Kulübede verdiğim Tanışma Partisi bitmişti artık. Partide hoşlandığım bir kızın sarhoş olmasıyla bitse de güzeldi benim için. Anas'ı ayıltmak için plaja götürecektim. Kulübemden Anas ile ayrılıp plaja doğru giderken Anas bir kere kusmuştu. Fakat benim için hala çok güzeldi. Kimse ve hiçbir şey bu güzelliği bozamazdı. Plaja geldikten sonra hemen deniz kenarına gittik. Anas'ın yüzünü suya birkaç kez suya sokup, bir anda kurutup, şok etkisi yarattıktan sonra Anas iyice ayılmıştı. Bunu yapabilmemin sebebi ise Apollon'un babam olmasıydı. Sahile Anas ile uzandıktan sonra ona dönüp "Ayıldın mı bakalım?" diye sordum güler yüzle. "Eveet. Partide çok rezil olmadım değil mi?" "Bu bir parti. Hiç rezil olmadın. İnan bana." Anas derin bir iç geçirdikten sonra gözlerini yıldızlara dikti. Ben de aynısını yaptım. Biraz böyle uzandıktan sonra cesaretimi toplayıp elimi Anas'ın eline uzattım ve elini tuttum. Anas bir anda gözlerini patlatarak bana döndü ve "Ne yapıyorsun?" diye sordu. Gözlerimi gözlerine devirerek ve kısık sesle "Seni seviyorum." dedim.