Sabah alarmın sesiyle uyandı. Kalknmakta ne kadar zorlansada Fenix'i bekletmek istemediği için kalktı. Elini yüzünü yıkayıp kardeşlerine baktı. Hepsi mışıl ışıl melekler gibi uyuyorlardı. Bir iki lokma bir şeyler atıştırdıktan sonra odasına gitti. Üstüne kırmızı şık bir bluz altına ise kotunu giydi. Koyu makyajını yapıp, saçını düzelştirdi. Uyumlu olsun diye birde kırmızı ojelerini sürdü. Kırmızı babetlerini de giyip çantasını elie aldı. Çantasını içine makyaj malzemelerini, ojelerini, kremlerini, parfümlerini.... attı. Mağlum bunlarsız daha hiçbir yereçıkmamaış çıkamazdıda. Her şeyini hazırlayınca aynada son kez kendine baktı. Son rütüşlarınıda tamamlayınca mutfaüğa kardeşleri merka etmesin diye bir not bıraktı: " Ben Fenix'le gezmeye gidiyorum. Beni merak etmeyin. Sizi seven kardeşiniz Claire. " Evet bugün Fenix'le buluşup gezeceklerdi. Fenix'le vakit geçirmeyi seviyordu. O yüzden " Fenix yarın bir şeyler yapalım mı? " dediğinde teklifi " Olabilir. " diyerek kabul etmişti.
Tam kulübeden çıkarken kapı çalındı. Kardeşleri uyanmasın diye hızlıca kapıya gitti ve açtı. Gelen Fenix'ti. Tam zamnında gelmişti. Yada bu sefer o tam zamnında hazırlanmıştı. Çünkü ilk defa bir erkeği bekletmemiş olacaktı. " Oooo Çok gzüel olmuşsun. Hzırsan çıkalım? " dedi Fenix. Gülümseyerk " Teşekkürler. Hazırım çıkabiliriz. " dedi. Birlikte kulübeden çıktılar. " Eee şimdi nereye götürüyorsun beni bakalım? " dedi meraklı bir şekilde. Bugünün güzel olmasını istiyordu. Fakat başına geleceklerden habersizdi.
" Önce kampın girişindeki Thalia ağcına gidiyoruz. SOnra ordan çıkıp pegasuslarımızı alıp seni kamp dışında bir yere götüreceğim. " dedi. Nereye götüreceğini oldukça merak ediyordu. " Nereye? " diye sordu merakına yenik düşerek. Fenix ise bu soruya " Süpriz. " diye yanıt verdi. Süprizleri severdi. Yüzünde kendiliğinden bir gülücük oluştu. Thalia ağcına giderlerken konuşuyorlardı, dedikodu yapıyorlardı. Zaten bir Afrodit kızı varsa orda mutlaka dedikodu olurdu...