Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)

Aşağa gitmek 
5 posters
YazarMesaj
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimePtsi Şub. 14, 2011 11:23 am

"Melez Kampı Melez Kampı,
Renkli ve her zaman çok heyecanlı.
Biz melezler tehlikeyi severiz,
Hepimiz minik birer deviz!.."


Apollon kızı olduğu için sanata ve müziğe doğuştan yetenekli Tiff'in o an uydurduğu besteleri hep bir ağızdan seslendirirken arada kahkaha krizine girip tıkanıyor ve zor anlar yaşıyor olsam da gerçekten çok eğlendiğimi itiraf etmem gerekiyordu. Hepimiz birbirimize gıcıklık yapmayı bırakmış, topluca eğlenmeye koyulmuştuk ve şu anda ne Calvin'in ne de Tiffany'nin pegasuslarından düşmelerine yönelik vahşice bir istek duyuyordum. Bağıra çağıra şarkı söylerken bir pegasusun sırtında gökyüzünde süzülmek insanı gerçekten de tüm sıkıntılarından arındırıyordu ve artık bunu daha sık yapacağımdan emindim. Sürekli birbirime espriler yapıyor veya komik sözler söylüyorduk. Ben birkaç tanesini Immortales isimli mizah dergisinden kopya çekmiştim çünkü oradaki esprilere kelimenin tam anlamıyla bayılıyordum. Yine seslice bir kahkaha attıktan sonra,
"Şimdi biz Hoover Barajı'na mı gidiyoruz, emin misiniz?" diye sordum. Üçü yorgunluktan bitap düşmüş, biri yaralanmış olan arkadaş grubum psikopatlardan oluşmuyor olsaydı bana 'hayır' cevabını verirlerdi ama Calvin'in "Aynen öyle! Adrenalinin dibine vuracağız!" cevabını hepsi coşkuyla destekledi. Kendimi grubun en kendini kaptırmamışı hissetmeme rağmen bu iş fazlasıyla hoşuma gitmişti. Bir süre daha aynı laubalilikle uçmayı sürdürdükten sonra Tiff'e "Evet Tiff, yeni şarkı yok mu?" diye sordum. Apollon kızı gülümsedikten sonra yeni bir şarkı yazdı ve hepimiz keyifle ona eşlik etmeye koyulduk...

"Tanrıların minik meyveleriyiz,
Her zaman iyilerin çevresindeyiz,
Biz sevimli ve korkusuz melezler,
Kahramanlıkta çok iyiyiz..."

(10 post millet. Bu mesaja yazılan 10. cevapta macerayı bitirebiliriz.)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeÇarş. Şub. 16, 2011 2:40 am

Her şeye rağmen Hoover Barajı'na gittik. Gateway Kemeri'ndeki eğlencemizi canavarlar bitirmişti ama ben bununla yetinemezdim. Bunun için eğlenceye Hoover Barajı'nda devam etmeye karar verdik. Pegasuslarımızın üzerinde uçarken birbirinden komik espriler yapıyor, şarkı söylüyorduk. Tabii ki bu şarkıları ben kendi aklımdan uyduruyordum. Bu, Apollon kızı olmanın sadece bir avantajıydı. Arkadaşlarımda sözleri dinledikten sonra bana eşlik ediyordu. Uzun zamandır bu kadar çok eğlendiğimi hatırlamıyordum. Arkadaşlarıma bakltığımda Calvin dikkatimi çekti. Gayet iyi görünüyordu. Şifa gücüm işe yaramıştı. Buna çok sevindim. Lucy'nin "Geldik!" diye bağırmasıyla bu düşüncelerimden çıktım ve Lucy'nin gösterdiği yöne baktığımda Hoover Barajı'nı gördüm. Calvin "Süper bir yer." dedi. Summer ve Elena da onu onayladı. Gerçekten burası havadan harika bir yere benziyordu. Pegasuslarımıza uygun bir yerde bizi bırakmalarını söyledik. Sissy anında inişe geçti ve yere vardığımızda ondan indim. Diğer arkadaşlarımda pegasuslarından indiğinde Sissy'e "Buralarda görünmeden takılabilirsiniz." dedim. Pegasuslar kişnedi. Bu kişnemeler olumlu bir yanıta benziyordu. Pegasuslarımız gidince "Haydi ikinci perdeye başlıyoruz." dedim ve yürümeye başladım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Calvin Drake Westin
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Calvin Drake Westin


Mesaj Sayısı : 233
Kayıt tarihi : 06/12/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimePerş. Şub. 17, 2011 9:22 am

Yaram hızla iyileşmeye başlamıştı. Buna Tiffany'e borçluydum. O, şifa gücünü kullanarak beni iyileştiirmişti. Şimdi zaman geçtikçe acım iyice azalıyordu. Neredeyse hiç hissetmiyorum diyebilirdim. Sadece ani hareketlerde falan canım acıyordu. Hoover Barajı'na eğlenceli bir yolculuktan sonra geldik. Hemen gezimize başladık. Bu maceranında mahvolmasını istemiyordum. Tamam, canavarları görünce başta sevinmiştik ama bunlar çok fazlaydı. Ellerinden zor kurtulmuştuk. Şimdi aynısını bir daha çekemezdim. Kafamdan bu tatsız konulara atarak sohbete katıldım. "Güzel yermiş." dedim. Buraya ilk defa gelmiştim ve gerçekten beğenmiştim. Lucy "Evet, çok güzel." dedi. Bunun üzerine Lucy'ye "Daha önce kaç defa geldin buraya?" diye sordum. Lucy bana ciddi bir ifadeyle baktıktan sonra "Bayağı çok." diye yanıt verdi. Tiffany sohbetin arasına girip "Ama bu en eğlencelisi olacak." dedi ve kahkaha attı. Summer ve El'de gülmeye başladı. Bende tam gülmüştüm ki canım acıdı ve sustum. Bu halimi gören Lucy yüksek sesle gülmeye başladı. Yemin ederim ki Hoover Barajı'ndaki herkes bize bakmaya başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 3:24 am

Zavallı Calvin can acısından gülmekte bile zorlanıyordu ve bu hali çok hoşuma gitmişti. Kendimi tutmaya çalışmadan yüksek sesle kahkaha attıktan sonra en sinir bozucu ve laubali ses tonumu takınarak "Ne o Ateş Çocuk? Biri üzerine su mu döktü yoksa?" diye sordum. Kendilerini tutamayan Summ ve El kıkırdarlarken sevgilisinin koluna girmiş olan Tiff bana kötü bir bakış attı. Biri güneşi, biri direkt ateşi kullanabiliyordu ve koskoca Hoover Barajı yakınlarımda olduğu için gerçekten şanslıydım. Aklımdan geçen komik düşüncelere seslice gülmem üzerine ekip akıl sağlığımdan endişe edercesine bir süre bana baktı. Dikkatleri başka yöne çekmem gerektiğini düşünerek Elena'ya zihinsel bir acı gönderdim. Şok olmuş vaziyette çığlık atan kız hesap sormak istercesine bana bakınca ona 'ne yapayım, elimde değil' anlamında göz kırpıştırdıktan sonra "Calvin hastayken çok sıkıcı." dedim. Summer yine kendini tutamayarak güldü ve Tiffany de beni yeni ateş saçan bakışlarıyla ödüllendirdi. Hoover Barajı güzeldi; yanımda böyle arkadaşlarla çok ama çok daha güzeldi. Şimdi bu tabloya biraz daha sinir bozukluğu, alay ve canavarlar çok iyi giderdi. Aklıma gelen korkunç fikri uygulayıp uygulamamak arasında bir süre bocaladıktan sonra bizimkilere dönüp, "Ben Minotor'u özledim." dedim. Tiffany yapacağım şeyi anlayarak beni durdurmak için öne atıldı ama artık çok geçti. Biri nektarıma alkol mü katmıştı bilmiyordum ama iki elimi de havaya kaldırarak "Minotor, seni buraya davet ediyorum!" diye bağırdım. Kampta güç sınırlarının varlığına rağmen istediğimiz zaman canavar çağırabiliyorduk. Sanırım onlar için mekan pek önemli değildi, öldürmeye çalışacakları birkaç melez ile iş tamamdı. Daha çağrıyı yaptığım an buna pişman olmuştum çünkü etrafta onlarca masum insan ve muhteşem bir baraj olduğunu idrak etmiştim ama artık her şey için çok geçti. Minotor buraya gelecekti ve biz beş kafadar, dev boğayı öldürmeye çabalayacaktık.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 4:57 am

Lucy her zamanki dalgasını geçti. Bu çok normaldi. Artık Lucy'le Calvin'in sataşmalarına alışmıştım. Kızmıyor değildim. Sadece beni şaşırtmıyordu. Ancak Lucy beni şaşırtacak bir şey yaptı. Minotor'u buraya çağırdı. Aslında Lucy'den bunu beklerdim ama benim için çok ani olmuştu. Daha yeni bir savaştan çıkmıştık ve Calvin yaralı sayılırdı. Tayfanın geri kalanı da yorgundu. Bir de üstüne üstlük etafta bir sürü insan da vardı. Onlara zarar gelebilirdi. Bir Athena kızı bu kadar düşüncesiz olmamalıydı. Gerçi Lucy'nin her zaman bir planı vardır ama planları yüzde yüz tutacak diye bir şey yoktu sonuçta. Lucy'ye kızmıştım ama artık çok geçti. Minotor geldi ve biz öylece bakakaldık. Bu minotor çok büyüktü ve aynı zamanda da çok güçlüydü. Bizi epey zorlayacaktı. Lucy gülümseyerek "Eğlence başlasın. Minotor'u öldürene ödül var." dedi. Canavar işi keyfimi açmıyordu ama ödül işi epey keyfimi açıyordu. Ödülün olduğu yerde her zaman bende vardım. Bunu düşünerek hemen kolyeme bastım ve yay-ok takımımı hazırladım. Ok çantamdan bir ok aldım ve Lucy'ye "Ne ödülü?" diye sorduıktan sonra oku minatora fırlattım. Ok tam Minotor'un gövdesine isabet etmişti. Minotor sinirle korkunç bir ses çıkardı ama ben daha önceleri bundan korkunçlarını da görmüştüm.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Summer Katherine Ramsey
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Summer Katherine Ramsey


Mesaj Sayısı : 1643
Kayıt tarihi : 08/12/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 7:11 am

Lucy'nin bir minotoru buraya çağırmasının şokunu attıktan sonra onunla savaşmamız gerektiği aklıma geldi. Tiff ödül lafını duyar duymaz oklarını minotora fırlatmaya başlamıştı bile. Belki de durum düşündüğümüz kadar kötü değildi. Tamam, içimizde bir yaralı vardı ama ben yine de bu minotoru kolaylıkla alt edebileceğimize inanıyordum. Tek sorun, etrafta zarar görebilecek insanların olmasıydı. Şimdi onların zarar görmesini engellememiz gerekecekti. Canavarlar çoğunlukla melezlere saldırırlardı gerçi, insanlara değil. Ama yine de tedbirli olmakta fayda vardı. Böyle düşünerek ben de diğerleri gibi kılıcımı çıkarttım. Lucy kılıcını minotorun ayağına saplarken ben de kılıcımı minotorun koluna fırlattım. Hem ayağından hem de koluna kılıç saplanan minotor acıyla haykırmaya başladı. Önce kolundaki kılıcı, sonra da ayağındaki kılıcı çıkarttı ve olabildiğince uzağa fırlattı. Biz Lucy ile kılıçlarımızı almaya koşarken Tiff minotoru ok yağmuruna tutmaya devam ediyordu. Elena ile Calvin ise kılıçlarıyla mücadeleye devam ediyorlardı. Lucy ile kılıçlarımızı almış olarak minotorun yanına döndüğümüzde Tiff, Calvin ve Elena'nın çok iyi bir iş çıkarmış olduklarını gördük. Evet, belki minotor henüz bir toz bulutuna dönüşmemişti ama haline bakılırsa en kısa zamanda dönüşecekti. Bu düşüncenin verdiği sevinçle birlikte minotora daha hırslı bir şekilde saldırmaya başladım. Ama arkadan gelen türlü canavarlar hırsımın kesilmesine neden olmuştu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://supernaturalrpg.yetkin-forum.com/
Elena Martin
Hephaistos'un Çocuğu
Hephaistos'un Çocuğu
Elena Martin


Mesaj Sayısı : 445
Kayıt tarihi : 21/11/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 10:49 am

Minotorla tüm gücümüzle savaşıyorduk. O yetmezmiş gibi bir grup canavar daha gelmişti ve bu grup karışıktı. Yani içinde iki-üç çeşit canavar vardı. Tayfa minotorla ilgilenirken bende bu gruba kılıcımla daldım. Aralarından en kolaylarını seçmeye çalışıyordum. Tabii ki önceliğim drakonlardı. Calvin de bana yardıma geldi. Yarası iyi görünüyordu ama canı yandığından emindim. Sadece bize iyileşmiş gibi görünüyordu. Bunu Tiff de fark etmiş olacak ki o da bize yardıma geldi. Okçuluk hünerlerini gösteriyordu ve en zor canavarları oklarıyla öldürmeye çalışıyordu. Summer ve Lucy ise hala minotorun işini halletmeye çalışıyorlardı. Çabucak halledip bize yardıma gelmeleri lazımdı. Bir drakona kılıcımı sertçe sapladım ve drakon toz olup yok oldu. Hızla başka bir canavarla savaşmaya başladım. Şimdilik iyi gidiyorduk. Calvin de süper savaşıyordu ama on dakikaya kalmaz yorulacaktı ve savaşamayacaktı. Bunu Tiff de bende çok iyi biliyorduk. Bunun için sinirle birkaç canavarı daha yok ettim. Arada bulduğum fırsatla Tiff'e daha dikkatle baktım. Bir yandan ok atıyor, bir yandan da Calvin'i iyileştirmeye çalışıyordu. Yani kendine çok yükleniyordu. Ancak Tiff'i daha fazla düşünemeden bir canavar beni yere yapıştırdı. Canım çok yanmışı ama iyiydim. Darbenin etkisiyle yere düşürdüğüm kılıcımı aldım ve uzun bir boğuşmadan sonra kılıcımı canavara sapladım. Bunu yeterli görmeyerek bir kez daha sapladım. Canavar daha fazla dayanamayarak yok oldu. Ucuz atlatmıştım. Hemen ayağa kalktım ve savaşa geri döndüm.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Calvin Drake Westin
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Calvin Drake Westin


Mesaj Sayısı : 233
Kayıt tarihi : 06/12/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 8:32 pm

Bir Laistrygoniala savaşıyordum. Nereden se iki buçuk metre boyundaydı. Bu benim için dezavantajdı. Bir de üstüne üstlük üzerime bir şeyleri fırlatması yokmuydu. Beni delirtiyordu. Attığı şeylerden kaçmak isterken yaram acıyordu. Bu beni savaşmakta zorlaştırıyordu ama nedense yaramın acısı çok geçmeden diniyordu. Kılıcımla Laistrygoniaya saldırmaya başladım. Onu gafil avlamıştım. Ayağına kılıcımı sapladım. Canavar daha ölmemişti ama sonra ona üç ok birden saplandı ve canavar buharlaşık yok oldu. Şaşkınlıkla okların geldiği yöne baktım ve Tiffany'yi gördüm. Şimdi yaramın neden iyileştiğini anlıyordum. Tiffany hiç durmadan ok fırlatıyordu. Hem de üçer üçer. Ona daha fazla bakamadan başka bir canavarla ilgilenmek zorunda kaldım. Bu kolay bir lokmaydı. Hemen kılıcımı savurarak birkaç darbe indirdim ve canavarı Tartarus'a yolladım. Tam bu sırada Lucy bana çarptı ve yere düştü. Onmu hemen kaldırdım ve "Ne oluyor?" diye sordum. Lucy ayağa kaltıktan sonra "Hiç, bir inatçıyla uğraşıyorumda ama şimdi o bitti." diye bağırdı ve koşmaya başladı. Onun gittiği yöne doğru baktığımda minotoru gördüm. Summer zar zor savaşııyordu. Lucy ona yardım etmeye başladı. Kızların bu sinirine bakılırsa minotor beş dakikaya bitmişti. Kendi savaşıma geri döndüm ve bir canavarla savaşmaya başladım. Bu bir drakondu. Onu da öldürmem iki dakikamı almadı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeCuma Şub. 18, 2011 9:40 pm

Her zamanki gibi okumla canavarları haklıyordum. Okçulukta bayağı ustalaşmıştım. Herhalde benden iyisi yoktu. Ok atarken aynı zamanda Calvin'e ara sıra şifada veriyordum. Bu işde de ustalaşmıştım ama yinede az işe yaradığını biliyordum. Ancak sonuç olarak Calvin savaşabiliyordu ve bir çok canavarı haklamıştı. Elena da iyi savaşıyordu. Artık o da kılıç da çok iyiydi. Her şeye rağmen canavarlar hala bitmemişti. Bayağı da çoktu. Bir canavara daha ok atarken sevinç çığlıkları duydum. Hemen sesin geldiği yöne baktım ve Lucy'yle Summer'ı gördüm. Hemen önlerinde minotor vardı ama minotor yoz olup yok oldu. Başarmışlardı. Bu çok iyi bir haberdi. Bize yardım edebileceklerdi ve kolaylıklla diğer kalan canavarlarıda öldürecektik. Bunları düşünürken bir Laistrygonianın kızlaradoğru bir motorsiklet atmak üzere olduğunu gördüm. Hemen "Başkuşlar dikkat!" diye bağırdım. Bu sırada motosiklet havada hızla kızlara doğru geliyordu. Çok şükür ki Lucy ve Summer motosikleti fark ettiler ve hemen oradan kaçtılar. Motosiklet hızla yere çarptı ve paramparça oldu. Summer ile Lucy motosiklete bakakaldılar. Az kalsın onun altında kalacaklardı. Ancak bunu düşünmenin yeri ve zamanı değildi. Elena "Yardıma gelir misiniz?" diye bağırınca Lucy ve Summer kendilerine geldi ve canavarlara daldılar. Şimdi işimiz çok kolaylaşmıştı. Beş kişiydik. Bu canavar grubunu kolaylıkla yok edebilirdik. En azından planlarım böyleydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeC.tesi Şub. 19, 2011 2:26 am

Durumumuz müsait olsa çoktan boynuna atlayıp Summer'a hangi ara bu kadar iyi bir savaşçı olduğunu sorardım. Sadece ufak yardımlarımla Minotor'u haklamayı başarmıştı ve bunu, hayatı boyunca çok az melezin yapma şansı olurdu. Kampa döndüğümüzde ateş başında bu hikayeyi anlatmak için sabırsızlanıyordum. Onlarca metrelik Minotor'u öldürmeyi başarmıştık! Aslında işin tekniği kolaydı; kılıç darbeleri veya oklar derisini geçemediği için ona kendi boynuzuyla zarar vermek gerekiyordu. Summ ile birlikte onu yere devirerek boynuzunun asfalta saplanmasını sağlamıştık. Minotor kalkarken kırılan boynuzunu kullanarak da onu buharlaştırmıştık. İşin iyi kısmı, biz bunu yaparken etraftaki hiçbir insanın zarar görmemiş olmasıydı. Sisin etkisinde olduklarından, çoğu yanıbaşlarında yuhaf şeyler olduğunu bile idrak edememişti. Suratıma yerleşen pis sırıtmaya aldırmadan Summer gibi ben de Elena'ya doğru koşmaya başladım. Az kalsın motosiklet ezmelerine dönüşecektik ama Tiff'in uyarısı sayesinde kurtulmuştuk ve artık o anı düşünmemizin bize hiçbir getirisi olmayacaktı. Kardeşim de ben de şoku çabucak atlatabildiğimiz için şanslıydık. Elena'nın yanına ulaştığımda bir empusanın boynunu kılıcımla vücudundan ayırırken, "Minotorla mücadele fatihi baykuşlar yardıma geldi!" diye bağırdım coşkuyla. Tiff-Calvin-Elena üçlüsü uzun süredir koca bir canavar ordusuyla tek başlarına mücadele etmekteydiler ve Summ ile benim ekibe katılmamız hepsini fazlasıyla sevindirmişti. Aslında işin pek bir eğlencesi kalmamış gibiydi çünkü yerler canavarlardan arta kalan tozlarla kaplıydı ve ortalıkta sadece 'çerez' olarak nitelendirdiğimiz türden iblisler boy göstermekteydi. Calvin'e pis bir bakış atıp "İnsan bize de bir Laistrygonia devi ayırır ama." diye söylendim. Kızlar espri yaptığımı düşünerek gülerlerken Hestia oğlu söylediklerimde ciddi olduğumu anlamış olduğundan gözlerini devirdi ve önündeki drakon ile mücadelesine devam etti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tiffany Trully
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Tiffany Trully


Mesaj Sayısı : 1885
Kayıt tarihi : 11/10/10

Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Empty
MesajKonu: Geri: Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)   Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2) Icon_minitimeC.tesi Şub. 19, 2011 5:01 pm

Her şey mükemmel gidiyordu. Summ ve Lucy bize yardıma gelmişti ve artık işimiz daha kolaydı. Tek tek bütün canavarları haklamaya başladık. Artık canavarlar gözümüzde çoğalıyor gibi görünmüyor, bitmek üzereymiş gibi görünüyordu ve bu da işi eğlenceye almamızı sağlıyordu. Ben üçer üçer ok fırlatıyordum ve hepsi de isabet ediyordu. Bir süre sonra yanıma savaşa savaşa Elena geldi ve "Görevleri değişelim mi? Sen kılıç kullan, ben okçu olayım." dedi. Gülmeye başladım. Tayfanın geri kalanı bize doğru baktı. Tabii ki anlamamışlardı. Elena'ya "Tamam, olur." dedikten sonra yay-ok takımımı ona verdim ve ben onun kılıcını aldım. Güzel bir kılıçtı. Bir de Hephaistos kızının kılıcı olması ne kadar mükemmel olduğğunu gösteriyordu. Elimdeki kılıçla canavarlara dalmaya başladım. Ben kılıçta da iyiydim. Yani usta değildim ama kendi çapımda iyiydim işte. Birkaç canavar buharlaştırdıktan sonra Elena'ya baktım. Ok atıyordu. Bir ok Lucy'ye doğru gelmeye başladı ve Lucy yana çekilmeseydi ona saplanacaktı. Lucy Elena'ya dönerek "El!" diye bağırdı. Sonra da bana dönüp "Sen ne yaptın?" diye bağırdı. Çok şükür ki bir canavarın Lucy'ye saldırmasıyla sorudan kurtuldum ve geri kalan canavarlarıda hakladık. Geriye hiçbir şey kalmamıştı. Gerçekten iyi iş çıkarmıştık. Hemen Calvin'in yanına gittim ve onun yarasına baktım. Aralarda iyileştirmeye çalıştırdığımdan çok kötü görünmüyordu ama yinede biraz iyileştirmeliydim. Şifa gücümü kullanmaya başladım. Elena "Artık gidelim mi? Hem akşam oldu." dedi. Şaşkınlıkla gökyüzüne baktım. Akşam olduğunu yeni fark ettim. Calvin'e şifa vermeyi bitirdim ve "Gidelim." dedim. Herkeste onaylayınca tenha bir yere gidip pegasuslarımızı çağırdık. Beş dakika sonra pegasuslarımız geldi ve üzerilerine bindik. Sonra da kampa doğru uçmaya başladık. Yolda "Nasıl, eğlendiniz mi?" diye sordum. Tayfanın hepsi aynı anda "Çok!" diye yanıt verdi. Bir süre sonra da kampa vardık.


Rp Bitmiştir!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/2)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Canavarlarla Dolu Bir Gezi (Görev 74/1)
» Canavarlarla Dolu Bir Geziye Çıkıyoruz 2
» Canavarlarla Dolu Bir Gezintiye Çıkıyoruz./3
» Su Yerine Macera Dolu Baraj
» Canavarlarla Dövüş

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Kamp Dışı :: Hoover Barajı-
Buraya geçin: