Gözlerimi açtığımda birçok melezin yakından tanıdığı ve sık sık uğradığı bir yer olan revirdeydim. Kaburgamdaki acı azalmıştı ama hareket ettiğimde eskisi gibi oluyordu. Bu sırada tanımadığım bir satir yanıma geldi ve garip bir sıvı vererek "Kaburga kemiklerinden birini kırmışsın. Bir süre fazla hareket etmemen gerek. Onun dışında ucuz kurtulmuşsun." dedi ve gitti.
Satire sinir olmuştum. Ne kadar gıcıktı böyle! Geçmiş olsun bile dememişti. Verdiği sıvıya baktım ve bir dikişte içtim. Tadı iyiydi ve ağrımı azaltmıştı. Hatta yok etmişti. Bu sırada tanıdık bir ses "Ben de ne zaman revire gelecek diyordum." dedi. Kafamı çevirmemle Hector'un sırıtan suratıyla karşılaşmam bir oldu. Gözlerimi kısarak "Çok komik!" dedim ve kalkmaya çalıştım.
Yanıma gelip "Nereye? Yat geri, kaburgan kırıldı farkında mısın?" dedi. "Farkındayım ama izin verirsen kulübemde dinlenmeyi tercih ederim." dedim. Bir süre itiraz etse de en sonunda en mantıklısının kendi kulübem olduğu konusunda ikna ettim ve revirden çıkarak ağır ağı kulübeme gittim. Bir daha tırmanma duvarının yakınından bile geçmemeyi düşünüyordum ve bu konuda kararlıydım.