Dersliklerde işimi bitirdikten sonra kampın görmediğim yerlerini keşfetmeye karar verdim. Dolaşırken ufak bir dağ maketi gördüm ufak dediysem 30 metreye yakın bir uzunluğu vardı. Kampın meşur korkunç tırmanma duvarı olduğunu anladım. Hemen üzerimi değiştirip koruyucu kıyafetlerimi giyidim. Daha sonra tırmanmaya başladım. Yerden bir iki metre yüksekteydim ki dağ lav püskürtmeye başladı. Hızla akan lavlardan kaçmak için hızlı bir hamleyle sağa kaydığımda yanımdan geçen lavların ısısını hissedebiliyordum. Derin bir nefes alıp rahatladım. Hızla tırmanmaya devam ettim. Bir süre sonra dağ sallanmaya başladı. Daha önce law veya deprem efektli tırmanma duvarı görmemiştim. Çok ilginç ve bir o kadar da eğlenceliyidi. Duvarın ortasına geldşğşmde dağtan ufak taş parçacıkları düşmeye başladı. Canımı acıtıyordu ancak çok büyük bir hasar vermedikleri için küçük parçaları fazla umursamadım. Bir süre sonra daha büyük taş parçaları dökülmeye başladı işte bu korkmam gereken birşeydi. Çünkü taşların büyüklüğü kafam kadardı. Sağa sola hareket ederek gelen taşlardan kaçabiliyordum. Ancak bunun eğlenceliden çok tehlikeliye döndüğünü farketmiştim. Sonunda tırmanmaktan vazgeçip gerisin geri inmeye başladım. aşşağı inerken dev bir kaya parçası üzerime doğru geliyordu. Yerden 10 metre yukarıdaydım. Gözlerimi kapatıp geriye doğru atladım. sırtımın üzerine düştüğümde üzerime gelen kaya da yere düşmüştü. O şeyin altında ölmüş olabilirdim. Derin bir nefes alarak bir daha hiç gelmemek üzere duvardan uzaklaştım.