Leo Zack GREEN

Silah ve Zırh Yapımı Sınıfı'na girdim. Herkes bir şeyle uğraşıyordu. Beni takan yoktu. Buna sinirlenmedim. Biri takar mı diye seslendim:
_Eğitim almak için geldim yardım edebilir misiniz?
Birinin bana yaklaştığını gördüm.

Sabahın erken saatlerinde ders vermek için silah ve zırh yapımı sınıfına gittim. Sabah olmasına karşın bayağı kişi vardı. Hepsiyle tek tek ilgilkeniyordum. Bir süre sonra birinin "Eğitim almak için geldim yardım edebilir misiniz?" dediğini duydum. Sesin geldiği yöne bakınca bir melezin dah aders almak için geldiğini anladım. Hemen yanın agittim ve "Selam, ben Elena. Eğitmenim." dedim. Melez beni inceledikten sonra "Merhaba Elena, ben Leo. Ders almak için geldim." dedi. İlk önce diğer öğrencilere baktım. Onları inceledikten sonra müsait olduğuma karar verdim. Ders verebilirdim. Onun için Leo'ya tekrar baktım ve "Zırh mı yapmak istiyorsun? Yoksa Kılıç mı yapmak istiyorsun?" diye sordum. Leo düşünmeye başladı.

_Aslında ikisini de yapmak isterim. Ama sen hangisini önerirsin?
_Bir silahın varsa zırh yap.
_Olur.
_Ne yapmak istersin? Omuzluk? Göğüslük? Kalkan? Ve ya başka bir şey.
_Kalkan yapmak isterim.
_Hmmm zor bir seçim.

Leo kalkan yapmayı seçmişti. Bu biraz zordu. Çünkü bir kere daha çok sanat istiyordu. Gerçi Leo bir Apollon oğlu olduğu için bu pek zor olacağına benzemiyordu. Düşüncelerimden sıyrılarak derse başladık. Dolabın yanına gittim ve kapağı açtım ve içinden ilahi bronzu çıkardım. İlahi bronz temel maddemizdi çünkü bu çok güçlüydü. Onun için kalkanı demir veya başka bir şeyle yapmak yerine ilahi bronzla yapıyorduk. İlahi bronzun ham maddesi akışkan bir maddeydi. Bunu katılaştırmamız gerekiyordu. Bunun için ateşe atacaktık. Leo'ya ne yapacağımızı anlatmaya başladım. "Leo ilk önce ilahi bronzu şu kaba dökeceğiz. Sonra da kabı ocağa atacağız." dedim. Bu arada da eldivenleri aldım ve Leo'ya verdim.

Dediği gibi ilahi bronzu önce kaba koyduk daha sonra ateşe attık. 5 dakika sonra onu alıp alamayacağımı sordum.
_Daha beklemelisin. Şimdi kalkanının nasıl olacağını düşün.
Dediğini düşünmeye başladım. Üstüne güneş süslemesi yapacaktım...

Leo kalkanını düşünmeye başladı. Bende bu arada sürekli ilahi bronzu konrol ediyordum. Çünkü onu yakmamalıydık. Beş-altı dakika sonra yeterince katılaştı. Leo'ya döndüm ve "Leo ilahi bronzu ocaktan alabilirsin." dedim. Leo başını salladı ve ilahi bronzu aldı. Sonra onu masaya koydu. Bana baktığında "Soğumasını beklemeliyiz." dedim. Leo ofladı ama itiraz etmedi. Bu sırada bende ona aletleri tanıtmaya başladım. Hangi aleti kullanacağız, nerede kullanacağız... İlahi bronz soğuyunca bunu Leo'ya söyledim. Sonra ilahi bronzu kabından çıkardık ve işe başladık.

soğumasını bekledik. Ardından yaptıklarını uygulamaya başladım. 30 dakika sonra bitti. üstüne süslemeleri yapmaya başladım. En sonunda bitmişti. Apollon çocuğu olduğumdan elim bu işe yatkındı. Elena'ya döndüm. Yüzünde bir gülümseme vardı.

Leo süslemeleri yapmaya başladı. Gerçekten bu konuda çok yetenekliydi. ONu dikkatlice izliyordum. Bir süre sonra süsleme işi bitti. Ortaya çıkan esere baktığımda şaşırmadan edemedim. Leo güneş motivi yapmıştı ve çok gerçekçi görünüyordu. Leo bana baktı. Gülümsedim ve "Çok güzel oldu." dedim. Leo güldü ve "Şimdi ne yappacağım." dedi. Bunu söylerken kalkana bakmıştı. Bu kalkanın tek bir eksik yanı vardı o da tutacak yerinin olmamasıydı. "Tutacak yer yaptıktan sonra bitecek." dedim. Leo kalkanı ters çevirdi ve inceledi. Ona nereye yapması gerektiğini ve nasıl yapacağını anlattım.

Bana verdiği malzemelere işe başladım. 10 dakika sonunda kalkanın tutacak yeri de bitmişti. Kalkanı elime aldım. Tam oturmuştu. Rahat ve hafifti. Bu benim ilk yaptığım şeydi. Çok gururlandım ve mutlu oldum. Elena'ya döndüm. Bana önemli bir şey söyleyecekmiş gibi bakıyordu. Umarım yanlış bir şey yapmamışımdır.

Leo kalkanı tutacak yeride yapmıştı. Artık kalkan tammalanmıştı. Yapacak bir şey kalmamıştı. Leo bunu başardığı için çok mutlu görünüyordu. Bende çok mutluydum. Leo'ya baktım ve "Kalkan yapmayı öğrendin. Seni birinci seviyeden mezun ediyorum." dedim. Leo buna daha da çok sevinmişti. Bana teşekkür etti ve sonra kalkanı alıp alamayacağını sordu. "Tabii ki alabilirsin." dedim. Leo kalkanını aldı ve sınıftan çıktı. Bende diğer öğrencilerin yanına gittim.


Ders Bitti!