Denetleme 11

Sabah yine saatimin sesiyle uyanmıştım. Bugün temizlik günüydü. Her ne kadar bu günden nefret etsem de, etrafı temizleyen cıvıl cıvıl kardeşlerimi görmek çok hoşuma gidiyordu. Biraz zor da olsa kalktım ve Mitchie'yi dürttüm. ''Hey, Mitch! Mitchie! Bil bakalım bu gün ne günü?'' Mitchie yastığını sanki kendini boğmak istiyormuş gibi yüzüne bastırdı ve inledi. ''Ah! Olamaz!'' Onun bu haline artık alışıktım. Hızla yatağımın yanına gittim ve nevresimleri çıkardım. Mitchie'nin oflamalarına rağmen onun yorganının kılıfını elimden geldiğince rahatsız etmeden aldım ve hepsini beraber, hiçbirini düşürmemeye çalışarak kucağıma alıp banyoya götürdüm. Mitch çoğunlukla kirlileri yıkardı. Diğer işlerden kaytarmış olurdu böylece. Bu yüzden pek birikmiş çamaşır yoktu. Ona kalkınca nevresimleri yıkatırdım zaten. Temizlik için iyice havaya girmiş bir şekilde odama giderken aklıma diğerlerini uyandırmak geldi. Koşup odamın kapısını açtığımda Mitch hayret verici bir şekilde uyanmıştı! İçimden ona sarılmak geldi ama yeni uyanıkken oldukça huysuz oluyordu. Bu yüzden sadece ''Haydi Mitch, kardeşleri uyandıralım da, parti başlasın.'' dedim ona. Mitch gülümsemeye çalışarak pijamalarını bile değiştirmeye tenezzül etmedi ve beni takip etti. Kardeşleri toplamak uzun sürmedi, hepsi yeni uyandığı için kuzu gibilerdi. Tabii yaptıklarını anlayana kadar bu mayışıklıkları üzerlerindeydi. Son durak Anna Maria'nın yanıydı. Biz geldiğimizde Anna kendini iyice işe kaptırmış, kulaklıkları takıp etrafta fır dönüyordu. Kendi kendime gülümsedim ama bizim sabırsız Mitchie'miz Anna'nın kulaklıklarını çıkarınca Anna şaşkınlıkla bize baktı. O daha birşey diyemeden grup dağılımına başladım. ''Tamam, şimdi, Mitch, sen kirli nevresimleri yıkayabilirsin sanırsam. Herkes kirlilerini banyoya koysun da Mitch ilgilenebilsin. Herkes kendi odasından sorumlu. Zaten bir odada iki kişisiniz, o kadar da zor olmayacak. İşleriniz bitince beraber toplanıp oturma odasını hallederiz. Sorusu olan?'' Kimseden ses çıkmayınca başımı sallayıp Mitch'le benim odama doğru yürümeye başladım. Koskoca oda bana kalmıştı ama ben zaten buna alışıktım.

Mitchie ile benim odama girip etrafa bakındım. Benim tarafım her zamanki gibi düzenliydi, Mitchie'nin yatağı ve etrafındaki alan bir sürü ıvır zıvırla döşeliydi. Birkaç tarak, onlarca toka, birkaç kalem, bol bol kağıt, fizik ödevi ve daha neler neler... Mitchie sıyrıldı tabii, ben de hemen yere çömelip ıvır zıvırları toplamaya başladım. Mitchie'nin makyaj malzemeleri çekmecesine toka ve tarakları attım, kağıtları çöpe, ödevleri ve kalemleri de çalışma masamıza koydum. Sıra toz almaya gelmişti. Banyo'ya gidip temizlik dolabından be alırken Mitchie'ye ''Haydi yine sıyırdın, iyisin iyisin.'' diye takılmayı da ihmal etmedim. Çalışma masasını ve kitaplığı çabucak sildim. Çok kullanılan mobilyalar olduğu için onlar pek tozlanmamıştı. Tabii bu arada kitaplığımı da gözden geçirmeyi ihmal etmemiştim. Kitaplarımı düzelttim, yine alanlarına göre sıraladım, seri kitaplarını yan yana koydum ve kitaplığın bir rafındaki minik heykelciklerin tozunu da aldım. Sıra perdelere gelmişti, bu temizlikte perdeleri değiştirmeye karar vermiştim. Tamamen yeşil perdeleri çıkarıp beyaz fonda minik yeşil, kahverengi ve mavi karelerin olduğu perdeleri asacaktım. Bir sandalyeye çıkıp perdeleri çıkardım. Bu iş biraz kolumu ağrıttıysa da odamızın havasını tamamen değiştirecek bir atılımdı bu, pes etmemeliydim. Perdeleri kapının sibine koydum, onları sonra Mitch'in yanına götürebilirdim. Takacağım perdeleri kaptıktan sonra, büyük uğraşlarla onları takabildim. İşimi bitirdiğimde kollarım gerçekten kopacak gibiydi ama çok güzel durmuşlardı. Çocuğunu seyreden bir anne gibi gururla perdelere bir göz attıktan sonra, kardeşlerin durumlarını kontrol edeyim dedim. Hem de kollarımı dinlendirmiş olurdum.

Sabah sabah Mana odama gelmişti. Biraz sinirli biraz da sevimli bir ifadeyle konuşmaya başladı. ''Hadi Sofi kalk artık. Bugün denetleme var. Odanı toplaman lazım.'' Bu olamazdı. Ben hiçbir zaman temizlik yapmayı sevmemişimdir. Evimdeyken yatağımı bile toplamazdım. Ama şu an mecburdum. Her şeyden önemlisi kardeşlerime yardım etmem gerekiyordu. Mana'ya gülümseyerek yatağımdan kalktım. İlk olarak banyoya gittim. Her sabah olduğu gibi kalkar kalkmaz dişlerimi fırçalamam gerekiyordu. Temizlik biraz daha bekleyebilirdi. Dişlerimi fırçaladıktan sonra odama gittim. Zaten küçük ve şirin bir odam vardı. Bu odada ne kadar tek başıma kalsam da temizlemek kolay olurdu sanırım. İlk önce yatağımı topladım. Yorganları yerli yerine yerleştirdim. Birkaç atılcak çöpü de attım. Şimdi kirlilerimi Mitchie'ye götürmem gerekiyordu. Çamaşır işi ondaydı. Kirlileri de götürdüken sonra masamı düzenledim tozunu falan aldım. Yerleri de sildikten sonra bu iş tamamdı. Unutmadan duvarları da silicektim. Yavaş yavaş tüm işlerimi hallettim. Şimdi de oturma odasına gitmem gerekiyordu. Kardeşlerime yardım edecektim.

Bugün son biri bitirsin şunu

Evet şimdi ben bitirdim bile Mia! Değerlendirmede.