Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| Tanrıça Artemis ile Görüşme | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Summer Katherine Ramsey Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1643 Kayıt tarihi : 08/12/10
| Konu: Tanrıça Artemis ile Görüşme C.tesi Şub. 19, 2011 4:28 am | |
| Nica, Lexi ve ben Long Island Kıyısı'nda oturmuş, Tanrıça ebeveynlerimizden bahsediyorduk. Konuşmamız sırasında aslında Lexi'nin bir melez olmadığını öğrenmiş ve buna çok şaşırmıştım. Nica'nın aslen Hekate kızı olduğunu biliyordum zaten. Konuşmamızda Tanrıça Artemis'in adı geçinde birden Nica'nın da Lexi'nin de yüzü aydınlandı. Artemis'i ne kadar sevdiklerini ve ona bağlı olduklarını anlamak için yüzlerine bakmak yeterliydi. Onlara "Artemis Avcısı olmak nasıl bir duygu ?" diye sordum. Sorumu Lexi yanıtladı. "Bu, bu gerçekten de tarif edilemez bir duygu Summ. Bir kere Avcı olmak çok havalı bir şey. Bir yerden geçerken herkes bize gıptayla bakıyor. Bu da bizim gururumuzu okşuyor tabii. Sonra bir de avlara çıkıyoruz. Ne kadar eğlenceli geçtiğini tahmin bile edemezsin." Konuşmasını bitirdiğinde yüzünde huzurlu bir gülümseme vardı. Sanırım şu an anlattığı şeyleri gözünde canlandırıyordu. Anlattıkları gerçekten de harika şeylerdi. Yani ben de Avcılar'ın çok havalı olduklarını düşünmüştüm her zaman. Av konusuna gelince; hep onların avlarının nasıl geçtiğini merak etmişimdir. Bu sözleri merakımı daha da alevlendirmişti. Bir süre daha konuşup da karnımız guruldamaya başlayınca Long Island Kıyısı'ndan ayrılmaya karar verdik. Birbirimize veda ettikten sonra Nica ile Lexi Artemis Kulübesi'ne, ben ise Athena Kulübesi'ne doğru yürümeye başladım. Kulübeme vardığımda gerçekten çok acıktığımı hissettim. Neyse ki kardeşlerim yiyecek bir şeyler hazırlamışlardı. Hemen onlara selam verip sofraya oturdum. Yemek çok lezzetli olmuştu. Kardeşlerime "Ellerinize sağlık. " dedikten sonra sofrayı toplamalarına yardım ettim. Yemekten sonra kardeşlerim dolaşmak üzere kulübeden ayrıldılar. Şimdi kulübede sadece Andy ile ben kalmıştık. Onunla bulmaca çözerken aklıma bir fikir geldi. Tanrıça Artemis'i ziyaret edecektim ! Evet, bu mesele Lexi bana Avcılık hakkında bilgi verdiğinden beri aklıma takılmıştı. En iyisi Olimpos'a gidip Artemis'i ziyaret etmekti. Tabii onun benim bu ziyaretimi kabul edip etmeyeceğinden emin değildim ama yine de denemeye değerdi. Andy'ye gitmem gerektiğini söyledim ve hemen sırt çantamın yanına gittim. Andy bu ani tepkime şaşırmıştı. "İyi de Summ, nereye gidiyorsun ?" diye sordu. Ona gülümseyerek "Olimpos'a" dedim ve şaşkın bakışları arasında kulübemden çıkıp pegasusumun yanına gittim. Heyecanla onu ahırlardan çıkarttım ve üstüne binerek "Empire State Binası'na gidiyoruz Nessie." dedim. O da lafımı ikiletmeden havalanmaya başladı. Gökyüzünde keyifli bir yolculuktan sonra Empire State Binası'na varmıştık. Pegasusum ne yapması gerektiğini artık biliyordu. Islık çaldığım zaman yanıma gelecekti. İçim içime sığmayarak Empire State Binası'ndan içeri girdim. Resepsiyonist yine her zamanki yerindeydi. Hemen yanına gittim. Adam artık beni tanıdığı için görür görmez anahtarı bana verdi. Buna şaşırmıştım doğrusu, beni biraz uğraştırmasını bekliyordum. "Sağ ol dostum." diyerek anahtarı kaptıktan sonra asansöre bindim ve 600. kata bastım. Asansör yukarı çıkarken nefesimi düzene soktum ve ding sesiyle birlikte asansörden indim. Sanırım artık Tanrıça Artemis ile görüşebilirdim. Bu düşünce beni gerçekten çok heyecanlandırıyordu. Bir süre etrafıma bakındım ama hiç kimseyi göremedim. O anda içeri bir ışık huzmesi doldu. Bu, Tanrıça Artemis'in geldiğinin işareti olmalıydı.
En son Summer K. Ramsey tarafından Çarş. Mart 02, 2011 7:32 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Artemis Tanrıça/GM/Bayrak Kapmaca Koordinatörü
Mesaj Sayısı : 780 Kayıt tarihi : 17/09/10
| Konu: Geri: Tanrıça Artemis ile Görüşme Çarş. Şub. 23, 2011 2:08 am | |
| Olimpos konseyindeki tahtında oturmaktan sıkılmış bir şekilde, söyleniyordu. Apollon, yanında onu izlese de, Artemis kardeşinin onu dinlemediğini biliyordu. "Satellite ile konuştum. Hem de kaç kere. Ama vazgeçmiyor ki. Avcı olduğunda erkekleri hayatından çıkarırsın. O ise kendine dördüncü kez sevgili buldu!" Ayağını yere vurmaya başladığı sırada, umursamaz ikizinden yardım alamayacağını anlayarak avcılarını izlemeye karar verdi. Kulübesi boştu. Bazılarının avlanmaya gittiğini biliyordu. Diğerlerini de Long Island Kıyısı'nda buldu. Veronica ve Alexis, yanlarında bir melez ile birlikte oturmuş sohbet ediyorlardı. Artemis, tabi ki de tanımıştı onu. Athena'nın çocuklarından Summer'ın ismini duymuştu. Avcılarıyla iyi anlaştığını bilirdi. Gülümsedi ve ne konuştuklarına odaklandı. O sırada Alexis konuşmaya başlamıştı. Bu, bu gerçekten de tarif edilemez bir duygu Summ. Bir kere Avcı olmak çok havalı bir şey. Bir yerden geçerken herkes bize gıptayla bakıyor. Bu da bizim gururumuzu okşuyor tabii. Sonra bir de avlara çıkıyoruz. Ne kadar eğlenceli geçtiğini tahmin bile edemezsin. Avcılık hakkında böyle düşünmeleri onu sevindirirken izlemeye devam etti. Bir süre sonra tüm kızlar kalkıp oradan ayrıldılar. Ama Summer, Artemis'in ilgisini çekmişti bir kere. Avcılarını izlemeyi bıraktı ve melezi ne yaptığını izlemeye başladı. Kulübesine geldiğinde ve çantasını toplamaya başladığında ise yanına geleceğini anlamıştı çoktan. İzlemeyi bırakıp, yanında müzik dinlemeye başlamış olan Apollon'a döndü. Konuşmak için ağzını açtı, sonra vazgeçti. Uğraşmasına değmeyecekti. Umutsuz vaka olduğunu belli edercesine başını salladıktan sonra tahtından kalktı ve taht odasından çıktı. Melezin Olimpos'a geldiğini hissetmişti. Adımlarını hızlandırdı. Artık çoğu melez, asansöre rahatlıkla binebiliyordu. Aslında Olimpos'a bile rahatlıkla çıkıyorlardı. Bunun Zeus'u rahatsız ettiğini hissedebiliyordu bazen Artemis. Ama onun için bir sorun yoktu. Zaten ne zaman kurallara uymuştu ki? Bunu düşünmeyi bıraktı ve yürümektense direk melezin karşısına çıkmaya karar verdi. Gümüş bir ışıltıyla Summer'ın karşısında belirdiğinde on altı yaşında bir kıza dönüşmüştü bile. Konuşmadan önce kızı incelemeye başladı. Siyah saçları, mavi-yeşil arasında renk değiştiren gözleri vardı. Uzun boylu ve zayıf bir kızdı. Dudakları gülümsercesine büküldü. İçten bir gülümsemeydi bu. "Hoş geldin Summer." Dedi dostça bir tavırla. Rahat olmasını istiyordu. Artemis, istediğinde ne kadar öfkeli ve acımasız olabiliyorsa, istediğinde bir o kadar da iyi ve sevecen olabiliyordu. "Sanırım avcılıkla ilgili bazı şeyleri merak ediyorsun. Değil mi?" Bunu söyledikten sonra çevresine bakındı. Ayakta konuşamazlardı. Elini sallayarak oluşmasını sağladığı gümüş sandalyelerden birine oturdu. Sonra da Summer'a oturmasını işaret etti. Sonra da cevabını beklemeye başladı. | |
| | | Summer Katherine Ramsey Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1643 Kayıt tarihi : 08/12/10
| Konu: Geri: Tanrıça Artemis ile Görüşme Cuma Şub. 25, 2011 12:37 pm | |
| Tanrıça Artemis'i karşımda on beş-on altı yaşlarında güzeller güzeli bir kız olarak karşımda bulunca haliyle biraz afallamıştım tabii. Ancak Artemis bana "Sanırım avcılıkla ilgili bazı şeyleri merak ediyorsun. Değil mi?" diye sorup oturmam için beni bir anda küçük bir el hareketiyle oluşturduğu, buranın muhteşem mimarisini tamamlayan gümüş sandalyelerden birini işaret ettiğinde kendime gelebildim. Heyecanla kafamı evet anlamında salladım ve biraz yavaşça işaret ettiği sandalyeye oturdum. Aslında Tanrıça Artemis'in yanında kendimi diğer Tanrı ya da Tanrıçalar'ın yanında olduğumdan farklı hissediyordum. Sanırım bu durum, Artemis'in görünüş itibariyle bana daha yakın bir durumda olmasından kaynaklanıyordu. Bu düşünceleri bir kenara atarak kafamı toparladım ve boğazımı temizledikten sonra Artemis'in sorusuna cevap verdim. "Evet, Tanrıça Artemis." Tanrıça Artemis kısa bir süre uzaklara bakıp "Zeki bir Athena kızının Avcılar'a katılması iyi olurdu doğrusu." dedi ve sonra tekrar bana döndü. "Tam olarak ne öğrenmek istiyorsun ?" diye sordu. Biraz düşündükten sonra dürüst olmaya karar verdim. "Aslında her şeyi. Ama bu pek mümkün olmadığına göre öncelikle bir Artemis Avcısı olmak için neler yapmak gerektiğini ve bir Avcı olduktan sonra nelerin yapılıp nelerin yapılamayacağını, Avcılık'ın sorumluluklarının neler olduğunu öğrenmeyi isterim." İçimden 'Zaten bu da neredeyse her şey ile aynı anlamı ifade ediyor Summ. Biraz daha mantıklı davranmalısın. Karşındaki bir Tanrıça !' diye düşündüm. Bunu düşünmemle birlikte yanaklarımın kızarmaya başladığını hissedebiliyordum. Tam ağzımı açmış, sorumu kısaltıp tekrar sormaya yeltenmiştim ki Tanrıça Artemis tüm zarafeti ve asilliğiyle beni bir kez daha büyüleyerek konuşmaya başladı.
En son Summer K. Ramsey tarafından Çarş. Mart 02, 2011 7:32 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Artemis Tanrıça/GM/Bayrak Kapmaca Koordinatörü
Mesaj Sayısı : 780 Kayıt tarihi : 17/09/10
| Konu: Geri: Tanrıça Artemis ile Görüşme Cuma Şub. 25, 2011 3:19 pm | |
| "Evet, Tanrıça Artemis." Dedi, Artemis'in sorduğu sorusuna. Bir süre asansör kapısına doğru baktı. Avcıları aklına gelmişti. "Zeki bir Athena kızının Avcılar'a katılması iyi olurdu doğrusu." dedi ve sonra tekrar ona döndü. "Tam olarak ne öğrenmek istiyorsun ?" diye sordu. Melezin düşünmesini beklerken, aklında soracağı soruları tahmin ederek, cevaplar hazırlıyordu. "Aslında her şeyi. Ama bu pek mümkün olmadığına göre öncelikle bir Artemis Avcısı olmak için neler yapmak gerektiğini ve bir Avcı olduktan sonra nelerin yapılıp nelerin yapılamayacağını, Avcılık'ın sorumluluklarının neler olduğunu öğrenmeyi isterim." Ona bakmaya başladı. Kızın düşüncelerini net bir şekilde duyabiliyordu. 'Zaten bu da neredeyse her şey ile aynı anlamı ifade ediyor Summ. Biraz daha mantıklı davranmalısın. Karşındaki bir Tanrıça !' Kızın yanakları kızarmaya başlarken, gülümsedi. Sonra, Summer'ın konuşmasına fırsat vermeden o konuşmaya başladı. "O zaman sana her şeyi anlatmaya başlayayım. Avcı olmanın en önemli kuralı, erkek yok. Tabi Satellite buna pek uymuyor ama neyse." Yüzünde üzgün bir gülümseme belirdi. Sonra kendini toparladı ve konuşmaya devam etti."Avcı olmak için melez olmak gerekmez. Bana inanan her türlü varlığı kabul ederim. Alexis'in insan olduğunu biliyorsundur. Onları, çoğunlukla, on üç veya on beş yaş arasında seçerim avcılarımı. Çünkü asıl hata yapılan, yani aşık olunan yaşlardır onlar. Onları bulur ve şunları söyletirim." Bir an sustu ve derin bir nefes aldıktan sonra devam etti konuşmasına. "Stysks Nehri ve Olimpos üzerine yemin ederim ki sonsuza kadar bakire olmayı tercih ediyorum ve kendimi Tanrıça Artemis'in sonsuz avına bir avcı olarak adıyorum." O yemini edip sonradan, avcı olmaktan vazgeçen avcıları düşününce, bir an için tiksinti ifadesi oluştu yüzünde. "Yeminini ettikten sonra, ölümsüz olmuş oluyorsun. Ama aşık olursan veya savaşta yaralanırsan ölümsüzlüğünü yitiriyorsun. Hafif yaraları söylemiyorum, ağır yaralanmalardan söz ediyorum. Tabi bazıları erkekleri özlüyor ve avcılıktan vazgeçiyorlar. Onları zorlamıyorum çünkü bende teklif var, ısrar yok." Gözleri bir an gümüş rengini aldıktan sonra, normal rengine döndü. "Her neyse. Avcı olduktan sonra avlanmaya çıkıyor ve canavarları avlıyoruz. Bazen kurtlar da bize eşlik ediyor. Gümüş çadırlarda kalıyoruz. Üstelik avcılar kar, soğuk ya da kaygan zemin, olağanüstü derecede sıcak havaya bile dayanabiliyorlar. Bu sayede avlanırken de zorlanmıyoruz. Bazen de onları kulübelerinde ziyaret ediyorum ve biraz eğleniyoruz. Peki başka neler merak ediyorsun Summer?" | |
| | | Summer Katherine Ramsey Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1643 Kayıt tarihi : 08/12/10
| Konu: Geri: Tanrıça Artemis ile Görüşme Çarş. Mart 02, 2011 7:33 am | |
| Tanrıça Artemis'in bu saydığı şeyler çok etkileyiciydi. Şimdilik pek böyle bir niyetim yoktu ama ileride belki de bir avcı olurdum. Neden olmasın ? Bu fikir, Artemis'in bana anlattıklarından sonra bana daha çekici gelmeye başlamıştı. Bir süre Tanrıça Artemis'in sorusunu düşündükten sonra onu yanıtladım. "Benim size sormak istediğim son bir şey var." Artemis başını 'Bekliyorum' anlamında salladı. Ama ben biraz tereddüt ediyordum."Aslında bu biraz özel bir soru Tanrıça'm." dedim başımı yere eğerek. Artemis'in beni terslemesinden korksam da merakımı engelleyememiştim. Ama Artemis beni terslemedi, aksine anlayışla gülümseyerek "Sorunu sormanda bir sakınca yok, Summer." dedi. Ben de Artemis'in gülümsemesinden aldığım destekle sorumu sordum. "Şey, s-siz hiç aşık oldunuz mu Tanrıça Artemis ?" Daha soruyu sorduğum anda pişman olmuştum ama zamanı geri alamazdım. Artemis bir süre cevap vermedi. Yüzü ifadesiz duruyordu. Tam korkmaya başlamıştım ki Artemis söze başladı. "Aslına bakarsan Summer evet, oldum." dedi. Gözleri uzaklara dalmıştı. Bu cevabı beni oldukça şaşırtmıştı. Çekinerek sordum. "Peki kime aşık oldunuz, Tanrıça Artemis ?" Artemis gözlerini sabitlediği noktadan ayırmadan "Orion'a." diye cevap verdi. O an gözlerinde bir anlık bir şeyler kıpırdanmıştı sanki. "Ama Apollon onu öldürünce ben de ondan vazgeçmek zorunda kaldım." diye devam etti Artemis. Buna oldukça üzülmüştüm. "Bu çok acı verici olmalı." dedim. Nedense içimde Tanrıça Artemis'i teselli etmek gibi garip bir istek belirmişti. Ne kadar da ironikti. Burada teselli edilmesi gereken bir kişi varsa o da bendim. Zaten birkaç saniye sonra Artemis'in buğulu bakışlarının yerini sevecan bir gülümseme alınca o saçma istek de uçup gitti. "Başka sorun var mı genç melez ?" dedi Artemis bana dönüp. Başımı hayır anlamında salladım. "Beni ilgiyle dinlediğiniz ve sorularımı en iyi şekilde cevaplandırdığınız için çok teşekkür ederim." deyip önünde reverans yaptım. Artemis de "Rica ederim. Öyleyse ben gidiyorum. Sen de buralarda fazla takılmasan iyi olur Summer. Malum, melezlerin Tanrılarla görüşmeleri pek hoş karşılanmıyor." dedi ve bana göz kırpıp ortadan kayboldu. Ben de asansöre doğru yürümeye başladım. Bugün gerçekten de oldukça ilginç geçmişti. Ama Tanrıça Artemis'i tanımak, onun ve Avcılar hakkında bilgi edinmek çok iyi olmuştu. Asansörden inerken içimin huzurla dolduğunu hissediyordum.
Tanrıça Artemis'in ekleyeceği bir şey yoksa Rp Bitmiştir. ~ | |
| | | | Tanrıça Artemis ile Görüşme | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|