Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 hayali arkadaş.

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
+
Dionysos'un Çocuğu
Dionysos'un Çocuğu
+


Mesaj Sayısı : 106
Kayıt tarihi : 14/12/10

hayali arkadaş. Empty
MesajKonu: hayali arkadaş.   hayali arkadaş. Icon_minitimeC.tesi Nis. 23, 2011 8:51 am

    Kimseye hesap vermeden evinden çıkmak kadar rahat bir şey yoktu Feodora'ya göre. Kulübeden çıkarken kimse onu durdurup nereye gittiğini sormuyor, kaçta dönmesi gerektiğini söylemiyordu. Yeni hayatının en iyi yanlarından biriydi belki de bu. Özgürlüğe düşkün birini ne kadar kısıtlarsanız o kadar açılırmış. Feodora kısıtlandıkça açılmıyor, onun yerine kendi kurduğu dünyasında yaşıyordu özgürlüğünü. Ancak şimdi yapmacık bir dünyaya ihtiyacı yoktu. Elindeki şarap şişesiyle denizin usul sesini dinlemek için yeni keşfettiği bir yere gitmek için yürüyordu. Bir basket şortu giymişti. NBA'in yeşil şortunu çok severek almıştı. Onu alabilmek için o kadar abiden para yürütmek zorunda bile olsa... Üstüne geçirdiği sweatshirt siyah ve sadeydi. Soğuk olmasa bile giyilebilecek türden. Diğer melezlerden duyduğu kadarıyla gittiği sahile Long Island Kıyısı deniyormuş. Onun içinse sadece bir sahil. Soğuk kuma ayaklarını gömüp kitap okuyabileceği, denizin serin sularında yüzebileceği bir sahil.

    Oraya vardığında ayağındaki terlikleri çıkardı ve ayaklarını kumlara batırdı. Bu onu rahatlatırdı. Nasıl ki çim ve toprak negatif enerjiyi alıyorsa, kum da Feodora'nın yalnızlığını besliyordu. Elindeki kitabı bir ayda tam üç kez okumuştu. Montaigne'in onun üzerinde bıraktı etki oldukça fazlaydı. Adamın bazı denemeleri sıkıcı da olsa okunuyordu. 'Aşk Üstüne' adlı deneme bile kitabı okumak için yeterliydi. Feodora da öyle yapıyordu. O denemenin her kelimesini biliyordu. Ancak her okuduğunda çıkardığı anlam farklıydı. Bu da adamın ustalığının bir göstergesiydi zaten. Kitaba dalmış son denemeyi okurken karşısında biri belirdi. Feodora derin bir nefes aldı ve alaycı bir bakışla ona bakan adamı süzdü. Yakışıklıydı. Ve tabii ki hayaldi. Umursamamaya çalışarak kitaba geri döndü. Yaklaşık iki dakika sonra da dayanamayıp oturduğu yerden kalkmadan adama doğru bağırdı.

    "Git lütfen! Yeni bir arkadaş daha istemiyorum. Hayallerle yaşamaktan sıkıldım." Sitemkâr ses tonu açıktı. Adamın siyah gözlerini uzaktan bile görebiliyordu Feodora. Uzun boylu ve yapılı olmanın yanı sıra kesinlikle kendince bir al benisi vardı. Adam ona doğru yaklaşırken kitabın son denemesini de bitirdi ve kapağını sertçe kapatıp ayağı kalktı. Adamın ona yaklaşmasını istemiyordu. Kendi yarattığı kimseyle konuşmak istemiyordu şu anda. Tek istediği hayallerinden bile uzak kalmak ve kitaba yeniden başlamaktı. Ancak adam kovulduğunu anlamamıştı. Feodora'nın yanına gelip sert bir sesle konuştu. "Beni kovman büyük hata melez. Bir daha deneme." Harika! Aklındaki arkadaşları bir de onu küçümsüyordu. Tehdit edilmenin yanında aşağılanma da vardı. Feodora alaycı bir sesle "Benim yarattığım bir hayal benimle dalga mı geçiyor? Git başımdan nullus." dedi. Son söylediği kelimenin ne anlama geldiği hakkında bir fikri var mıydı karşısındakinin, bilmiyordu; ama o biliyordu. 'Hiç kimse' demekti. Latinceydi. Latinceyi öğrenmek onun için zor olmamıştı. Doğuştan bildiği Antik Yunan dilinden bile daha çok severdi Latinceyi. Latin edebiyatını sevdiği için İspanyolca ve Portekizce de biliyordu yarım yamalak; ama Latince'yi ana dili gibi konuşabilirdi. Antik Yunan gibi...

    Birden omzuna biri dokundu. Kafasını çevirip baktığında ise şaşırmadı. Tristian yine yanındaydı. İki hayali arkadaşıyla çevrilmişti etrafı. "Pekala birininiz beni çıldırtamadı ikiniz mi geldiniz?" diye sordu ilk nullus dediği adama. Adam anlamsız bakışlarını Feodora'ya çevirdiğinde Tristian yine bilgi dolu birkaç cümle kurdu. "Yanlış yapıyorsun Feodora'm. O adam Savaş Tanrısı. Ares'in hayal olduğunu düşündüğünden hoşnut olduğunu sanmıyorum." Feodora duyduğu ikinci cümleden sonra kaskatı kesilmişti. Tanrıları biliyordu; fakat onlardan birine bu kadar yakın olmak ve onunla dalga geçmek pek iyi bir fikir değildi. Ayrıca bir ilk için hiç iyi olmamıştı. Feodora adama bakıp onun Tristian'ı görmediğini anlayınca gülümsedi. "Üzgünüm, ben- ufak bir yanlışlık oldu. Her neyse- ben gideyim. İyi günler- ıı şey, Ares. Yani Tanrı Ares." Saçmalaması bitince terliklerini ve kitabını alıp bilgilendirici arkadaşı Tristian'la birlikte kulübesine doğru koşmaya başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
hayali arkadaş.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Hayali Kurgu Karakterleriniz.
» Yeni bir arkadaş....
» İlk Arkadaş
» İlk arkadaş.
» İki iyi arkadaş..

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Long Island Kıyısı-
Buraya geçin: