Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Pegasusumu Long Island'a Kadar Sürüklüyorum

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Valentino R. Gavino
Amphitrite'nin Çocuğu
Amphitrite'nin Çocuğu
Valentino R. Gavino


Mesaj Sayısı : 376
Kayıt tarihi : 29/03/11

Pegasusumu Long Island'a Kadar Sürüklüyorum Empty
MesajKonu: Pegasusumu Long Island'a Kadar Sürüklüyorum   Pegasusumu Long Island'a Kadar Sürüklüyorum Icon_minitimePerş. Nis. 14, 2011 5:58 am

Biraz stres atmak için NewYork'a gitmeyi düşündüm, düşüncemi de gerçekleştirdim ama büyük bir hata yapmıştım kahvaltı etmemiştim.Umutsuzca Nkri'yi bir parkanın on metre ilerisine indirdim ve aç ve sinirli bir şekilde parka yöneldim.Etrafı inceliyordum bir sürü reklam tabelaları koşturmaca içinde ki insanlar.Sonunda bir banka oturmaya karar verdim.Hala etrafı gözetliyordum sonra gözüm bir tabelaya ilişti tabelada ki hamburgeri gördükçe resmen karnım bağırmaya başlıyordu.Sipariş etmek için hemen telefonumu çıkardım ama bir şey unutmuştum eğer melezler teelfon ile konuşurlarsa yarım kilometre kare içinde ki tüm canavarlara resmen "Ben buradayım beni öldürsene." demiş oluyormuşuz.Aslında olayları mantık süzgecinden geçirdim canavarları yenebilirim ama açlığı asla!Hemen telefonumu açtım çabuk olmaya özen gösterdim çünkü ne kadar az zaman o kadar az canavar.Hemen tabelada ki numarayı aradım ve hızlıca sipariş vermeye çalıştım ama telefonda ki kadın bir insana kıyasla bir taş kadar hareket ediyordu.Sonunda siparişi verebilmiştim.Tanrılara şükürler olsun ki servis motorları hızlıydı.Hemen siparişimi aldım ve zula bir yere geçtim ama yemeye başlamadım çünkü canavarları bekliyordum.Aha gördüm onları yaklaşık yirmi tane drako sorun yoktu.Tabi drakoların boyu bir kaç metre daha az olsaydı sorun olmazdı!Bunları uç uca dizersen kampa gidebilirsin.Ama güvenimi yitirmeden ok yay takımımı çıkardım bir an özel gücümü kullanıp kullanmama konusunda tereddüt düştüm ama içimden "Sis bunu bir şekilde halleder."dedim. Açken pek işe yaramasını beklemiyordum ama denedim ve zihnimde ki kağıda "Karanlık." yazdım.etraf karanlıktı yorulmuştum ama karanlık beni güçlendiriyordu birde "Ruhun Kalkanını" açınca kendimi dinç hissetmeye başladım.Ardından yay takımının gereksiz olduğunu düşünerek kılıcımı çıkardım.Drkaolara iyice bakınca bunların normal bir drako olduğunu gördüm büyük bir ihtimalle şimdi de Gaia'nın tarafına çok güçlü bir ilizyonist geçmişti.Drakolar ne olduğunu anlamak için etrafına bakıyorlardı.Fazla bekliyecek zamanım yoktu o yüzden hepsini toplam iki dakikada hallettim.Hemen yemeğimi yedim çünkü geç kalırsam şüphelenmeye başlıya bilirlerdi.İşin tek kötü yanı yemeğin soğumuş olmasıydı.Nkri'nin yanına gittim tuhaf bir olay olmuştu Nkri yerindeydi ve her zaman ki gibi sabah uyuyordu.Hafifçe okşuyarak onu uyandırdım.Sırtına bindikten sonra onu Long Island'a kadar uçurmaya başladım.

New York'tan tam çıktıktan sonra Nkri acı içinde inlemeye başladı, yere düşüyordu.Ne yapacağımı bilmiyordum.Tek çare olarak Aeolus'a dua etmeye başladım bir rüzgar çıkarsın da çimenliğe düşelim diye.Gözlerimi kapatmış olacakları bekliyordum."Plaff..." çimenlere düşmüştük.Kendime hakim olamadım ve bağırarak "Teşekkürler Aeolus!"dedim.Sevincimden yerimde duramıyordum.Ama Nkri'ye baktığımda birden yüzüm buruştu acı içinde inliyordu kulağına sevecen bir tonla "Nkri uyan hadi eğer kalkarsan melez kampına varınca sana cips ve jelibon vericeğim.dedim ve arta kalan hamburger parçasıyla bir kaç patates kızartmasını ona verdim.Sevinircesine kişnedi ama o acı içinde mutluluğu anlaşılmadı.Biraz ambrossia vermeyi düşündüm.Acaba bu durumda ölür müydü?İşimi riske atmadım.Aklıma süper bir fikir geldi tüm pegasusların babası Poseidon o yüzden ona biraz su verdim.Sanırım işe yaramıştı biraz daha su verdikten sonra biraz suyu da yaralı olan yerine sürdüm bu bir ok yarasıydı.Biraz dinlenmek için bir selvi ağacının gölgesinde dinlenmeye başladık.Yarım Saat sonra Nkri düzeldi ama uçamıyacak durumdaydı bende normal bir at sürer gibi gitmeyi düşündüm ve Nkri'nin sırtına bindim.Nkri dörtnala gidiyordu.Birden bize doğru gelen çubukları gördüm dur bu çubuk değildi.Hemen zırhımı çıkarttım ve Nkri'yi koruması için üç ruh görevlendirdim.Bize ok atanlar yılandı, pardon drako!Demek ki bizi düşürüp Nkri'yi sakatlayan da onlardı.Hışımla yay ok takımımı çıkardım ve onlara doğru ok yağdırmaya başladım.Tüm drakolar ölmüştü ama ben sinirimi alamayıp hala boşluğa ok atmaya devam ediyordum.Sonra Nkri dayanamayıp yere çöktü.Tek bir çarem kalmıştı pegasusumu Long Island'a kadar sürüklemek!Sabah çıktığım melez kampına saat akşam dokuz da varabilmiştim.Sonra birden "Dink! Dink!" bir ses duydum sesin geldiği yöne baktığımda telefonumu açık unuttuğumu anladım kendime bir antik yunanca küfür savurduktan sonra telefonu kapatıp melez kampına girdim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Pegasusumu Long Island'a Kadar Sürüklüyorum
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Pegasusumu Buluyorum.
» Pegasusumu Buldum.
» Sat ile yeni pegasusumu ziyaret ediyoruz...
» Tanrı Poseidon Pegasusumu seçmeme yardım ediyor.
» Güneş kadar...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Kamp Dışı :: New York-
Buraya geçin: