49- Cephanelikte bir rp yaz.
Mekan: Cephanelik
Katılacaklar: Sen ve istediğin herkes.
Çok kötü bir rüya gördüm ve uyandım. Yatağımdan kalktım ve pencerenin yanına gittim. Güneş yeni yeni doğmaya başlamıştı. Babamı görünce ister istemez gülümsedim. Babamı izledikten bir süre sonra kardeşlerime baktım, hepsi uyuyordu. Banyoya gittim ve elimi yüzümü yıkadım. Sonra aynanın karşısına geçtim. Gözüm, boynumda asılı duran kolyeye kaydı. Çok güzel bir kolyeydi.
Kolyenin ucunda güneş vardı, ipi altın sarısıydı. Babam benim için anneme vermişti. Kolyeye bastığımda yay-ok takımına dönüşüyordu. Uzun uzun baktıktan sonra daha bir kılıcım olmadığı aklıma geldi. Yay-ok takımım varken kılıç kullanmazdım ama birgün kullanmak zorunda kalabilirdim. Her zaman yanımda bir kılıç olmalıydı. Bunun için bir kılıç edinmeye karar verdim.
Cephanelikte her türlü silah vardı. Bunun için cephaneliğe gitmeye karar verdim. Dolabımı açtım, bir pantolon ve bir penye giydim. Acelem olmadığı için saçlarımı uzun uzun taradım. Kardeşlerime tekrar baktım ve onları uyandırmadan sessizce kulübemden dışarı çıktım. Dışarıda kimse yoktu. Büyük ihtimalle herkes uyuyordu.
Biraz yürüdükten sonra cephaneliğe vardım ve içeri girdim. İçeride her türlü ve harika silahlar vardı. Kendi kendime "Vay be!" dedim ve tek tek bütün silahları incelemeye başladım. Çok güzel yay-ok takımları, kılıçlar, hançerler, kalkanlar... vardı. Tabiki de en çok ilgimi çeken yay-ok takımlarıydı. Hepsi muhteşemdi ama benim yay-ok takımım daha güzeldi.
Bütün yay-ok takımlarını incelemem çok zaman almıştı. Cephaneliğe niçin geldiğimi hatırladım ve kılıçların olduğu yere gittim. Bütün kılıçlara baktım. En sonunda kılıçların yanında duran hançerler dikkatimi çekti. Bana her zaman yanımda taşıyabileceğim bir silah lazımdı. Kılıç uzundu, hançer ise daha kısaydı. Bunun için hançer kılıca göre daha mantıklıydı.
Gerçi hançer kullanmak kılıç kullanmaya göre daha zor olduğunu duymuştum. Amannn, zaten ders alıp öğrenecektim. Zor olmuş olmamış ne önemi var ki? Hançerlerin yanına gittim ve hepsine bakmaya başladım. Bir hançer dikkatimi çekmişti. Dikkatlice, her ayrıntısını incelemeye başladım. Çok güzel bir hançerdi. Kabzası altın rengindeydi ve ışıl ışıl parlıyordu.
Bu hançeri almaya karar verdim. Artık kulübeme gidebilirdim, hançerimi seçmiştim. Bu hançeri her zaman yanımda taşıyacaktım. Ne olur ne olmaz. Gülümsedim. Niye bilmiyorum ama mutlu olmuştum. Gitmem gerekiyordu. Silahlara son bir kez daha baktım. Hepsi muhteşem görünüyordu. Gülümseyerek cephanelikten dışarı çıktım.