Alexander Griffin

Kampta dövüş sanatları öğretildiğini de bilmiyordum. Ama mantıklıydı. Çünkü savaşırken sadece silaha değil, güçlü tekmelere,yumruklara da ihtiyacımız olacaktı. Küçükken beni kung-fu okuluna yazdırmışlardı. Ama dövüş sanatlarına hiç ilgim olmadığı için en fazla 2 ay katlanabilmiş okula. Bu yüzden sadece temel duruş gibi kolay şeyleri biliyordum sadece. Am kendimi geliştirmeliydim. Bu yüzden buraya geldim. İçeri girdiğimde bir sürü melez gördüm. Anlaşılan yeni açılan bu derslik baya tutuluyordu. O sırada birisi omzuma dokundu.

O gün dersliğin çok yoğun olması nedeniyle avdan erken dönmüştüm. Zack o kadar yoğundu ki telaştan ne yapacağını şaşırmıştı. Hemen ok-yay takımımı ve bıçaklarımı çıkarıp bir dolabın içine tıkıştırdım. Kim var kim yok diye bakarken bir melezin ortada öylece durmuş bakıyor olduğunu fark ettim. Sanırım Zack onu görmemişti, ben de onu alabilirdim. Arkasından yaklaştım ve "Selam." dedim. Daha kimse benim eğitmen olduğumu pek bilmediğinden kendimi tanıtma ihtiyacı duyarak "Ben Alexis, Yardımcı Eğitmenim. Eee sana nasıl yardımcı olabilirim?" diye sordum ve güldüm.

"Demek Jujitsu öğrenmek istiyorsun. Kısaca Jujitsu'dan bahsedecek olursak; Jujitsu çeviklik tekniğidir. Nazik sanat anlamını taşıyor ve bu sanatla uğraşan kişilere de Nazik Sanatçı deniyor. Kulağa çok gay geldiğini biliyorum bu yüzden Nazik Sanatçı kelimesini kullanmayalım." dedim ve güldüm. Ardından "Bu spor pek yumruk, tekme gibi öğeler içermiyor daha çok fırlatma, boğma ve kilitleme öğreneceksin." diye ekledim. Alexander başını salladı ve "E hadi başlayalım." dedi. Ben de "Tamam, şimdi bana yumruk atmanı istiyorum." dedim. Ares oğlu biraz tereddütte kalmıştı ama "Merak etme, kız olmam yumruk yiyeceğim anlamına gelmiyor. Unutma bunu eğitim için yapıyoruz." dedim ve gülümsedim. Alex nefes aldı ve hızla yumruğunu savurdu. Yumruğunu sağ elimle tuttum, "Şimdi burayı dikkatli izle." dedim ve sağ elimle yumruğu yere doğru bastırırken sol elimle de kolunun eklem yerinden yere doğru bastırdım. En son yere düştüğünde ayağımla kilide aldım ve "Şimdi senin denemeni istiyorum. Ama tabii anlamadıysan birkaç tekrar daha yapabiliriz." dedim.

Darius hareketi anlamıştı ama hızlı olması, ve refleks haline getirmesi gerekiyordu. Biraz daha tekrar etmemize karar verip; "Şimdi bana tekrar yumruk at." dedim. Darius kafa salladı ve yumruğu hızla bana doğru attı. Hareketi anlamıştı bu yüzden şimdi daha hızlı nasıl yapabileceğini gösterecektim. Hızlıca yumruğunu kavradım ve hızlıca hareketi tamamladım. En sonunda Darius’u kilitleyince “Tamam, şimdi sen deneyeceksin. Ama bu sefer tüm dikkatini hareket üzerine yoğunlaştıracaksın. Fazla düşünme, sadece yap.” dedim. Tamam dercesine başını salladı ve pozisyonunu aldı. Hazır olduğunu görünce ona sert bir yumruk attım. Darius atik bir hareketle yumruğımu tuttu ve kısa sürede beni kilitlemeyi başardı. Ayağa kalktım ve üstümü silkelerken "Hmm, yeteneklisin." dedim ve ifademi bozmadan "Şimdi yeni bir harekete geçiyoruz." dedim. "Bu harekette rakibinin attığın tekmeyi tuttuğunu farz ediyoruz." dedim ve bana doğru hafifçe tekme atmasını istedim. Darius tekme atınca bacağından tuttum ve "İşte burada iki elimle rakibimin ayağımıı tuttuğu yerden sıkıca tutuyorum ve ayağımı yaklaştırıp seni geri atıyorum." dedim. Bunları söylerken aynı zamanda hareketi yapıyordum. Onu geriye atınca, "İşte şimdi üstteyim ve kilit ile hareketi bitiriyorum." dedim. Her ne kadar Darius anlamamış görünse de "Şimdi sen dene." dedim.