi spor çantalarından birini alıp içine malzemelerini doldurdu.Sonra biraz gerildikten sonra odadan dışarı çıktı.Fazla beklemesine gerek kalmadan üç saniye içinde de Sydney çıkmıştı.konuşmadan yaklaşık on dakika boyunca yüürdüler sonunda Thalia'nın ağacı denilen altın post ile mor ejderin bulunduğu yere vardılar.Sonunda çantalarını yere koydular ve bağdaş kurup yere oturdular.Derin sessizlik Heres'i sinirlendiriyordu sonunda konuşmayı başlattı "İlk nöbetin mi?" Sydney masum bir gülümseme ile cevap verdi "Sence tecrübeli gibi mi duruyorum?" Bu sözün ardından geniş bir kahkaha attılar ama o kahkahayı bir şıtırtı bozdu ikisi de silahlarını ellerine aldılar.Heres sonra hemen kolyesine bastırdı ve hışırtının geldiği tarafa Amor'u salladı.Ama gelen sadece bir sincaptı.İkisi de geniş bir gülümsemeden sonra şaşkınlıkların verdiği rezillik durumundan ötürü kahkahayı koparttılar.Sincap ikisinden korkmuş olacak ki hızlıca kaçtı.Sonra Heres çantasını biraz karıştırdıktan sonra elinde iki tane çikolata ile çıktı, birini hızlıca Sydney'e uzattı.Sydney itiraz etmeden çikolatayı aldı ve ikisi birlikte o mutluluk verici hışırtı ile paketleri açtılar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Isabel Catherine Senta
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Isabel Catherine Senta


Mesaj Sayısı : 107
Kayıt tarihi : 03/11/10

Nöbet. Empty
MesajKonu: Geri: Nöbet.   Nöbet. Icon_minitimeCuma Mayıs 13, 2011 6:21 am

Uzun ve yorucu geçen bir günün ardından yatağıma uzanmış dinlenmeye çalışıyordum. Tam uyumak ve uyumamak arasında kalmışken güçlü bir toynak sesiyle irkilerek yatağımdan kalktım. Anlaşılan hiç dinlenemeyecektim. Yavaşça odamın kapısını açarak kolidora çıktım. Benim gibi herkes Kherion' a merak, endişe ve biraz da sinirle bakıyordu.

"Evet melezlerim, aranızdan iki kişi -biri kulübe lideri olmak zorunda- kampın girişinde nöbet tutacak.Heres'e yardım isteyen." Sesi tüm koridoru doldurdu. Kulübe liderimiz olan Heres'e baktım. Yüzünde açıkça görülen bir hayal kırıklığıyla ve az da olsa umutla bize baktı. Yaptığıma bende bir anlam veremeyerek elimi yavaşça yukarı kaldırdım. Ah gerçekten derdim ne benim? Kherion bana dönerek, "Tamam, o zaman Sydney ve Heres saat on üçü elli sekiz geçeye kadar nöbettesiniz." dedi ve müthiş bir hızla gözden kayboldu. Heres' e bakınca dudaklarını "Teşekkür ederim." anlamında kımıldatıp gülümsedi. Bende ona gülümsedim ve odama yöneldim.

Üzerime rahat bir şeyler geçirip uzun kumral saçlarımı arkamda balıksırtı ördüm. Sırt çantamı kapıp içine müzikçalarımı ve Rüzgar Gibi Geçti romanını attım. Hançerimi belime asıp odamdan çıktım.

Heres tam karşımda duruyordu. Yanına gittim ve yürümeye başladık.
Thalia'nın ağacına kadar hiç konuşmadan yürüdük. Vardığımız da yavaşça yere çöküp bağdaş kurduk ve öylece oturmaya başladık. Sessizliği bozan Heres'in sorusu oldu. "İlk nöbetin mi?" Başımı yana doğru eğip gülümseyerek, "Sence tecrübeli gibi mi duruyorum?" dedim. Ve birden gülmeye başladık. Ah gülmeyi seviyorum! Bir hışırtı duyduk ve hemen silahlarımıza sarıldık. Sincapmış! Ve bir kahkaha daha. Durmuş etrafı incelerken Heres çantasından bir çikolata uzattı. Hiç bir şey demeden çikolatayı kapttığım gibi açtım. Ne yapayım seviyorum. Çikolatanın verdiği o müthiş mutlulukla bir iç çektim. ''Kamp'a geleli daha bir hafta oldu. Ama ben bu bir haftada başıma bir sürü dert açtım.'' dedim gülümseyerek. Heres bilmiş bir gülümsemeyle ''Neymiş bakalım bu dertler?'' diye sordu. Yüzümü ellerimin arasına alıp düşünceli bir şekilde ''İkinci günümde yer altına indim ve Hades tarafından bir labirente hapsedildim.'' dedim ellerimi iki yana açarak.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Verfilius Heres Subduce
Persephone'nin Çocuğu
Persephone'nin Çocuğu
Verfilius Heres Subduce


Mesaj Sayısı : 218
Kayıt tarihi : 29/04/11

Nöbet. Empty
MesajKonu: Geri: Nöbet.   Nöbet. Icon_minitimeCuma Mayıs 13, 2011 7:24 pm

Heres'in kamp yaşamı oldukça normal (!) gidiyordu ama başını belaya sokacağından emindi.Sessiz ve sıkıcı bir geceydi.Artık on metre uzaklarında ki gri asfalt bile zor gözüküyordu.Sonunda dev bir savaş narası ile irkildiler.İkisi hemen gerileyerek uzaklaştılar.Sydney hemen altın hançerine sarıldı, Heres ise aynı atiklikle Amor ve Odio'yu yanına aldı.Sydney'e baktığında zırhı olmadığını sadece turuncu eşofmanlarının olduğunu gördü.Sydney biraz endişeli bir yüz ifadesiyle titrek elinde ki hançeri ile ortalığı izliyordu.Heres derin bir nefes alıp zırhını çıkardı ve Sydney'in önüne geçti.Derin ve geniş nefesler alıyordu.Ne olduğunu anlayamadan yediği bir darbe ile Sydney'i de düşürerek yere yığıldı.Kalkmaya çalıştığında kalkamıyordu, üstünde bir kütük vardı.Sonunda Amor ve Odio'nun sert darbeleri ile kütüğü üçe bölerek kalktı.Sydney hala olayın şokunda gibiydi.Sonunda saldırganları göründü yaklaşık iki metrelik bir furia.Heres ne yapacağına karar vermeye çalışıyordu, sonunda tek çare olarak fırlatılabilir bıçaklarını atmakta buldu.Hızlıca çoğunluğu zehir, paslı ve asitli olanları atıyordu.Ama furia çok hızlıydı, Sonunda Heres dört tane birden atınca furianın kaçma şansı olmadı.Heres derin bir iç çekip yere yığıldı, işin iyi tarafını düşünmüştü önünde ki otuz üç dakika boyunca hiç sıra dışı bir olay olmamıştı.

-RP BİTMİŞTİR-
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Nöbet.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Nöbet Mi ?
» Nöbet ve Himera
» Nöbet Vakti!
» Nöbet sırasında savaş.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Kampın Girişi-Thalia'nın Ağacı-
Buraya geçin: