Zoi Anadyontai
Apollon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 61
Kayıt tarihi : 22/03/11
 |  Konu: Zoi Anadyontai -3-  Cuma Mayıs 06, 2011 6:25 am | |
| Herkese merhaba.Benim adım Zoi Anadyontai.Ama herkes Zo der.Acaba kimlikteki adımı Zo olarak mı değiştirsem?Neyse işte.Bu gün hayatımın en tuhafi en maceralı, en canavarlı...Kısacası En garip günüydü.Size bu gün olanları kısa ve öz bir biçimde anlatmak isterim ama olaylar o kadar da kısa olmadı.
Herzamanki gibi annemin dırdırıyla uyandım.İçeriden nefis bir omlet kokusu geliyordu.Odamın kapısı açıktı.Size namıdeğer oscar ödülü almış tertemiz odam.Küçük bir eşya dolabım var.Posterler,okul kitapları,defterler...Daha birçok şey.Dolabımın içi mi?Hiç sormayın.Eğer birşey arayacaksanız bulamazsınız.Odamın en düzenli yeri şuan uyuduğum yatak.Odadan çıkınca nefis omlet kokusu artmaya başladı.Mutfaktan nefis bir koku daha gelmeye başladı.Annemin nefis kurabiyeleri.Beyaz renkli küçük fırından yeni çıkmıştı.Annem onu yukarıdaki raftan çıkardığı bir kaseye koydu ve oradan da sofraya.Masaya oturduğumda 'Sanırım masa örtüsünü bile yiyebilirim.' demek geçiyordu içimden.Ama demedim tabiki.Yemeğimi yedikten sonra zorla okula gitmeye başladım.İşte olayların başladıı zaman.
Evden çıktım.Yolda giderken garip bişe olmadı ama düşüncelere daldım.Aklımdan ne geçtiğini tam hatırlamıyorum ama o zaman düşündüğüm şeyin imkansız olabileceğini düşünüyordum.Sonra okul arkadaşıma çarpmamla aklım başıma geldi.
''Selam doştum.Özür dilerim düşüncelere dalmışım.''
''Sorun deil Zo.Hmm.Yüz ifadene bakılırsa okuldan kaçmayıplanlıyorsun.''
Aslında hiç öyle birşey düşünmüyordum.Ama arkadaşımın böyle demesi bana mantıklı gelmişti.
''Aslında hiç okula gitmemeyi düşünüyorum.Markete falan uğrayıp abur cubur alıp salihe giderim belki.''
''Tamam.Bende seninle gelmek isterdim ama bu gün önemli dersler var,üzgünüm.''
''Sorun deil.Zaten kendi başıma okulu asmaya alışıım.Sana ve arkadaşlara iyi dersler söylediğimi söyle.''
''Tamam görşürüz.''
''Görüşürüz.'' dedim ve arkadaşımdan ayrıldım.İnce uzun yoldan ve uzun uzun apartmanların yanından geçtikten sonra bir market gördüm.Bu marketi hiç görmemiştim.Kocamandı.İçinde oyuncaklar,oyunlar,sebze-meyve,abur ubur...Ne ararsanız.Abur ubur demişken işte istediğim reona gelmiştim.Bir paket cips ve bir kutu kola aldıktan sonra kasaya gittim.Kasiyer bana '9 dolar 25 cent.' dedi ona 10 dolar çıkarıp üstü kalsın dedim.Sonra sahile doğru yürümeye başladım.Gökyüne doğru bakıyordum arada bir.Masmavi gökyüzünün üstünde dolaşan bembeyaz şekilli bulutlar çok güzel görünüyordu.Sahile vardığımda kendimi çok sakin ve huzurlu hissettim.Sapsarı kum, masmavi gökyüzü,masmavi deniz, martı sesleri ,denizin dalga sesleri.Herşey mkemmeldi.Taa ki o korkunç olay olana kadar.Sahile 3 tane çocuk geldi.Biri uzun boylu hafif kaslı bir çocuk,biri hafif kısa boylu biraz kilolu, diğeride içlerinde her bakımdan en büyüğü en irisiydi.Yanıma geldiler ve benimle konuşmaya başladılar.
''Burada ne yapıyorsun ufaklık.''
''1.si dinleniyorum,2. bu seni ilgilendirmez,3.sü bana ufaklık denmesinden hiç hoşlanmam.''
''Bunlar kötü laflar ufaklık.Bir kaza olabilir.'' dedi ve bardağı taşırdı.Hızla ayağa kalkıp ortadakini yere devirip:
''Böyle bir kaza mı?'' dedim ve sonra bunu demez olaydım dedim.Hepsi birden 3 metre boyunda yeşiil ve iri canavarlara dönüştü.Ortadaki beni havaya kaldırıp yere çarpınca:
''Hayır, böyle bir kaza olabilir demek istemiştim.Şimdi kaçsan iyi olacak.'' dedi.Haklıydı hemen kaçmaya başladım.Çok hızlı koşuyordum.Hayatımda hiç bu kadar hızlı koşmamıştım.Şanslıydım.Oradan bir taksi geçiyordu.Hemen içine atladım.Taksiciye 'GAZLA' dedim çarçabuk.O iğren canavarları atlattıktan sonra başıma bir ilginç olay daha geldi.Taksici bayan.Bir 'Baykuş Adam'a.Pardon bir 'Baykuş Kadın'a ya da o tür birşeye dönüştü.Taksiyi paramparça etti ve yere yuvarlandım.
''Sen de nesin böyle?''
''Benim adım Harpya.Senin sonun olacağım.''
''Aaaa lütfen önce dev yaratıklar şimdi de sen.Başka nasıl bir ilginç olay yaşayacağım acaba?'' der demez.Arkamdaki 3 dev yaratık beni bulmuştu.Beni orta da kıstırmışlardı.Sonumun geldiğini düşündüm.Gözlerimi son kez etrafta gezdirirken karanlıkların arasından bir kız geldi.Elinde yay ve üç tane k sırtında da ok çantası vardı.Üç oku arkamdaki dev yaratıklara fırlattı ve üçü birden toz haline döndü.
''Hayır.Lanet olsaı kız.Planımızı berbat ettin.''
''O zaman şanslıymışsın iğrenç Harpya.Seni de mahvetmeden kaçsan iyi olur.'' dedi ve o Harpya denen şey birden buğarlaşarak burdan kayboldu.
''Sana çok teşekkür ederim güzel bayan.Hayatımı kurtardın.''
''Sana yardım etmeliydim.Masum birinin incinmesine izin veremem.''
''Tekrar teşekkür ederim.O-o şeyler neydi?''
''Arkandaki üç dev ççirkin yaratık Kiklop'tu.Ve o baykuşumsu şey de''
''Harpya.'' diyerek sözünü tamamladım.
''Evet ama onlar neden benim peşimde?''
''Onlar iyi insanlardan nefret eder.Özellikle melezlerden.''
''Me-melez mi?Nasıl melez.''
''Yunan Mitolojisini biliyor musun?''
''Az çok biliyorum.Yni Yunan Tanrıları ve kahramanlarla ilgili olduğunu biliyorum.''
''Hıh, işte.O Yunan Tanrıları gerçek.Ve onalr bazen Olimpos Dağı'ndan Dünya'ya iner ve bizim gibi ölümlülere aşık olurlar.Bunların çocukları kısmen Tanrı kısmen insan olur.Bunlara da Melez yani Yarı Tanrı denir.Anlayabildin mi?''
''Sanırım.Yani şimdi ben Melez miyim?Yani Yarı Tanrı mıyım?''
''Evet.Aynen öylesin.Bende öyleyim.Merak etme senn gibi bir sürü var.Seni şimdi Melez Kampı denilen bir yere götüreceğim.Merak etme diğer dördü gibi canavara dönüşmem.'' dedi ve gülmeye başladık.Sonra cebinden bir altın para çıkarıp yola attı ve dua gibi birşeyler söyledi.Yolun ortasından bir taksi çıktı.Taksi normal bizim taksiler gibiydi ama içinde tek gözü olan bir kadın vardı.Taksiye bindik ve kız bilemdiğim bir dilde yolu söyledi sanırım.
''Senin adın ne?''
''Adım Angela Becky.Ama herkes Angel der.Senin adın ne?''
''Benim adım da Zoi Anadyontai.Ama herkes Zo der.Bu Melez Kampı nasıl bir yer.''
''Senin gibi bir sürü melezin olduğu çok harika bir yer.Sana bunu şimdi benim anlatmam doğru olmaz.Sana kamp danışmanımız ve eğitmenimiz lan Kherion anlatmalı.'' dedi ve yol boyu birdaha hiç konuşmadık.Kampa vardığımızda hemen içeri koştuk.Angel bana:
''Burası büyük ev.Sana söz ettiğim Kerion burada olur genelde.Buralarda da kulübeler var hangi Tanrı'nın çocuğuysan o tanrının kulübesinde kalıyorsun.Yeni gelenler kulübesi belirlenmeyenler Hermes kulübesinde kalır.''
''Yani ben Hermes kulübesinde kalacağım.''
''Eğer bu gün sahplenmezsen evet.''
''Sen hangi kulübedesin.''
''Ben Demeter kızıyım.Bikilerin Tanrıçası.Hadi gel seni Kherionla tanıştırim.''
Not:Klavyemin bazı tuşları tam basmıyor yazım hatası varsa özr dilerim  | |
|
Athena
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210
Kayıt tarihi : 16/08/10
| | Konu: Geri: Zoi Anadyontai -3- Cuma Mayıs 06, 2011 6:56 am | |
| Rp puanı: 95, tebrikler.
/Admin. | |
|
