Kampa geldiğim ilk gündü. Daha kimin çocuğu olduğum belirlenmemişti. Kamp'ta öylece geziniyordum. Kendime şimdiden arkadaşlar edinmiştim bile. Mesela Richard. Bana çok iyi davranıyordu ve çok iyi anlaşıyorduk. Onun kardeşi olmayı istemiyor değildim açıkçası. Uzakta birinin bana doğru koştuğunu gördüm. Bana yaklaştığında bunun kim olduğunu anlamıştım. Bu Rich'ti. Nefes nefese kalmıştı. "Hey. Kheiron kimin çocuğu olduğunu bulmuş." "Kimmiş?" "Hazır mısın?" "Evet. Heyecandan öleceğim söyle hadi." "O zamaan. Aramıza hoş geldin kardeşim!" dedi ve bana sarıldı. Rich kardeşim mi olmuştu yani. İşte bu bugün aldığım en güzel haberdi. "O zaman diğer kardeşlerimle de beni tanıştır bakalım." "Tamam. Hadi kulübemize gidelim." dedi ve kulübeye doğru yürüdük. Buna çok sevinmiştim. Rich'le yolda hep kardeşlerimden konuştuk. Hepsi çok uykucuymuş. Kapıyı açtığında ise içerisi horultudan geçilmiyordu. Herkes uyuyordu yahu. Rich ellerini şıklattı ve "Hey! Uyanın bakalım! Bakın size kimi getirdim!" Herkes bir anda kafasını kaldırdı. Beni tanımıyorlardı "Hey bu da kim?" dedi biri. "Bu Rafael. Yeni kardeşimiz." Herkes yattığı yerden kalktı ve bana doğru koştular. Bana sarılmışlardı. Gerçekten kardeştik. Onların bir dokunuşu bile içimi ısıtmaya yetmişti.